WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kural olarak tebligat; tebliğ yapılacak kişiye, bilinen en son adresinde yapılır. (Teb. Kan. md.10, Teb. Kan. Yön. Md. 16) Muhatabın tebliğ adresinde geçici olarak bulunmadığının tespiti halinde 7201 Sayılı Kanunun 21. ve Tebligat Kanunu Yönetmeliğinin 30. maddeleri uyarınca tebligat yapılması gereklidir. Somut olayda şikayetçi adına gönderilen 89/2 haciz ihbarnamesinin "Atatürk Mah., Denizciler Sk., No:50/4, Ödemiş/İzmir" adresinde muhatabın adresinin kapalı olması sebebiyle yakın komşusu Fadime Canseven'den sorulmuş çarşıda gittiği sözlü beyan edilerek imzadan imtina etmiştir. Tebligat mahalle muhtarı Tahir Silay imzasına tebliğ edilmiş olup, 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmıştır....

Başsavcılığı tarafından takipsizlik kararının 11/09/2018 tarihinde verildiğini, bundan sonra İcra Mahkemesine başvuruda bulunduğunu, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin yasal süre olan bir yıl içinde dava açtığını mahkemenin değerlendirmesinin yerinde olmadığını belirterek mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir. Şikayet, ilamsız takipte ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne ilişkindir. Davalı alacaklının borçlu T1 hakkında Ankara 7. İcra Dairesinin 2015/4242 Esas sayılı dosyasında 19/02/2015 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Davacı borçlu 12/09/2018 tarihinde dava açarak tebligatın geçersizliğini ileri sürmüşse de, icra dosyasına 02/10/2017 tarihinde dilekçe verdiği anlaşılmıştır. Tebligat usulsüzlüğü iddiası İİK.nUN 16/1.maddesine dayalı şikayet olup, öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük süre içinde icra mahkemesine başvurulması zorunludur....

Borçlu vekilinin mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (HGK'nun 05/10/2001 tarih ve 2001/12-258 esas, 20018344 sayılı kararı). 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan borçlunun kendisine gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurması “şikayet” olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılması gereklidir (HGK'nun 05/06/1991 tarih ve 91/12-258 E., 91/344 sayılı kararı)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Temyiz dilekçesi içeriği yerinde olmadığından temyiz isteminin (REDDİNE). 2- Şikayetçinin temyiz itirazlarına gelince; Şikayet eden 3. kişinin, haciz ihbarnamelerine ilişkin tebligatların usulsüz olduğunu beyanla iptalini talep ettiği, mahkemece, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile haciz ihbarnamelerinin her birinin tebliğ tarihlerinin 27/04/2016 olarak düzeltilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine...

      Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Önemle vurgulamakta yarar var ki, öğrenme açısından aslolan şikayetçiye bir tebligat yapılması olup, tebligat bulunmaması halinde öğrenme tarihi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi borçlu icra mahkemesine başvurusunda, alacaklı tarafından hakkında yapılan ilamsız takibe ilişkin tebligat usulsüzlüğü şikayetinde bulunduklarını, ... 5. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/436-436 E....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tebligatın usülsüz olmasının gerekçede borçlunun "İzmir'e gitmesi" olarak belirtildiğini, ancak Tebligat Kanuna ilişkin Yönetmeliği'nin 35/f. bendi gereği borçlunun "tevzi saatinden sonra dönüp dönmeyeceğinin araştırılması" gibi bir düzenleme bulunmadığını, tebliğ memuruna kanun ve yönetmelikte bulunmayan bir hususun görev olarak yüklenemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi şikayetine ilişkindir. Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır....

          SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının usulsüz olduğunun iddia ettiği tebligatın 2016 yılında yapıldığını, aradan yaklaşık 4 sene geçmesine rağmen bu süreçte icra takibinin kesinleştiğini ve davacının mallarının üzerine haciz konulduğunu, usulsüz tebligat hususunda ilgilisinin süresiz şikayet hakkı olsa da kanun koyucunun burada öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içinde şikayet edilmesi gerektiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Çumra İcra Müdürlüğünün 2016/1759 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Şikayetin hak düşürücü süreden reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, müvekkilinin eğitiminin 103 davetiyesini doğrudan anlamasına müsait olmadığı belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlunun açtığı ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü şikayetine ilişkindir....

          Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK'nın 355 maddesi çerçevesinde incelenmiş ve kararın, mahkemece dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizce de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere ve maddi delillere dayandırılarak verilmiş olduğu, zira mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, şikayete konu12/03/2021 tarihli sıra cetvelinin şikayetçi Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne 16/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, İİK'nun 142/1. maddesi gereğince 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 26/03/2021 tarihinde şikayette bulunulduğu, davacı kurum vekilince her ne kadar 01/02/2022 tarihinde tebligat usulsüzlüğü iddiasında bulunulmuşsa da, dava dilekçesinde usulsüz tebliğe ilişkin bir iddiasının bulunmadığı ve fiziki tebligat yapılmasında bir usulsüzlüğün olmadığı, dolayısıyla mahkemece yasal şikayet süresi geçtikten sonra yapılan şikayetin süreden reddine karar verilmesinin...

          Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddası İİK'nun 16. maddesi kapsamında bir "şikayet" olup, bu şikayetin ise aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca, şikayet konusu işlemi öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut olayda, borçluya 30.01.2014 tarihinde yenileme emrinin tebliğ edildiği, ancak borçlunun icra mahkemesine başvurusunda yenileme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü şikayetine dair bir iddiasının olmadığı görülmüştür. Bu durumda, borçlunun ödeme emri tebliğ işlemini, kendisine yenileme emrinin tebliğ edildiği 30.01.2014 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden, 28.05.2014 tarihinde yapılan başvurunun, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra olduğu anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu