WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nun 182/2 maddesine göre, velayet kendisine verilmeyen eş, müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Hakim istem halinde irad biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. 4721 sayılı TMK'nun 328 m.sine göre, ana ve babanın bakım gücü çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. 4721 sayılı TMK'nun 329 ve 330. m.lerine göre de, küçüğe fiilen bakan ana ve baba diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur....

Buna göre; davacı aleyhine hükmedilen iştirak nafakasının hükmedildiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman içinde müşterek çocuğun büyüdüğü, bunun doğal sonucu olarak ihtiyaçlarının da arttığı, nafaka yükümlüsü davacının ise ekonomik durumundaki değişikliklere kendisinin neden olması, hiç kimsenin kendi kusurundan hak elde edemeyeceği,bu haliyle müşterek çocuğun aradan geçen sürede ihtiyaçlarında azalma olması da söz konusu olamayacağından mahkemece müşterek çocuk lehine boşanma neticesinde hüküm altına alınan aylık 500 TL'lik iştirak nafakasının aylık 350 TL'ye indirilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir. Hal böyle olunca mahkemece;aradan geçen sürede müşterek çocuğun ihtiyaçlarında azalma olamayacağı gözetilerek iştirak nafakasının indirilmesine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

    Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. TMK'nın 331 maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler....

    Aile mahkemesinin 2017/1154 esas, 2018/123 karar sayılı ve 25/01/2018 tarihli kararı ile, müşterek çocuk Nehir için aylık 500,00 TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) aylık 400,00 TL arttırılmasına, toplamda müşterek çocuk Nehir için aylık 900,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen iştirak nafakasının her yıl TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında arttırılmasına, karar verildiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; İştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkin olup, İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davacı taraf; hükmedilen nafaka miktarı yönünden, davalı taraf; hükmün tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

    Davacı babanın boşanma döneminde protokol ile çocuklara iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiği sıradaki sağlık durumu ile iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin davayı açtığı sıradaki sağlık durumu arasında bir fark bulunmadığı; en son alınan sağlık kurulu raporunda belirtilen sağlık durumunun boşanma öncesinde de aynı olduğu; babanın durumunda bir değişiklik olmadığı; iştirak nafakasının kaldırılması için gerekli yasal koşulların bulunmadığı açıktır. Somut olayda çocukların büyüyen yaşları ile birlikte artan ihtiyaçları, yapılan harcamaların yoğunluğu, babanın durumunda bir değişikliğin olmayışı gözetilerek iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın yasal koşulları taşımaması ve hakkaniyete uygun olmaması karşısında reddedilmesi gerekir iken; yanılgılı değerlendirme sonucu kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

      Dosya kapsamından; davacı ile davalının 08.07.2008 tarihinde boşandıkları, müşterek çocuk 2005 doğumlu Umut'un velayetinin davacı anneye verildiği ve mahkemece 300 TL iştirak nafakasına karar verildiği, bu davanın ise 30.10.2013 tarihinde açıldığı, müşterek çocuğun ilkokula başladığı anlaşılmaktadır. Davada; iştirak nafakasının artırılması talep edilmektedir. TMK.'nun 330/1.maddesinde; “Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir." hükmü gereğince iştirak nafakasının belirlenmesi gerekir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

        Mahkemece; iştirak nafakası miktarının anlaşmalı boşanma davasında tarafların iradeleri ile belirlendiği, ayrıca boşanma davasından sonra tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında davacı aleyhine ve davalı lehine olacak şekilde önemli değişiklikler olduğunun ispat edilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....

          Aile Mahkemesinin 2016/469 Esas, 2016/529 Karar sayılı dosyasında tarafların müşterek çocukları TC kimlik numaralı Defne Dedeoğlu lehine hükmedilen 350,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 18/09/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 450,00 TL artırılarak aylık 800,00 TL'ye yükseltilmesine, her ay 800,00 TL iştirak nafakasının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak velayeten davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı tarafından davanın kabulüne, babasına ait olan düğün salonunun kendisinin gibi hatalı değerlendirilerek belirlenen nafakanın fahiş olarak tayin edilmesine, yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Konya 4....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/279 Esas 2016/361 Karar sayılı ilamı ile aylık 300,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının 250,00 TL artırılarak aylık 550,00 TL yoksulluk nafakasının, müşterek çocuk Nisa Gül Tırtır lehine 400 TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının 300 TL arttırılarak aylık 700 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, bu nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği görülmüştür....

          Dava; iştirak nafakasının arttırımı talebine ilişkindir. TMK.nun 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler....

          UYAP Entegrasyonu