yapılan takibin ilama aykırı olduğunu, ilama dayanak belgelerin ödeme açısından ayrı ayrı tanzim edildiğini, ancak mahkeme ilamına aykırı şekilde icra emri düzenlendiğini, bu nedenle takibin durdurulmasına ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Ada Yönetiminin ödeme konusundaki sorumluluğunu değiştirecek olduğundan davacı müvekkilin de, şikayet konusunda doğrudan menfaat sahibi olduğunu, kaldı ki Kanunda söz konusu şikayeti yalnızca borçlu gösterilen kişinin yapacağına ilişkin bir düzenleme mevcut olmayıp aksine söz konusu icra işleminin iptal edilmesinde veya düzeltilmesinde hukuki menfaati bulunan kişilerin şikayet yoluna gidebileceğinin düzenlendiğini, yerel mahkemenin verdiği usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasına, Başkanlığınız tarafından yeni bir karar tesis edilerek şikayetin kabulü ile ve Kocaeli İcra Dairesi 2022/44286 E. sayılı dosyasında takip talebinin ve ödeme emrinin ilama aykırı olması nedeniyle takibin iptaline karar verilmesini, aksi kanaatte iseniz davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
ın şikayeti devam etmesine karşın, şikayet yokluğundan düşme kararı verilmesi, Kanuna aykırı, katılan ... vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/10/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlunun şikayeti ise, satışa hazırlık işlemine yönelik olup, İcra ve İflas Kanunu’nda satışa hazırlık işlemine yönelik şikayetin reddi halinde para cezası öngörülmemiştir. O halde, mahkemece, borçlunun satışın durdurulmasına ilişkin şikayeti yönünden inceleme yapılması gerekirken, başvurunun ihalenin feshi olarak nitelendirip istemin reddi ile para cezasına hükmedilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek HÜKÜM : Red Şikayetçi vekilinin 14.11.2008 havale tarihli şikayet dilekçesinde borçlu tüzel kişiliği temsil eden şirket yetkililerinin isimlerinin belirtilmediği, tüzel kişiliğin şikayeti halinde şikayet dilekçesinde gösterilmeyen kişilerin araştırılmasına ve cezalandırılmasına yasal imkan bulunmaması nedeniyle İİK.nun 345. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün istem gibi ONANMASINA, 06.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : İİK'nun 333/a maddesine muhalefet etmek HÜKÜM : Davanın reddine Şikayetçi vekilinin 22.08.2011 havale tarihli şikayet dilekçesinde borçlu tüzel kişiliği temsil eden şirket yetkililerinin isimlerinin belirtilmediği, tüzel kişiliğin şikayeti halinde şikayet dilekçesinde gösterilmeyen kişilerin araştırılmasına ve cezalandırılmasına yasal imkan bulunmaması nedeniyle İİK'nun 345. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün istem gibi ONANMASINA, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir. Şikayeti haklı gösterecek bazı emare ve olguların zayıf ve dolaylı da olsa varlığı yeterlidir. Bunlara dayanarak başkalarının da aynı olay karşısında davalı gibi davranabileceği hallerde şikayet hakkının kullanılmasının uygun olduğu kabul edilmelidir. Aksi halde şikayetin hak arama özgürlüğü sınırları aşılarak kullanıldığı, kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu sonucuna varılmalıdır....
HÜKÜM : Red Şikayetçi vekilinin 19.11.2012 havale tarihli şikayet dilekçesinde borçlu tüzel kişiliği temsil eden şirket yetkilisinin ismini belirtmediği, tüzel kişiliğin şikayeti halinde şikayet dilekçesinde gösterilmeyen kişilerin araştırılmasına ve cezalandırılmasına yasal imkan bulunmaması nedeniyle İİK’nun 345. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayet dilekçesinin reddine karar verilmesi, Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından "... şikayet dilekçesinin reddine" kısmı çıkartılarak, yerine "şikayet dilekçesinde borçlu tüzel kişiliği temsil eden şirket yetkilisinin ismen belirtilmemiş olması nedeniyle İİK’nun 345. maddesi gereğince davanın reddine" ifadesi yazılmak suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nun...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2021 NUMARASI : 2020/89 ESAS- 2021/887 KARAR DAVA KONUSU : İLAMA AYKIRILIK ŞİKAYETİ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün 2020/540 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte 363.708.90 Euro'ya kamu bankalarınca Euro hesabına uygulanacağı bildirilen azami faiz oranları ve değişen faiz oranlarına göre işlemiş faiz talep edildiğini, oysa ilama göre bu miktara T.C....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2581 KARAR NO : 2022/1261 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2021 NUMARASI : 2019/235 ESAS, 2021/278 KARAR DAVA KONUSU : İLAMA AYKIRILIK ŞİKAYETİ KARAR : İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/235 Esas, 2021/278 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, takipte istenen faiz oranlarının fahiş olduğunu, faize faiz işletildiğini, takibe dayanak mahkeme ilamında bakiye harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine denmediğinden harca ilişkin talepte bulunamayacağını belirterek, takibin iptalini istemiştir....