"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, maddi-manevi tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ve iştirak nafakası miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine (TMK m.166/1) dayalı olarak açılan boşanma davası ile davalı-davacı kadın tarafından boşanmanın ferileri niteliğinde açılan bağımsız tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası ile tazminat talepli davanın birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda davacı-davalı erkek tam kusurlu bulunarak erkeğin boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulüne ve ferilerine hükmedilmiş, karar davacı-davalı erkek tarafından kusur tespiti ile aleyhine hükmedilen...
ödenmesine, diğer çocuk Batuhan’ın velayetinin babaya verilmesine, anne ile şahsi ilişki kurulmasına, davalı-karşı davacının iştirak nafakası talebinin reddine, davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 300 TL yoksulluk nafakası ile 7.000 TL maddi, 7.000 TL manevi tazminat ödenmesine, erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak açılan davada boşanma kararı verilebilmesi için, ilk davada verilen ret kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren tarafların evlilik birliğini devam ettirmek üzere en az üç yıl süreyle bir araya gelmediklerinin kanıtlanması yeterlidir. Bu durumda, boşanma kararı için ayrıca kusur araştırması boşanmanın eki olan yoksulluk nafakası (TMK m. 175) ile maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1,2) talep edilmesi halinde gereklidir. Somut olayda, Milas 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2009/539 Esas, 2012/596 Karar sayılı ilamının 10.07.2013 tarihinde kesinleştiği, erkeğin TMK 166. maddesi uyarınca açtığı ilk davanın tamamen kusurlu olduğu gerekçesiyle reddedilmesinden sonra tarafların biraraya gelmedikleri sabittir. O halde, erkeğin TMK 166/son maddesine dayanarak açtığı davasının kabulünde usul ve yasaya aykırılık yoktur....
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddeleri hükmü nazara alınarak daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir 3- Davacı kadın, dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat talepleri için faiz talebinde bulunmasına karşın, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir....
maddi ve manevi tazminat talelerinin reddine, tarafların fazlaya dair taleplerinin reddine" karar verilmiştir....
Davalı-karşı davacı kadın vekili; kusur tespitine, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. Taraflarca açılan ve kabul edilen TMK'nın 166/1,2 maddesine dayalı boşanma davalarına karşı istinaf yoluna başvurulmadığından taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir. Davacı-karşı davalı erkek vekilinin; kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir (TMK m. 174)....
Davalı-karşı davacı kadın vekili; kusur tespitine, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. Taraflarca açılan ve kabul edilen TMK'nın 166/1,2 maddesine dayalı boşanma davalarına karşı istinaf yoluna başvurulmadığından taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir. Davacı-karşı davalı erkek vekilinin; kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir (TMK m. 174)....
nafakası olarak devamına, müşterek çocuk Muhammed ve Burak lehine hükmedilen aylık 200'er TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle 250'şer TL'ye artırılmasına, karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, davacı - davalının yoksulluk nafakası talebinin reddine, tarafların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Açıklanan nedenlerle davalı davacı kadının maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf isteminin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin maddi ve manevi tazminat miktarına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davalı davacı kadın yararına TMK 174/1- 2 maddesi uyarınca 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminat takdirine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Mahkemece, velayetleri anneye verilen müşterek çocuklar için aylık 200'er TL iştirak nafakası takdir edilmiştir. Değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, müşterek çocukların yaşları itibariyle ihtiyaçları, nafakaların niteliği dikkate alındığında takdir edilen tedbir - iştirak nafakaları azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda tedbir - iştirak nafakalarına hükmedilmesi gerekir....
O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK 4. madde, TBK 50. ve 52. maddeler) dikkate alınarak uygun miktarda maddi tazminat takdiri gerekir. İlk derece mahkemesince davacı kadın yararına maddi tazminata hükmedilmesi isabetli ise de boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğe atfedilen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminat miktarı azdır. Bu nedenle davacı kadının maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile maddi tazminat konusunda yeniden karar verilerek davacı kadın yararına TMK 174/1. maddesi kapsamında 30.000 TL maddi tazminata, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmesi gerekmiştir....