İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde, ihaleyle ilgili vekil edenlerine yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ve ayrıca 3.000.000,00 TL piyasa değeri olan taşınmazın değerinin çok altında satıldığını, ihalelerin arasındaki sürelerin kısa olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE : Dairemizce verilen 15/02/2021 tarih, 2020/1101 esas ve 2021/397 karar sayılı ilamı, borçlular vekili Av. T3 adına çıkartılan satış ilanı tebligatının 21.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde bu tebligata yönelik bir usulsüz tebliğ iddiasının bulunmadığı gerekçesiyle Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16/06/2021 tarih, 2021/4599 esas, 2021/6549 karar sayılı ilamı ile bozulduğu görülmüştür....
GEREKÇE: Dava, ödeme emrinin usulsüz tebliği iddiasına ilişkin şikayet ve kambiyo takibinde imzaya ve borca itiraz olup; yerel mahkemece şikayetin esastan, itirazın ise süre aşımından reddine karar verilmesi üzerine davacı yanca yapılan istinaf başvurusu dikkate alındığında, taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olup olmadığı hususudur. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2521 KARAR NO : 2022/822 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HATAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/09/2020 NUMARASI : 2020/396 ESAS 2020/525 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ İŞLEMİNİ ŞİKAYET KARAR : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28/09/2020 tarih 2020/396 esas 2020/525 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde Davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı T1 vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay İcra Müdürlüğünün 2019/33921 esas sayılı dosyasıyla müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, öğretmen olarak görev yapan müvekkilinin adresinin "Odabaşı mahallesi 36....
İcra Dairesi'nin 2020/11774 Esas sayılı dosyası kapsamında 95 barkod nolu tebliğ mazbatası ile müvekkiline tebliğe çıkarılan ödeme emri 23.07.2020 tarihinde muhatara tebliğ olduğunu, anılan tebligatın usulsüz olduğunu tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini, tebligatın içeriği ile takibin içeriğinin birbirine uymadığını, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde çıkarılan tebligatın usulsüz şekilde muhtara tebliğ olunması Tebligat Kanunu 21/2 , 23/1- 8 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2 maddelerine aykırı olduğunu, anılan nedenlerle ödeme emrinin iptaline ve dosya kapsamında müvekkilinin taşınır ve taşınmaz malları üzerine konulan hacizlerin fekkine ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....
/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, sanığın yokluğunda verilen 10/05/2016 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının sanığın bildirdiği adres yerine MERNİS adresine doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereği tebliğ edildiği dolayısıyla tebligatın usulsüz olduğu ve bu nedenle kararın da usulsüz olarak kesinleştirildiği dolayısıyla bu kararın kesinleşmediği, buna bağlı olarak da sanığa verilen 07/10/2020 tarihli mahkûmiyet kararının hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz dilekçesinin, 10/05/2016 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının CMK'nın 231. maddesinin 12. fıkrası...
bulunan kağıtlara baktıktan sonra bina önünde ayrıldığı ve daha sonra bir daha kamera açısına girmediği, bina kapısı önünde beklediği esnada apartman zillerinden herhangi birisine basmadan ilerlediği ve kamera açısından çıktığının görüldüğü görüş ve kanaatine varıldığı bildirildiği, ödeme emri ıttıla tarihi olan 11.12.2019 tarihinden daha öncesinde haberdar olduğuna dair bilgi ve belge bulunmadığı, daha öncesinde haberdar olmadığı icra dosyasını öğrenme tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde davacı tarafından usulsüz tebligata dair şikayet yoluna başvurulduğu gerekçesi ile usulsüz tebliğe ilişkin şikayetinin kabulü ile örnek 7 ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunun tespitine, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 11.12.2019 tarihi olarak düzeltilmesine, geçersiz tebliğe dayalı işlemlerin iptaline karar verilmiştir....
üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Tüm dosya kapsamı, istinaf sebepleri ve istinaf edenin sıfatına göre yapılan incelemeye göre; hukuki nitelendirme mahkemeye ait olduğunan, mahkemece davanın tebligatın usulsüzlüğüne yönelik kabulünde isabetsizlik bulunmadığı, TK 10 maddesi gereğince takip talebi, ödeme emri ve takibe dayanak kira sözleşmesindeki adrese tebligat çıkartılması gerektiği, davalı alacaklının talebi olmadan icra müdürlüğünce TK 10 maddesine aykırı olarak farklı bir adrese tebligat çıkartılmış olması nedeni ile yapılan tebligatın usulsüz olduğunda ilişkin mahkemenin kabulüne isabetsizlik bulunmadığı, kadı ki tebligata muhatabın tevziat saatlerinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği dönecekse ne zaman döneceği tevsik edilmediğinden tebligatın TK 21/1 maddesi ne göre de usulsüz olduğu, ancak tebligatın usulsüzlüğünün tespitine yönelik davalarda tebliğ tarihinin düzeltilmesi gerektiği halde, tebligatın iptaline karar verilmesi isabetsiz olduğundan, dairemizce söz konusu hükmün düzeltilmesi gerekmiş, dosyanın uyap üzerinden...
Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihinin belirtilmemiş olması halinde ise, en geç şikayet tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak, yazılı belge ile ispatlanabilir. (H.G.K.'nun 12/02/1969 T. ve 1967/172- 107 Sayılı kararı) Davacı vekili dava dilekçesinde, icra takibinden 05/11/2019 tarihinde haberdar olduğu bildirildiğinden davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Trabzon İcra Müdürlüğü'nün 2019/25982 Esas numaralı dosyasında 7201 sayılı Tebligat Kanununun 32. maddesi gereğince örnek 7 ödeme emrinin davacıya tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak bildirilen 05/11/2019 tarihi olarak tespitine" dair karar verildiği anlaşılmıştır. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay 12....
Usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın İİK 16/1. Maddesi uyarınca öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede tebliğ işlemini yönelik olarak icra mahkemesine şikayette bulunmalıdır. Muhatap öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede tebliğ işleminin düzeltilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurmaz ise tebliğ işlemi kesinleşir. Somut durumda açılan davada takipten 09/03/2022 tarihinde haberdar olunduğu bildirilmiş, ayrıca bu tarihte de takibe itiraz edilmiş olmakla haberdar olunan tarihe göre dava 7 günlük yasal sürede açılmamıştır. Bu nedenle davacı yanın usulsüz tebliğe ilişkin iddiasının süresinde ileri sürülmediği açıktır....