Tarafından 03/06/2015 tarihinde tanzim ve 13/10/2015 vade tarihli 500.000,00 TL bedelli bono sebebi ile müvekkili aleyhine kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, dosyanın takipsizlik nedeni ile işlemden kaldırıldığını, daha sonra müvekkilinin cezaevinde bulunduğu 08/03/2019 tarihinde icra takibini yenilediğini, yenilenen takip talebinin müvekkiline usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkilinin yenileme işleminden ve yapılan tebligattan haberdar olmadığını, müvekkilinin adına kayıtlı taşınmazın üzerine haciz konulduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, dosyanın düşmesi ile yenileme tarihleri arasında icra dosyasında herhangi bir işlem yapılmadığını, kambiyo senedi olan bononun 3 yıllık zamanaşımı süresinin yasal olarak mevcut olduğunu, takibin zamanaşımına uğradığını, yenileme emrinin iptalini, iptal edilmezse yenileme emrinin öğrenme tarihi olan 07/07/2021 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmasını, taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasını, satışın durdurulmasını, zamanaşımı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikâyetçi vekili, borçluya ait taşınmaz hissesinin izale-i şüyu satış memurluğunca satılmasından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan alacaklının haczinin yok hükmünde olduğunu, borçluya ait başka malların satışının 13.8.2004 günü düştüğünü ve dosyadan 14.4.2006 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmadığını, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren bu tarihe kadar hiçbir taşınmaz haczi talebinin de olmadığını, İİK'nun 78. maddesinin 1. ve 4. fıkralarına göre dosyanın muameleden kalktığını ve yenileme yapılmadan konulan haczin geçerli olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.05.2007 tarih, 2003/604 esas, 2007/174 karar sayılı ilamının infazına başlandığını, ilamın aynen ifa dışında kalan ve alacaklı lehine hükmedilen dava ve icra vekalet ücreti faizi ,yargılama gideri ve takip masrafları alacak kalemlerinin 10.03.2010 tarihinde icra müdürlüğü dosyasına ödendiğini, icra emrinde belirtilen 30 günlük süre içinde ilamın aynen ifa kısmının da yerine getirildiğini, buna rağmen davalı alacaklı tarafından takip dosyası yenilenerek taraflarına 18.12.2018 tarihli yenileme emrinin gönderildiğini belirterek, yenileme emrinin iptaline ve takip dosyasının infazen kapatılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ve yenileme harcına gerek olmadığını, şikayetçi Mustafa Usta'nın tescil sonrasından takip dosyasında herhangi bir sıfatının kalmadığını dolayısıyla tahliye işlemini şikayet hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Somut olayda alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak 18.06.2008 tarihinde kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin itiraz eden borçluya tebliğ edilmediği, alacaklının 04.06.2018 tarihde yenileme talebinde bulunduğu, şikayet eden borçluya ödeme emri ile birlikte yenileme emrinin gönderildiği, ödeme emri ve yenileme emrinin 06.06.2018 tarihinde tebliğ edildiği, zamanaşımı itirazının 27.05.2019 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır. 04.06.2018 tarihinde alacaklının yenileme talebine kadar kesinleşen bir takip yoktur. Bir başka anlatımla 06.06.2018 tarihinden önce borçluya tebliğ edilen bir ödeme emri bulunmadığından takibin kesinleştiğinden de bahsedilemez. Borçlu vekilinin itirazı, bu haliyle takip öncesi zamanaşımı itirazıdır ve İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca bu itirazın 5 günlük sürede yapılması zorunludur....
İcra Müdürlüğü' nün 2017/15491 esas sayılı takip dosyasında davacı borçlu adına çıkartılan yenileme emri tebliğ tarihinin 22/05/2017 tarihi olarak düzeltilmesine, sözkonusu takip dosyasında ödeme emrinin davacı asile 08/02/2013 tarihinde tebliğ edildiği, yenileme emrinin gönderilmesiyle borca itiraz süresinin yeniden işlemeyeceği sözkonusu ödeme emri tebliğ tarihi olan 08/02/2013 tarihinden itibaren 5 günlük yasal itiraz süresi dolduğu ayrıca borca itirazın ve takibin iptali talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "İstanbul 27. İcra Müdürlüğü' nün 2017/15491 esas sayılı takip dosyasında davacı borçlu adına çıkartılan yenileme emri tebliğ tarihinin 22/05/2017 tarihi olarak düzeltilmesine, borca itirazın ve takibin iptali talebinin reddine.." karar verildiği görülmüştür. Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, Dairemizin 03/10/2019 tarih, 2018/2217 Esas, 2019/1659 Karar sayılı kararı ile yapılan istinaf başvurusu incelemesi sonucunda "......
İcra Müdürlüğü'nün 2018/1998 E. (2009/10798) sayılı icra dosyasındaki yenileme emrinin tebliğ edilmesi gerektiği yönündeki talebinin kabulüne..." şeklindeki kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Ödeme emrinin, borçlu T1'ın iddialarının aksine usule uygun şekilde tebliğ edildiğini, takibin kesinleştiğini ve yasal süre içerisinde haciz talebinde bulunulduğunu, Daha sonra, icra takibi taraflarınca yenilenerek, 2018/1998 E. numarasını aldığını, davacının, yenileme emrinin tebliğ edilmediği şeklindeki usulsüzlük iddiasını kabul etmediklerini, Zira dosyada, daha önceden takibin kesinleşmesi üzerine yasal süresinde haciz talebinde bulunulmuş olup, kanuni müddet içinde haciz talebi yapılan dosyadan alacaklının haciz istemek hakkı düşmeyeceğini, alacaklının yeniden haciz isteyebilmesi için İİK.nun 78/5.maddesi gereği borçlulara yenileme emrinin tebliğine ve dolayısıyla yenileme harcı alınmasına gerek olmadığı ve doğrudan haciz istenebileceğini bu nedenlerle "....Davacının Balıkesir 2....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; tarafa gönderilen ödeme emrinin hiçbir şekilde kendisine veya eşine tebliğ edilmediğini, yenileme emrinin de tarafa tebliğ edilmediğini, ayrıca dosyada belirtilen 26/12/2005 tarihli mal beyanı dilekçesinin kendisine ait olmadığını, 2005 tarihinde yapılan takibe yönelik bankanın göndermesi gereken hesap kat ihtarnamesinin tarafa tebliğ edilmediği nedenleri ile kararın bozulması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/5549 E. sayılı dosyasına, 29.12.2020 tarihinde icra dosyasının yenilenmesi ve yenileme emrinin davacı borçlunun mernis adresine gönderilmesinin talep edildiğini, talep üzerine, ilgili icra dosyasının yenilendiğini ve İzmir 5. İcra Müdürlüğünün 2021/8549 E. sayılı dosyasına kaydedildiğini, ardından, 16.08.2021 tarihinde İzmir 5. İcra Müdürlüğünce, davacı borçlunun Mernis adresi sorgulaması yapılarak işbu icra takibine ait 7 örnek ödeme emri, dayanak belge suretleri ve yenileme emrinin borçlunun Çay Başı Mah. Bedir Sk....
takipsiz kaldığı alacaklı vekili tarafından yenileme talebinde bulunulduğu dosya icra müdürlüğü tarafından yeniden 2018/1837 esas numarası alındığı icra müdürlüğü tarafından yenileme emri gönderilmesi gerekirken Örnek 7 ödeme emri gönderildiği icra müdürlüğünün bu kararı 07/07/2020 tarihinde aldığı, davacı tarafa yenileme emri gönderilmeden taşınmazlarına haciz konulduğu bu nedenle tüm yasaya aykırı haciz işlemlerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....