davacı tarafın açmış olduğu boşanma davasının reddine değil kabulüne karar verildiği, bu nedenle karşı davadan dolayı lehlerine vekalet ücretine takdir edilmemesinin usul ve yasaya uygun olduğu, tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumu, paranın satın alma gücü, kusur durumu , hakkaniyet ilkesi dikkate alındığından davacı karşı davalı kadın ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk yararına takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası miktarının düşük ya da fahiş olmadığı ancak davacı karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi-manevi tazminat miktarının düşük olduğu anlaşıldığından davacı karşı davalı tarafın yoksulluk ve iştirak nafakası miktarı, lehlerine vekalet ücretine takdir edilmemesi, davalı karşı davacı tarafın ise kusur tespiti, davacı karşı davalıya maddi-manevi tazminat takdiri ve miktarı, yoksulluk ve iştirak nafakası miktarı ve açtığı davada maddi-manevi tazminat talebinin reddi yönünden yapmış olduğu istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine, davacı karşı...
İlk derece mahkemesi kararına karşı sadece kadın tarafından maddi, manevi tazminat, iştirak nafakalarının azlığı ve kadına yoksulluk nafakası verilmemesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Müşterek çocuk 06.09.2000 doğumlu Gamzenur'un 06.09.2018 tarihinde karar tarihinden önce yargılama aşamasında reşit olduğu anlaşıldığından hakkında velayet, kişisel ilişki ve iştirak nafakası düzenlenmesi yanlıştır. Ancak davalı erkeğin istinaf talebi bulunmadığından hataya değinilmiştir. TMK 174/1- 2.maddeler kapsamında boşanmaya sebep olan olaylarda kusuru bulunmayan kadın lehine hükmedilen maddi-manevi tazminata hükmedilmesi yerindedir ancak tazminat miktarları tarafların ekonomik sosyal durumları, hakkaniyet ve BK 50- 51.maddeler kapsamında azdır, yine davacı kadın dava dilekçesinde tazminatlar için dava tarihinden itibaren yasal faiz talep etmiş ise de, bu konuda olumlu olumsuz karar verilmemesi doğru görülmemiştir....
Davacı kadının dava dilekçesindeki hiçbir şekilde maddi-manevi tazminat ve nafaka istemediğine dair beyanı maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası istemlerinden feragat niteliğindedir. Hakkı sona erdiren maddi hukuk işlemleri ıslahla düzeltilemez. Feragat asıl hakkı ortadan kaldırdığından bu işlemin ıslah yoluyla düzeltilmesi mümkün değildir....
Bu nedenlerle davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 30.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, davacı kadın için aylık 500 TL yoksulluk nafakası, 27/06/2011 doğumlu olduğu anlaşılan ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk Ali Efe için aylık 500 TL iştirak nafakası takdir edilmiştir. Değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakası azdır....
HÜKÜM: Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı- karşı davacı koca vekilinin kusur, tedbir- iştirak- yoksulluk nafakası ve maddi- manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE, 2- Davacı- karşı davalı kadın vekilinin tedbir- iştirak- yoksulluk nafakası ve maddi- manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin KABULÜNE, 3- Erzincan Aile Mahkemesinin 02/02/2018 tarihli ve 2016/381 Esas- 2018/97 Karar sayılı kararının (6.) ve (8.) nolu paragraflarının KALDIRILMASINA, HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına, "Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 500,00 TL tedbir nafakasının davalı- karşı davacı kocadan alınarak davacı- karşı davalı kadına verilmesine, karar kesinleştiğinde yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davacı- karşı davalı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı kısmen kabulü ile 22.000,00 TL maddi- 20.000,00 TL...
Davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi gerekir. İlk derece mahkemesince davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi isabetli görülmemiş olup, davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir. Sonuç olarak; davacı kadının iştirak nafakasının miktarı ile maddi ve manevi tazminatın miktarlarına, davalı erkeğin tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesine ilişkin istinaf taleplerinin HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kabulüne, tarafların sair istinaf taleplerinin HMK'nın 351/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk ... lehine takdir edilen iştirak nafakası miktarı azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m.6, HMK m.190/1). Davacı kadın, dava dilekçesinde talep ettiği ziynetlerin davalı tarafından bozdurulup kırtasiye dükkanı masrafları için harcandığını iddia etmiştir....
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davalı-davacı kadının kusur belirlemesi, iştirak nafakası miktarı ve maddi tazminat talebinin reddine yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanun'unun 353/1- b-2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE, kadının sair, erkeğin tüm istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının B/2.bendinin maddi tazminat talebinin reddine ilişkin kısmı ile B/5.bendinin iştirak nafakası miktarına ilişkin kısımlarının HÜKÜMDEN KALDIRILMASINA, 2- Müşterek çocuk yararına boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren aylık 500 TL iştirak nafakasının davacı-davalı babadan alınarak davalı-davacı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 3- Davalı kadının maddi tazminat talebinin TMK 174/1 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile 40.000 TL maddi tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren davacı-davalı erkekten tahsili ile davalı-davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4- Peşin...
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davalı-karşı davacı kadının müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakaları ile maddi-manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanun'unun 353/1- b-2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE, sair istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının karşı davaya ilişkin 5.bendinin müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarına ilişkin kısımları ile 6.bendin KALDIRILMASINA, 2- Müşterek çocuk 2010 doğumlu İkbal Nisa Eryıldırım yararına aylık 1.250 TL, müşterek çocuk 2014 doğumlu Muhammed Eray Eryıldırım yararına aylık 1.000 TL iştirak nafakası takdirine, nafakaların boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren davacı-karşı davalı erkekten alınarak kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin nafaka taleplerinin reddine, davalı-karşı davacı kadının nafaka artırım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 3- Davalı-karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat...
Tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleştikten sonra da iştirak nafakası olarak davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında arttırılmasına, TMK 174/1 maddesi gereğince 6.000,00 TL. Maddi tazminatın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, TMK 174/2 maddesi gereğince 4.000,00 TL. Manevi tazminatın davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine" karar verilmiştir. Davacı karşı davalı erkek istinaf dilekçesinde, mahkemenin boşanma, velayet ve iştirak nafakası kararını istinaf etmediğini, mahkemece kusur belirlemesinin hatalı yapıldığını, karşı davacı kadına maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası verilmesinin yanlış olduğunu, miktarlarının yüksek olduğunu belirterek karşı davanın kabulüne yönelik mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....