Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-İİK'nın 142/1. maddesi, "cetvel suretinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde her alacaklı, takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir." hükmünü, 142/son maddesi, "itiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine arzolunur." hükmünü içermektedir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına ya da hem sıraya, hem alacağın esasına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK'nın m. 142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK'nın m. 142/son) ileri sürülmelidir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; İ.İ.K'nın On altıncı Bab'ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği, CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde "davanın düşmesine" karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; sanıkların yetkilileri olduğu borçlu şirketin, ... 10. İcra Müdürlüğü’nün 2014/18259 Esas sayılı takip dosyası ile hakkında başlatılan ilamsız icra takibine 25/12/2014 tarihinde itiraz etmesi üzerine, müşteki alacaklı tarafından ... 2....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/413 KARAR NO : 2022/1525 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OF İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/02/2022 NUMARASI : 2022/1- 2022/2 E.K. DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı dava dilekçesinde özetle; Of İcra Müdürlüğünün 2021/177 Esas sayılı dosyasından Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/323 Esas sayılı kararı ile konulan ihtiyati haczin kaldırılmasının talep edildiğini, Of İcra Müdürlüğünün talebi yetkili olmamaları nedeniyle talebi reddettiğini, bu nedenle konulan ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2011/12603 sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetveline şikayetinin kabulü ile sıra cetvelinin iptalini, 76.000,00 TL teminatın şikayetçiye ödenmesini talep etmiştir. Şikayet olunan beyanda bulunmamıştır....
ın takipte borçlu olarak gösterilemeyeceğini ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptalini istedikleri, mahkemece ilamsız takipte şikayet ve itirazların icra dairesine yapılması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 150/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 62/1. maddesi hükmüne göre; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamsız icra takibinde, her türlü itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yapılması zorunludur. Somut olayda, borçluların ileri sürdüğü hususlar İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olup, icra mahkemesine başvurulmasında yasaya aykırılık olmadığı gibi, itiraz üzerine takibin durmuş olması, başvurunun niteliği itibariyle, borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurarak takibin iptalini istemesine de engel değildir....
Sıra cetveline şikayet taleplerinde mahkeme, gerekçesinde sıra cetvelinin hangi şartlarda düzenlenebileceğini belirledikten sonra, hükümle de sıra cetvelinin iptali ile yetinir. Şikayetçi icra takibinde 10.000,00 TL nafaka, 150.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunmuş, icra müdürlüğü 5.000,00 TL nafaka yönünden rüçhanlı kabul edilerek sıra cetveli düzenlemiştir. Ancak mahkeme kararında icra takibine konu edilen alacağın ne kadarının rüçhanlı olduğu, yeni yapılacak sıra cetvelinde hangi esaslara göre sıra cetveli yapılacağına ilişkin açıklama getirmemiştir. Mahkemece, nafaka alacağının ne kadar olduğu ve icra memurunca ne kadarını rüçhanlı alacak kabul edilmesi gerektiği hususunda açıklama yapılarak karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt uyandıracak şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
İcra takibine dayanak yapılan ilamın incelenmesinde, davalı olarak kat malikleri adına Alp Apartman Yöneticiliği'nin gösterildiği ve Mahkemece adı geçen hakkında hüküm tesis edildiği,daha sonra şikayet eden kat malikine icra emri gönderildiği anlaşılmaktadır. İlamlı icrada borçlu ilam aleyhine olan yani ilama göre borçlu olan kişidir. İlamlı icrada borçlu yedi gün içinde İcra Dairesine başvurarak icra emrine itiraz ediyorum demek suretiyle ilamlı icra takibini durdurma imkanına sahip değildir. Borçlu yalnızca, İİK'nun 33. maddesi hükmü gereğince, borcu ödemiş olması, alacaklıdan mehil almış olması veya ilamın zamanaşımına uğramış olması halinde icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir. İcra emrine bu şekilde itiraz edilmiş olması, icra takibini kendiliğinden durdurmaz. İlamlı takibe yasada belirtilen nedenlerle ancak itiraz edilebilir. İlamlı takipte temel ilkeler mevcuttur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, şikayet olunan alacaklının takibine ilişkin ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edilmesine rağmen sıra cetvelinde ikinci sıraya kaydedildiğini, müvekkilinin ikinci sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili, tebligatın usulüne uygun olduğunu ve davacının hukuki yararının bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, kredi sözleşmesine dayanılarak müvekkili aleyhine icra takibine girişildiğini, sözleşmedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, muhtara tebliğ edilen ödeme emrinden haberdar olununca icra takibine itiraz edildiğini ayrıca icra mahkemesine de gecikmiş itiraz olduğu için şikayet yoluna başvurulduğunu, kesinleştirilen takip neticesinde müvekkili aleyhine haciz talebinde bulunulduğu için bu davanın açıldığını ileri sürmüş ve müvekkilinin borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, dosya borcunun 17.6.2003 tarihinde sona erdiğini ödeme yapmayan davacının borç sona erdikten sonra bu davayı açmakta hukuki menfeatinin bulunmadığını davanın konusuz kaldığını , %40 tazminatın davacıdan tahsili gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, 7 örnek ödeme emrinin borçluya 19.12.2012 tarihinde tebliğ edildiği borçlu tarafından borca ve yetkiye itiraz edilmesinin yanında ödeme emrinin iptali talebiyle İcra Mahkemesi'ne şikayet yoluna başvurulduğu ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.01.2013 tarihli 2013/34 E, 2013/98 K....