ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 13/11/2020 NUMARASI : 2020/419 Esas 2020/562 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Alacak (İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 18/09/2020 KARAR TARİHİ : 15/02/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2023 Taraflar arasındaki işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rucüen alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 13/11/2020 NUMARASI : 2020/419 ESAS 2020/562 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rucüen alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık tacirlerarası işletme devir hakkı sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğundan dosyanın temyiz incelemesini yapmak görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yargıtay Hukuk İşbölümü ve İnceleme Kurulunun 2015/13835 Esas, 2015/13288 Karar ve 10/09/2015 tarihli kararıyla uyuşmazlığın tacirler arası işletme devir hakkı sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle hükme yönelik itirazları inceleme görevinin 11. Hukuk Dairesi'ne ait olduğuna karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda 11....
Davalı vekili, müvekkilinin davacı tarafa hiç bir borcunun bulunmadığını, taraflar arasında yapılan işletme hakkı devri protokolü ile davacının müvekkili ve dava dışı şirkete ait olmak üzere toplam 14 adet marketin işletme hakkını devraldığını, marketlerin içindeki demirbaş ve emtiaların devir bedelinin dışında olup, bunların ayrıca fatura ile davacı şirkete satıldığını, müvekkiline halen işletme devir bedelinin de ödenmediğini savunarak, davanın reddi ile takas ve mahsup taleplerinin kabulünü istemiştir.Mahkemece bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre; dava, işletme devri sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu, dava konusu devre ilişkin davacı ile davalı şirket arasında içeriği ve imzaları her iki tarafça da inkar edilmeyen ve kabul edilen 13/08/2008 tarihli protokolün de düzenlenip imzalandığı, gerek davacı gerekse davalı vekillerince sunulan tüm beyan ve cevap dilekçelerinin içeriğinden taraflar arasındaki iş bu satış ve devir işlemi, protokol ve içeriği ile...
TL ödemek zorunda kaldıklarını, görülen bu davaya dayanak olayın .../07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi öncesinde gerçekleştiğini, söz konusu olaydan kaynaklanan sorumluluğunun davalı ... 'ta olduğunu belirterek ....604,... TL'in ödeme tarihi olan 27/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, zamanaşımı itirazı ile birlikte söz konusu alacak davalarına ilişkin talep edilen bedellerin...’ın devre arası bilanço tarihi olan 31/05/2013 tarihinden önce ödenmiş olduğunu, ayrıca davacı ile imzalanan .../07/2006 tarihli İHDS nin 18.6 maddesinden de anlaşılacağı üzere borç ve alacak işlemlerinin kesinleştirildiğinden davacı ...Ş.’nin geçmiş yıllara ilişkin olarak müvekkil kurumdan herhangi bir talepte bulunamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalı ...'...
Maddesi gereği rücuen alacak davaları için öngörülen iki yıllık zamanaşımı süresinin dava tarihi itibarıyla dolmuş olduğunu, Danıştay'ın ilgili dairesi tarafından kabul edilen özelleştirme modeline uygun olarak mülkiyeti TEDAŞ'a ait olmak kaydıyla TEDAŞ ile %100 hisselerine sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin işletme hakkı devir sözleşmesi imzalandığını, özelleştirmeye ilişkin iş ve işlemleri yerine getirmekle yükümlü olan TEDAŞ'ın 24/07/2006 tarihinde şirketlerle imzalamış olduğu İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin ihale şartnamesi ve hisse devir sözleşmesi ile birlikte yorumlanması gerektiğini, davacının işletme hakkı devri sözleşmesinin 18.6 maddesi, ihale şartnamesinin 22. ve hisse satış sözleşmesinin 9. maddesi hükümleri gereği davacının müvekkilinden talepte bulunamayacağını, dava konusu edilen tutarın Boğaziçi Edaş'ın %100 hissesinin TEDAŞ'a ait olduğu dönemde gerçekleştirilmiş olup, devre esas bilanço kayıtlarında söz konusu...
Davalı vekilinin zamanaşımına ilişkin istinaf itirazının incelenmesinde; alacak taraflar arasında imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne dayandığından bu davada uygulanması gerekli olan zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca 10 yıl olup davanın da bu süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından bu yöndeki itiraz yerinde görülmemiştir. Öte yandan, hisse Satış Sözleşmesi'nin 9.4. maddesinde "...İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla", 22. maddesinin f bendinde "Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla..." hükümleri yer almaktadır. Anılan hükümler gözetildiğinde Hisse Satış Sözleşmesi karşısında İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi öncelikle uygulanacaktır....
Buna göre, somut olayda, temyiz defterine kayıt da bulunmadığından, bu İBK'nın uygulanması gerekmediğinden, davacı tarafça bu işlemler yapılmaksızın verilmiş temyiz dilekçesine konu temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davalı vekilinin temyiz istemine gelince; dava, işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen 24.07.2006 tarihli sözleşme ile dört ilden oluşan elektrik dağıtım bölgesinde yer alan ve uhdesinde bulunan dağıtım sistemi, dağıtım tesisleri ve dağıtım tesislerinin işletilmesi için zorunlu taşınır ve taşınmazların, mülkiyet hakkı saklı kalmak koşuluyla, işletme hakkı devredilmiş, sözleşmenin 7. maddesi ile dağıtım faaliyetinden kaynaklanan sorumluluğun dönemsel olarak paylaştırılması yoluna gidilmiştir....
İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, sözleşmeden kaynaklanan alacak talebinin ... yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davalı vekilinin zamanaşımı def'inin yerinde olmadığı, taraflar arasındaki işletme devir hakkı sözleşmesi hükümleri uyarınca sözleşmeden önceki dağıtım faaliyetinden kaynaklanan zararlardan davalının sorumlu olduğu, rücu alacağına konu işçilik hakkına ilişkin davanın işletme hakkı devir sözleşmesinden önce açıldığını, mülkiyete ilişkin bir dava olmadığını, bu nedenle davalının davayı ihbar yükümlülüğü bulunmadığını, davacı tarafından yapılan yargılama giderleri ile birlikte toplam 109.282,49 TL'nın rücuen davalıdan talep edilebileceği, ödeme tarihi daha önce ise de, taleple bağlı kalınacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/02/2021 KARAR TARİHİ : 18/07/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/08/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili, davacı şirket ile davalı kurum arasında işletme hakkı devir sözleşmesi (İHDS) yapılmadan önce 2006 tarihinde dava dışı 3. kişi tarafından açılan fazla ödendiği ileri sürülen sistem kullanım bedelinin iadesi konulu davada, davacı ve davalı hakkında alacak isteminin kabulüne karar verildiği, kararın kesinleşmesi üzerine... 15. İcra Dairesi'nin 2011/16192 sayılı takip dosyasında davacı tarafından 30.100,00-TL'nin ödendiğini belirterek yapılan ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....