WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yöneticilerden birinin davalı ---- davalı gösterilen diğer üç şirketin yönetim kurulunda yer aldığını; söz konusu bu üç davalı şirketin aile şirketleri olduğunu; bunların hakim hissedarının---- olduğunu;--- aynı zamanda ------hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu;-------------- halka açık bir şirket olduğunu; ancak şirketin hakim ortaklarının davalı üç şirket olduğunu, bunların hisse çoğunluğuna da sahip olduklarını; açtıkları davanın TTK 334 ve 335....

    yöneticilerden birinin davalı ---- davalı gösterilen diğer üç şirketin yönetim kurulunda yer aldığını; söz konusu bu üç davalı şirketin aile şirketleri olduğunu; bunların hakim hissedarının---- olduğunu;--- aynı zamanda ------hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu;-------------- halka açık bir şirket olduğunu; ancak şirketin hakim ortaklarının davalı üç şirket olduğunu, bunların hisse çoğunluğuna da sahip olduklarını; açtıkları davanın TTK 334 ve 335....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti, tapu iptali ve tescili davalarının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı kooperatife ait konutların davalı şirket tarafından satışa sunulduğunu, müvekkilinin 14.07.1995 tarihli sözleşme ile 1.blok 402 no.lu konutu satın aldığını, ancak üyelik kaydının yapılmadığını ileri sürerek müvekkilinin davalı kooperatif ortağı olduğunun tespitini ve hükmen tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        nin %40 hissedarı olduğunu, davalı ...'...

          ( 6762 sayılı TTK’nın 381.) maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 622. ( 6762 sayılı TTK’nın 536.) maddesi yollamasıyla anonim şirket genel kurul kararlarının iptali hakkındaki hükümlerin limited şirket için de uygulanması gerekecektir. 6102 sayılı TTK’nın 445. (6762 sayılı TTK’nın 381.) maddesi gereğince kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açılabilecektir. İptal davasına konu bir genel kurul kararı, şekil veya içeriği bakımından sakat olsa bile iptaline dair hüküm kesinleşinceye kadar geçerli bir karar olarak kabul edilir. Süresinde ve usulüne uygun olarak açılan bir iptal davasında verilen iptal kararı kesinleşirse, bu karar geçmişe etkili olarak hüküm doğurur....

            ( 6762 sayılı TTK’nın 381.) maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 622. ( 6762 sayılı TTK’nın 536.) maddesi yollamasıyla anonim şirket genel kurul kararlarının iptali hakkındaki hükümlerin limited şirket için de uygulanması gerekecektir. 6102 sayılı TTK’nın 445. (6762 sayılı TTK’nın 381.) maddesi gereğince kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açılabilecektir. İptal davasına konu bir genel kurul kararı, şekil veya içeriği bakımından sakat olsa bile iptaline dair hüküm kesinleşinceye kadar geçerli bir karar olarak kabul edilir. Süresinde ve usulüne uygun olarak açılan bir iptal davasında verilen iptal kararı kesinleşirse, bu karar geçmişe etkili olarak hüküm doğurur....

              Mahkemece, tapu iptal tescil isteminin reddinin gerektiği, alacak talebinin ise davalı şirketin dava tarihinden önce iflasına karar verilmesi nedeniyle şirket hakkındaki davanın sıra cetveline itiraz davasına dönüştüğü, bu itibarla davada Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacılar eldeki davada, davalı arsa sahipleri adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazların kendi adlarına tescilini, bunun mümkün olmaması halinde ise davalı şirketten alacak talebinde bulunmuşlardır....

                Mahkemece, borçlunun davacı şirketin en büyük hissedarı ve yetkili temsilcisi olduğu, şirket ortağının borcu sebebiyle hissesi oranında şirket mallarının haczedilebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, borçlunun davacı şirketin en büyük hissedarı olup dava konusu borcun şirketin borcu olduğunun anlaşılma- sına göre, davacı 3.kişi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25. TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 20.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, mirasçılık yolu ile şirket hissedarı olabilmek için murisin vefat ettiği tarihte ortaklık payının aidiyetinin tespiti talep edilen şirketin ortağı olması gerektiği, murisin ölüm tarihinde sözkonusu şirketin ortağı olmadığından davacının da mirasçı sıfatına bağlı olarak sözü geçen şirket hisselerinin aslen veya devren iktisabı mümkün olmadığı, söz konusu şirkette ortak olduğunun tespiti yönündeki taleplerinde davalıya yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. El birliği mülkiyetinde mirasçının tereke üzerinde tek başına tasarruf etmesinin mümkün olmamasına ve tereke adına açılmış bir dava da bulunmamasına göre, davanın davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmaması nedeniyle reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmiş ise de hüküm sonucu itibariyle doğru bulunmuştur....

                    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/257 esas sayılı dosyasında, .... isimli şirket vekili olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi aleyhine, hisse devri yoluyla satın alınan taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla dava açmış, Bursa Büyükşehir Belediyesi de aynı mahkemeye, ....., isimli şirket aleyhine 2009/121 Esas sayılı dosyada tapu iptal ve tescil davası açmıştır. Sanık avukat, hem ..., ..., ... ve ... vekili hem de bu kişilerin hisselerini sattıkları ...., isimli şirket vekilidir. Aynı taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı iddiası ile önce ..., ..., ... ve ... vekili olarak, sonra da bu kişilerin açtıkları davada lehlerine verilen karar henüz kesinleşmeden gerçekleşen hisse satışı nedeniyle yeni malik ..... isimli şirket vekili olarak Bursa Büyükşehir Belediyesine dava açmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu