Hukuk Dairesi'nin 22.09.2010 tarih ve 5910 Esas, 10139 Karar sayılı ilamıyla, şikayet olunanın haczinin düştüğünün kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerekirken, alacağın esasına uygulanacak 20 yıllık zamanaşımı süresinin, satış isteme süresi olarak değerlendirilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulması üzerine, bozmaya uyularak, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Şikayet Hakkının Düşürülmesi Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanıklar hakkında İİK'nın 333/a maddesine aykırılıktan cezalandırılması içinde şikayette bulunulduğu halde, bu suçtan hüküm kurulmamışsa da mahallinde zamanaşımı süresi içerisinde her zaman hüküm kurulması mümkün görülmüştür....
Cumhuriyet Başsavcılığınca, şüphelinin üzerine atılı resmi evrakta sahtecilik suçuna ilişkin olarak suç tarihinin sahte olduğu iddia edilen bonunun takibe konulduğu 19/05/2007 olduğu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 210. maddesi delaleti ile 204. maddesine temas eden eylemin zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, suç tarihinden itibaren zamanaşımı süresini kesen bir sebep bulunmadığı böylelikle de zamanaşımı süresinin 19/05/2015 tarihinde dolduğundan bahisle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, Müşteki vekilinin 20/05/2015 havale tarihli şikayet dilekçesi ile şüphelinin, müvekkilinin babası tarafından verilen bono üzerinde tahrifat yaptığı, 500.000.000 Türk Lirası yazılı senette yer alan miktarı değiştirerek 17.500.000.000 yaptığı akabinde de ... İcra Müdürlüğünün 2007/4502 esas sayılı dosyası üzerinden takibe koyduğunun iddia edildiği, ......
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71/2. maddesine dayalı zamanaşımı şikayeti olup, şikayetin yasal hasmı icra takibinin alacaklısıdır. Somut olayda, ...İcra Dairesi'nin 2012/1206 Esas sayılı takip dosyasında başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takip alacaklısının ... olduğu, icra mahkemesine yapılan zamanaşımı şikayetinde şikayet edilen taraf olarak ...'nin gösterildiği anlaşılmakla birlikte, adı geçen şirketin takibin tarafı olmadığı gibi dosya kapsamında bu şirkete yapılmış alacağın temlikine ilişkin bir belgeye de rastlanılamamıştır....
yıl olağanüstü zaman aşımına tabi olduğu, sanığın bozma ilamından önce 10/02/2014 tarihinde savunmasının alınmış olması ile zamanaşımının kesildiğinin ve zamanaşımı süresinin henüz dolmamasına rağmen yazılı şekilde hüküm kurulması; Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, İİK'nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞMESİNE, 25/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
T.B.K. 156/2. maddesine göre, borç bir mahkeme kararına bağlanmış ise zamanaşımı süresi 10 yıldır. Nafakaya ilişkin ilamlar, bir borcun veya bir hakkın varlığını belirten ilamlar gibi olmayıp, nafaka alacağı zaman geçtikçe borçlu zimmetinde tahakkuk edeceğinden, takip gününden geriye doğru on yıldan önce işlemiş olan nafaka alacağının zamanaşımına uğradığının kabulü gerekir. Buna göre Mahkemece, takip tarihinden geriye doğru on yıllık nafakanın istenebileceği gözetilerek ve borçlunun zamanaşımı dışındaki diğer itiraz ve şikayet nedenleri de değerlendirilmek suretiyle inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre, şikayet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar." şeklindeki düzenlenme karşısında, şikayet süresinin faili ve fiili öğrenme tarihinden itibaren başlayacağı, buna göre somut olayda failin ve fiilin öğrenilme tarihinin RTÜK'ten ilgili yayın bandının katılan meslek birliği vekiline teslim edildiği 22/02/2012 olduğu, şikayet dilekçesinin ise 6 aylık kanuni şikayet süresi henüz dolmadan 08/08/2012 tarihinde verilmiş olduğu anlaşılmakla, yargılamaya devamla, dosyada mevcut delillere göre sanıkların hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, yerinde görülmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca, isteme aykırı olarak, BOZULMASINA, 08/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Sayılı dosya alacağı üzerine haciz tatbik edildiğini, takip dayanağı bonolar bakımından TTK’nun 749. maddesi uyarınca özel zamanaşımı süresi belirlendiğini, bu nedenle keşideci için dikkate alınacak ve uygulanacak zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğunu, dava konusu olayda takip müstenidi bono bakımından, haciz tatbikinden itibaren yeni bir 3 yıl zamanaşımı süresi başladığını, haciz tatbik tarihi olan 03/02/2016 tarihinde işlemeye başlayan bu yeni zamanaşımı süresinin bitim tarihinin 03/02/2019 tarihi olduğunu, Bakırköy .......... İcra Müdürlüğü’nün ......... Es. sayılı dosyasında 03/02/2016 tarihi ile 03/02/2019 tarihleri arasında, TTK’nda, TBK’nda, İİK’nda belirtilen veya işleyen bu zamanaşımını kesen hiç bir şart gerçekleşmediğini ve bir icra takip işlemi yapılmadığını, bu nedenle takip müstenidi bonolar bakımından 03/02/2019 tarihinde işleyen zamanaşımının dolduğunu ve zamanaşımı gerçekleştiğini, davalı ....... Petrol ve Turizm İşlet. San. ve Tic....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takip sonrası zamanaşımı itirazı ile birlikte ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet olup,emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır. Somut olayda borçlu, şikayet dilekçesinde ve icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde 17/04/2019 tarihinde yapılan kıymet takdir raporu tebliği ile usulsüz tebliği öğrendiğini beyan ettiğine göre, 25/02/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, anılan maddede öngörülen yasal süreden sonradır. Bu durumda mahkemece ödeme emri usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin istemin süreaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetli ise de; Kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile takipte takip sonrası zamanaşımı iddiası İİK'nun 33/a ve 71. maddeleri uyarınca borçlu tarafından süresiz olarak her zaman icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılabilir....
şikayet başvurusunda bulunulduğu görüldüğünden, düzeltme zamanaşımı süresinde yapılmayan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin bu kısmında hukuka aykırılık görülmediği, fazla ve yersiz tahsilatın davacıdan kaynaklanmadığından, davacıdan yersiz olarak tahsil edilen 2017 ila 2020 yıllarına ilişkin verginin tahsil tarihinden düzeltme fişinin tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için hesaplanacak tecil faizi oranında faizle birlikte iadesinin gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen reddine, kısmen kabulüne, dava konusu işlemin 2017 ila 2020 yıllarına ilişkin kısmının iptaline, bu yıllara ilişkin tahsil edilen damga vergilerinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek tecil faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir....