WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 09/01/2018 tarih, 2017/420 Esas ve 2018/4 Karar sayılı kararı ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk 25/06/2003 doğumlu Goncagül Uçar'ın velayetinin anneye verilmesine, davacı kadın lehine dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 450,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra bu nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, müşterek çocuk lehine dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 350,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra bu nafakanın iştirak nafakası olarak devamına karar verildiği, kararın 12/03/2018 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 07/10/2021 tarihinde açıldığı tespit edilmiştir. Davacı dava dilekçesi ile dava tarihinde reşit olan müşterek çocuk 25/06/2003 doğumlu Goncagül Uçar için de iştirak nafakasının arttırılması talebinde bulunmuştur....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi, tazminatların ve iştirak nafakasının miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının "Kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve iştirak nafakasının miktarına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince bu yöne ilişkin olarak verilen hüküm davacı kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2011/371 Esas, 2012/474 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma kararında müvekkili lehine 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, ülkenin ve tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile hükmedilen nafaka miktarı ve paranın alım gücü göz önünde bulundurulduğunda günün ekonomik koşulları, genel ihtiyaçlar ve ana babanın mali durumu gibi kriterlerde değişiklikler olduğunu, buna mukabil boşanma nedeniyle uğradığı maddi ve manevi yoksulluğun sürekli arttığını, müvekkilinin takdir edilmiş olan yoksulluk nafakası ile geçinmesi, zaruri ihtiyaçları ve sağlık giderlerinin karşılanması bir yana en temel giderleri bile karşılamasının mümkün olmadığını ve herhangi bir gelirinin de bulunmadığını belirterek, yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli ve karar tarihinden itibaren takip eden her yıl için enflasyon oranında artan ve değişken miktarda olmak üzere aylık 700,00 TL olarak artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Eldeki dava ise.09.05.2014 tarihinde açılmış olup yapılan sosyo ekonomik durum araştırmasında davalının emekli olup 1150 tl maaşı olduğu , 550 Tl kira da oturduğu anlaşılmıştır Hal böyle iken, mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yoksulluk nafakası yönünden yazılı şekilde yüksek oranda nafaka artırımına karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir....

        Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....in yayınladığı ..... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile ... nafaka takdiri doğru görülmemiştir." gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir....

          e ödenmekte olan yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddi ile davalı T.. B..'a ödenmesine karar verilen aylık 300 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 100TL'e indirilmesine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi istemine ilişkindir. TMK. 327/1.maddesinde; “çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır”, 328/1.maddesinde; “ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder” düzenlemeleri yeralmaktadır. TMK’nun 328.maddesinde: “Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....

            Kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakaları boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren ödenebilir(muaccel) hale gelir ve ÜFE artış oranına da kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilir. Nafaka yükümlüsünün dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihine kadar ödeyeceği nafaka tedbir nafakasıdır. İlk derece mahkemesi hükmünde, yoksulluk nafakası ile bu nafakaya artış oranına dava tarihinden itibaren hükmedilmesi ve yine iştirak nafakası ile bu nafakaya artış oranına ise karar tarihinden itibaren hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir(HMK m. 370/2)....

              Ancak, Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre, yoksulluk nafakası artırılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının yanında, ülkedeki ekonomik gelişmeler (paranın satın alma gücündeki kayıp ve bu hususun taraflara etkisi) de gözönünde tutulmalıdır. TÜİK tarafından yayımlanan... oranları nazara alındığında; artırılan yoksulluk nafakası miktarı çok olup, ...'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine aykırı görülmüştür. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı ... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davacı kadın için yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                ın velayetlerinin kendisine verildiğini, kendisi için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuklar.... için aylık 100,00 TL, Kayra için aylık 100,00 TL ve... için aylık 75,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede, çocukların okul giderlerinin artması, paranın alım gücü ve nafakanın yetersizliği nedeniyle yoksulluk nafakasının 1.000,00 TL'ye ve iştirak nafakasının her üç çocuk için ayrı ayrı 500,00'er TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Duruşmadaki beyanında davanın reddini istemiştir....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Açılan davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakası artırımı talebinin reddine, müşterek çocuk Ahmet için nafakanın 600 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Yoksulluk nafakası yönüyle ret kararını istinaf etmiştir. Dairemizin 25/10/2021 tarih 2021/2070 Esas 2021/1715 Karar sayılı ilamı ile harç eklikliği sebebiyle kararın kaldırılmasına karar verildiği, eksikliğin giderildiği anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yoksulluk ve iştirak nafakası artırımı istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesinin 08/07/2021 tarih 2020/35 Esas 2021/196 Karar sayılı ilamı sadece davacı tarafından yoksulluk nafakası talebinin reddi istemine ilişkin istinaf edilmiş, müşterek çocuk Ahmet için hükmedilen iştirak nafakasının artırımı istemi istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu