WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, Bu itibarla; Kusura ilişkin yapılan değerlendirmede, Kişisel ilişkinin başlama saatine ilişkin olarak ileri sürülen istinaf sebebine göre, velayeti anneye verilene çocuk ile baba arasında kişisel ilişkiye dair yapılan düzenlemede, Tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile kadının da boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu oluşu ve evlilik süresi de gözetildiğinde, TMK’nun 175.maddesi uyarınca hükmedilen yoksuluk nafakası ile tedbir nafakasının miktarında, Boşanma veya ayrılık vukuunda, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK. md.182/2) amir hükmü gereğince, velayeti anneye verilen ortak çocuk için hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarında, Boşanmaya...

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 31.12.2021 tarihli ve 2021/2762 Esas, 2021/3775 Karar sayılı kararıyla; davalı erkeğin hükmü kusur belirlemesi, velâyet, müşterek çocuk ... için hükmedilen iştirak nafakası yönlerinden istinaf ettiği, tarafların ortak çocuklarından ... ...'ın 22.08.2016 tarihinde vefat ettiği halde ... yönünden de velâyet ve kişisel ilişki düzenlenmesinin ve tarafların ortak çocuğu ...'...

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı, boşanma davası ile eş için 500,00 TL yoksulluk, müşterek çocuk ... için 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedilerek her yıl TÜFE oranında artış yaptığını, gelir durumunda düşme olduğunu ve davalının çalışmaya başlaması nedeniyle yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da 100,00 TL'ye indirilmesini, iştirak nafakasının da 250,00 TL'ye indirilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı ise davacının maddi durumunun iyi olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının gelir durumunun asgari ücret düzeyinde olduğu ve nafaka ödemekte zorlanması nedeniyle yoksulluk nafakasının 100,00 TL'ye iştirak nafakasının 250,00 TL'ye indirilmesine karar verilmiştir.Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1)Davalı vekili 03.12.2010 tarihli dilekçe ile davacının banka ve kredi kartı hesaplarının istenmesini talep etmiştir....

      Somut olayda; taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma kararından sonra müşterek çocuk lehine olan iştirak nafakası 200,00 TL'den 480,00 TL'ye ulaşmıştır. Bu durumda; tarafların gelir durumları, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, anlaşmalı boşanma davasında protokol ile belirlenen iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun bulunmamış, bu itibarla, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının yazılı şekilde indirilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Kaldırılması veya indirilmesi - Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Arttırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri Kırk Bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar "78.630,00 TL" olarak belirlenmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafaka ve maddi tazminat, kişisel ilişkinin süresi, iştirak nafakasının miktarı ile kadının ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 154.30 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...

            Taraflar arasında görülen asıl yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması davası ile karşı yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı - karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 1.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 20.06.2016 günü oybirliğiyle karar verildi. ......

              çocuk için aylık 300,00 TL olarak belirlenen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle aylık 400,00 TL'ye çıkartılmasına, karar kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, birliğin sarsılmasında kadının kusurunun daha ağır ve eşit olmadığı, mevcut ve beklenen menfaatlerinin ve bu olaylar nedeniyle kişilik haklarının zedelendiği anlaşıldığından 13.000,00 TL maddî, 12.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı- karşı davacıdan alınıp davacı- karşı davalıya verilmesine, davalı- karşı davacının velâyet, tedbir ve iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

                Aile Mahkemesinin 2018/683 esas 2018/630 karar sayılı ilamı ile karar verilen 1.000 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere kaldırılmasına, müşterek çocuk Cansu için karar verilen iştirak nafakasının kaldırılması yönünden davacının davasının reddine, müşterek çocuk Cansu için karar verilen 2.000 TL iştirak nafakasının indirilmesi yönünden davacının davasının reddine karar verilmiştir. Davacı vekili; iştirak nafakasının kaldırılması aksi halde indirilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinafa cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesinin davacının iştirak nafakasının kaldırılması ya da azaltılması davasının reddine dair karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                Hukuk Dairesinin 14.05.2018 tarihli, 2017/886 esas, 2018/613 sayılı kararı ile davacı-karşı davalı kadının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı-karşı davacı erkeğin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesi koşulları oluşmadığından bahisle davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat talebinin reddi ile ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin az olduğu belirlemesi ve çocuk ile baba arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine, davalı-karşı davacı erkeğin diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu