yaşadığını, kadının ekonomik imkanlarının yerinde olduğunu belirterek ödemekte olduğu yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasına, bunun mümkün olmaması halinde nafakanın azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Boşanma davası sırasında boşanmanın temini amacı ile protokol hükümleri gereğince ödemeyi kabul eden davacının şimdi böyle bir dava açarak iştirak nafakasının indirilmesini istemesi usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan nedenlerle mahkemece, iştirak nafakasının indirilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken talebin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE;Dava,erkeğin davasında yoksulluk nafakasının kaldırılması/olmazsa indirilmesi ve iştirak nafakalarının indirilmesi,kadının karşı davasında ise yoksulluk nafakası ve iştirak nafakalarının artırılması/gelecek yıllardaki artış oranının da belirlenmesi taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Aile Mahkemesi’nin 2014/563 Esas 2014/678 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 850,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 25.11.2020 itibaren aylık 850,00 TL arttırılarak aylık 1.700,00 TL’ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , iştirak nafakasının hükmün kesinleştiği tarihten başlamak üzere müteakip yıllarda ÜFE oranında artırılarak ödenmesine, Karşı Dava Yönünden; Davalı-karşı davacının iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi yönünden davanın reddine, İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını reddedilen karşı dava, kabul edilen asıl dava yönünden istinaf ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; müşterek çocuk adına iştirak nafakasının artırılması, karşı dava iştirak nafakasının kaldırılması ,indirilmesi istemiyle açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Kaldırılması ve Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre, davalı kadının kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı baba tarafından açılan nafakanın kaldırılması ya da indirilmesi ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının yapılan muhakemesi sonucunda verilen hüküm Dairemizce, her ayın belirli bir hafta sonu çocuğun baba yanında yatılı kalacak şekilde kişisel ilişkinin kurulması gerektiği yönünden bozulmuş...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/04/2015 NUMARASI : 2014/1486-2015/636 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-indirilmesi, iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 17.11.2015 günü oybirliğiyle karar verildi. 27.70.TL.Harç 27.70.TL.Peşin _____________...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-İndirilmesi-İştirak Nafakasının İndirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekiline ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararın tebliğine ilişkin tebligat parçasında tebliğ tarihinin net olmadığı ve üzerinde oynama yapıldığı, davacı tarafından sunulan PTT sorgulamasına göre gerekçeli kararın 27.07.2018 tarihinde muhataba tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu sebeple, ilgili PTT müdürlüğünden gerekçeli kararın davacıya tebliğ edildiği tarih sorularak, verilen cevabi yazı dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 20.10.2020 (Salı)...
nun velâyetinin kendisi dinlenilmeden davacı anneye verildiğini, iştirak ve yoksulluk nafakasına karar verilmesinin hakkaniyete aykırı ve miktarlarının yüksek olduğunu, aylık çocuk ile müvekkili arasında karar verillen kişisel ilişkinin yetersiz olduğunu ve yatılı olarak babasının yanında kalmasına karar verilmesi gerektiğini, maddî zarara ilişkin inceleme yapılmadığını beyanla, zina sebebiyle davanın kabulü, boşanma, kusur belirlemesi, velâyet düzenlenmesi, kişisel ilişki, maddî tazminat, iştirak ve yoksulluk nafakası ile nafakaların miktarı yönlerinden mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. C....
Hukuk Dairesi Başkanlığının 28.06.2016 tarih, 2016/11108 Esas ve 2016/12572 Karar sayılı ilamında belirttiği üzere, kişisel ilişkiye dair düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir ve re’sen dikkate alınır. Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : TORBALI AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2015 NUMARASI : 2014/224-2015/194 Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi ile iştirak nafakasının indirilmesine ilişkin asıl dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin birleşen davaların mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,18.11.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....