Tüm bu hususlar neticesinde, tebliğ işlemleri akabinde icra dosyası üzerinden yapılan incelemede zamanaşımı süreleri içerisinde alacaklı tarafından takibi ilerletici nitelikte icrai işlemler yapıldığı görülmekle, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar vermek mümkün olmadığından, açılan davanın reddine'' karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin senette lehtar olduğunu, lehtar olan müvekkil yönünden zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğunu, mahkemenin TBK hükümlerine atıf yaptığını, ancak TTK'da zaman aşımı kesen nedenlerin aile ile sınırlı olarak düzenlendiğini, TTK 751/1 maddesine göre zaman aşımını kesen işlemin ancak ilgilisi hakkında hüküm ifade edeceğini, mahkemenin bu maddeye aykırı karar verdiğini, olaya uygulanacak kanun maddesinin tayininde hataya düşüldüğünü söyleyerek kararın kaldırılmasına, icra takibinin geri bıraklmasına karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "...Davanın kabulü ile, Ünye İcra Müdürlüğünün 2016/3388 Esas sayılı dosyasındaki davacı borçlular T2 Emine Serap, T3 hakkındaki icranın İİK'nun 71 ve 33 maddeleri uyarınca geri bırakılmasına..." karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı; zamanaşımı gerçekleşmediğini, davacıların menfi tespit davasının reddedildiğini beyan ederek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması ve senedin kambiyo vasfına sahip olmaması sebebiyle takibin iptali taleplerine ilişkindir....
E.) sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak, davalı tarafından icra takibinin işlemsiz bırakıldığı ve bu nedenle takip konusu bononun zamanaşımına uğradığı iddiası ile icranın geri bırakılması istemli dava açıldığını, Antalya ... İcra Hukuk Mahkemesinin ... E. ve ......
İcra Hukuk Mahkemesinin ... sayılı dosyası ile dava açtığını, bu davada icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, yerel mahkeme kararını istinaf kanun yoluna akabinde Yargıtay Temyiz kanun yoluna başvuru sonucunda herhangi bir sonuç elde edemediklerini, İcranın Geri Bırakılması kararının temyiz incelemesi sonucunda 23.10.2019 tarihli Onama kararı ile 14.11.2019 tarihinde E-tebligat Yoluyla tebliğ edildiğini, bunun üzerine İİK md 33/A-2 '' Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vakı olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder" hükmü gereğince işbu davayı açtıklarını, icra takibine konu alacağın çek olduğunu, her ne kadar icra hukuk mahkemesince icranın geri bırakılmasına karar verilmişse de alacağın zamanaşımına uğramadığını, davanın kabulü ile Konya . İcra Müdürlüğü'nün ......
Bu durumda mahkemece şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi yerine yazılı gerekçeyle şikayetin reddi yönünden hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, 22.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Birleşen dava içeriği incelendiğinde, tarafların ve takip dosyasının iş bu dava ile aynı olduğu, davacıların talep sonucunun farklı olarak takibin iptali ve haczin kaldırılmasına yönelik olduğu, asıl dava yönünden davacı şirket yönünden takibin geri bırakılmasına karar verildiği ve davacı T3 bakımından mevcut bir icranın geri bırakılması kararı olması sebebiyle derdestlik yönünden red kararı verildiği, icranın geri bırakılması kararının sonuçlarından birinin hacizlerin kalkması olduğu anlaşılmakla, birleşen dava yönünden şikayet konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına" dair karar verildiği görülmüştür....
reddine karar verildiği ancak borçlunun dosyaya icranın geri bırakılması kararı alınması için yatırdığı teminatın alacaklıya ödenmesi işlemine karşı şikayeti yönünde olumlu yada olumsuz karar verilmediği görülmektedir....
Ancak somut olayda dava icranın geri bırakılması olup, dava konusu istek malvarlığına ilişkindir. Bu durumda mahkemece, dava açan mirasçılar yönünden hüküm ifade etmek üzere talep sonuçlandırılması gerekirken, dava açmayan mirasçı Zeynep Ercan yönünden de icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsiz olduğundan Dairemizce resen bakılan sebeplerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A)-Davalının istinaf sebepleri yerinde değil ise de, Dairemizce; resen bakılan sebeplerle, Gebze 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle, borçlu tarafından TTK.nun 726, İİK.nun 71 ve 33/a maddeleri uyarınca icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasına karar verilmesinin istendiği, mahkemece borçlu tarafından açılan menfi tespit davası nedeniyle zamanaşımının kesildiğinden bahisle istemin reddine karar verildiği görülmektedir....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/2080 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen icranın zamanaşımı sebebiyle davacı borçlular yönünden geri bırakılmasına; alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının gerçekleşmediği ispat için yedi gün içinde genel mahkemelerde dava açabileceğinden icranın geri bırakılmış olmasının başlı başına hacizlerin kaldırılmasını gerektiren bir neden olmadığı anlaşıldığından davacılar yönünden hacizlerin kaldırılması ve İİK'nin 33. maddesinde tazminat öngörülmediğinden tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın kısmen kabulüne, Lüleburgaz 1....