Dosyanın incelenmesinden; 13.3.1990 tarihinde yükümlü kurum ile PTT Genel Müdürlüğü arasında düzenlenen sözleşmenin tek nüsha mı, çift nüsha mı olduğu hususunun tespit edilebilmesi için düzenlenen vergi inceleme raporuna ekli 16.5.1991 gün ve 12.6.1991 günlü tutanaklarda, şirket ve PTT Genel Müdürlüğü yetkililerinin, 13.3.1990 günlü sözleşmenin iki nüsha düzenlendiğini ve bir nüshasının şirkette, bir nüshasının da PTT idaresinde kaldığını ifade ettikleri görülmektedir. Bu durumda, tutanaklardaki ifadelerden 13.3.1990 günlü sözleşmenin iki nüsha olarak düzenlendiği anlaşıldığından, ikinci nüsha için de damga vergisi ödenmesi gerekmektedir. Ancak, ikinci nüsha için ödenecek damga vergisinin mükellefi, gerek kuruluş kanununda ve gerekse diğer mevzuatta resmi daireler arasında sayılmayan PTT Genel Müdürlüğü olduğundan, verginin bu kurumdan aranması gerekir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddine, mahkeme kararının onanmasına karar verildi....
olup mükellefiyetin resen terkini işlemiyle şirket tüzel kişiliğinin ortadan kalkmayacağı, bu itibarla, şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tüzel kişiliği mükellefiyetin terkini ile sona ermeyecek olan şirketin bilinen adreslerine tebliğ yapılmaya çalışılmadan, doğrudan şirket kanuni temsilcisinin ikametgah adresinde babasına tebliğ edilmesinin usule uygun olmadığı sonucuna varılmış olup, ödeme emrine konu kamu alacaklarının bu kısmı yönünden asıl borçlu şirket adına usulüne uygun bir şekilde ödeme emri tebliğ edilerek öncelikle şirketten tahsili yoluna gidilmediğinden dava konusu anılan ödeme emirlerinin bu kısmında ve 21, 23 sayılı ödeme emirleri yönünden de davacının asıl borçlu şirketteki hisselerinin tamamını 16/01/2013 tarihli hisse devir sözleşmesi ile devretmek suretiyle şirket ortaklığından ayrıldığı ve şirket müdürlüğü görevinin de sona erdiği hususunun 24/01/2013 tarih, 8243 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlandığı görüldüğünden, davacının bu tarihten sonraki...
E. sayılı dosya kapsamında sanık sıfatıyla kendisine gönderilen tebligatın araştırılması sonucu haberdar olduğunu, ceza davası vesilesi ile gerek önceki müdür ... gerekse şimdiki müdür ...’in görevlerini yerine getirmedikleri için ayrıca Ticaret Sicil Müdürlüğü yetkililerinin TTK m. 32 ve m. 33 gereği özensiz davranmak suretiyle gerek re’sen gerekse davet üzerine terkin/tescil işlemini gerçekleştirme görev ve yetkileri olmasına rağmen yerine getirmediklerini, müvekkilinin 04.02.1993-13.05.2016 tarihleri arasında sicil kayıtlarında şirket müdürü olarak göründüğünü belirterek müvekkili ...’ın davalı şirketteki müdürlük görevinin bulunmadığı, şirketi münferiden temsil ve ilzam yetki ve görevinin ise hisse devri dolayısıyla ortaklık sıfatının sona ermesi ile birlikte ve her halukarda 09.02.1993 tarihi itibariyle fiilen ve hukuken sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı, kurucu hissedarlarından ve aynı zamanda müdürü olduğu davalı şirketteki hissesinin tamamını devrettiğini, şirket ortaklığından ayrıldığını, hisse devir tarihi itibari ile müdürlük görevinin sona erdiğini iddia ederek hisse devir ve temlik işleminin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği tarih olan 27.04.2005 tarihi itibari ile şirket ortaklığının ve müdürlüğünün son bulduğunun tespitini istemiştir.İlk derece mahkemesince, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Davacı, kurucu hissedarlarından ve aynı zamanda müdürü olduğu davalı şirketteki hissesinin tamamını devrettiğini, şirket ortaklığından ayrıldığını, hisse devir tarihi itibari ile müdürlük görevinin sona erdiğini iddia ederek hisse devir ve temlik işleminin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği tarih olan 27.04.2005 tarihi itibari ile şirket ortaklığının ve müdürlüğünün son bulduğunun tespitini istemiştir. İlk derece mahkemesince, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
, müteakiben kamu alacaklarının tahsilini sağlamak amacıyla asıl borçlu şirket hakkında gerekli malvarlığı araştırması yapılmasına karşın, borçların şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyeceğinin tespit edildiği görüldüğünden, davacı adına düzenlenen söz konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı; ... sayılı ödeme emri yönünden yapılan incelemede, dava konusu ödeme emirleri içeriğinde yer alan amme alacakları her ne kadar ... dönemine ait ise de kanuni süresinden sonra ... verilen düzeltme beyannamelerine dayandığı ve vadesinin 2015 yılı olduğu, söz konusu tarhiyatların davacının kanuni temsilcilik görevinin sona erdiği döneme denk geldiği görüldüğünden, davacı adına düzenlenen ... no'lu ödeme emrinde hukuka uyarlık; ... sayılı ödeme emri yönünden yapılan incelemede; ödeme emrine konu amme alacağının 2009, 2010 ve 2011 yıllarına ilişkin defter ve belgelerin vergi müfettişine ibraz edilmemesinden doğduğu, davacının şirket temsil görevinin 20/03/2013 tarihinde sona erdiği, dolayısıyla...
Dosyaya delil olarak; Tekirdağ Marmaraereğlisi Belediye Başkanlığı, Tekirdağ Marmaraereğlisi Tapu Müdürlüğü, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, Tekirdağ Kadastro Müdürlüğüne, Tekirdağ Tapu Müdürlüğüne, Bahçelievler Tapu Müdürlüğü, Bahçelievler Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, Bahçelievler Kadastro Müdürlüğü, Armutlu Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, Armutlu Tapu Müdürlüğü, Yalova Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, Yalova Kadastro Müdürlüğüne, Yalova Tapu Müdürlüğüne, Beylikdüzü Kadastro Müdürlüğü, Beylikdüzü Tapu Müdürlüğü, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'ne müzekkereler yazılmış, Mahkememizce anonim şirkete sermaye olarak konulmak istenilen taşınmazların değerinin tespiti için keşfen mahallinde inceleme yapılmak suretiyle TTK 343 maddesi kapsamında, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en...
Şubesi'nin ATSO nezdinde kuruluş işlemlerinin tamamlandığını, şirket müdürü olarak davacının kararlaştırıldığını, Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlandığını, davacının davalı şirket tarafından satın alınan yemek fabrikasında çalışmaya devam ettiğini, bu süreçte büyümeye başlayan davalı şirketin, davacının güvenilir bir insan olması ve işinde de başarılı olması nedeniyle yeni kurulan iki şubenin daha şirket müdürü olarak atandığını, davacının, şirketin üç farklı şubesinde, finansal işlemler hariç olmak üzere tamamen işletmelerin işleyişi, mal alım ve satımı gibi hususlarda görev yaptığını, şirket merkezi ve kendisinin müdür olduğu şubelere ilişkin vergi, prim, harç, çek, senet, kredi ve sair borçların ödenmesi ile şirket veya şubelerin borçlandırılması gibi hiçbir işlemde yer almadığını, tüm bu işlemler şirketin ortak ve yetkilileri tarafından yürütüldüğünü, ilerleyen dönemde iş huzuru bozulmaya başlayan davacının işten istifa etmesinin istendiğini, 01.11.2014 tarihinde istifa...
Mahkemece, 102 ada 3 parsele bitişik davaya konu yerlerin yol ve dere yatağı olarak tespit dışı bırakılıp paftasına işlendiği ve tespit tutanağı düzenlenmediği bu nedenle davaya bakma görevinin genel mahkemelere ait olduğu gerekçesi ile davanın görev nedeniyle reddine, kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli ve yetkili Demirköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir. Bu karar Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Yasanın 5304 sayılı Yasa ile değişik 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmıştır. Mahkemece delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmüştür. Şöyle ki, somut olayda; davacı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : Beraat Dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılanın Çerçioğlu Ticaret isimli şirketi 02/06/2006 tarihinde tüm aktif ve pasifleri ile devraldıktan sonra, bu şirkete ait akaryakıt istasyonunu sanığa kiraladığı, ardından söz konusu istasyonu satmaya karar verip sanıktan burayı boşaltmasını istemesi üzerine sanığın, Çerçioğlu Ticaret isimli şirketin katılan tarafından devralındığı tarihten bir gün öncesi olan 01/06/2006 tanzim tarihli, alacaklısı sanık, borçlusu söz konusu şirket olan, 01/06/2013 ödeme tarihli ve 300.000 TL bedelli senet ile aynı şekilde 300.000 TL ve 270.000 TL bedelli senetleri tanzim edip bu senetlere dayalı olarak katılanın devraldığı Çerçioğlu Ticaret isimli şirket hakkında icra takibi başlattığı, bu suretle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Suça konu...