Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin İptali K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6292 sayılı Kanun gereğince hak sahipliğinin tespiti istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Yaşamını yitiren sigortalının eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır. 3....
hak kazanılan tarihten itibaren yasal faize hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
İş Mahkemesi TARİHİ : 12/05/2015 NUMARASI : 2015/97-2015/216 Davacılar murisinin, askerlik borçlanması ile birlikte aylığa hak kazandıklarının tespitine, kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemişlerdir. Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının sigortalılık başlangıcının 13.11.1980 olduğu ve davacının hatalı isteği sosyal güvenlik hakkını engellemeyeceğinden ve aylığa hak kazandığından sonucu itibariyle doğru olan hükmün davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece bozma sonrasında oluşan usuli kazanılmış hak kapsamında davacıya süre verilmesi ve bozma ile açıklanan konularda, başka bir deyişle 01.10.2008-02.06.2009 tarihleri arasında kalan dönem bakımından, davalı Kurumca aylık hesabı yapılırken bu süre bakımından itibari hizmet olarak aylığa katılmama gerekçeleri üzerinde durulması ve bu sürenin itibari hizmet ile aylığa katılması gerekip gerekmediğinin net olarak belirlenmesi, katılması gerektiği kanaati oluştuğunda öncelikle davalı kurumdan davacının gün sayısına ilavesi gereken gün sayısının ve aylık miktarına etkisinin belirlenmesi ile sonucuna göre yeniden bilirkişi raporu aldırılması yoluyla bir karar verilmesi gerekirken, davacının Kurum işlemlerine ve aylık bağlarkenki kabulüne dair, herhangi bir itirazının bulunmadığı varsayımına dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
davacının konu hakkında yıllarca sessiz kalıp sonradan hak iddia ettiğini ve bunun dinlenebilirliğinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
SONUÇ : Hükmün 1. fıkrasının C bendinin silinerek yerine “Davacıya işten ayrıldığı tarihi takip eden 1.11.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ile bağlanacak aylıkların, 01.02.2013 tarihi başlangıç kabul edilerek, her bir aylık için aylığa hak kazanılan tarihten itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şti.’ne 5846 sayılı Kanun’da belirtilen mali haklardan hangisini devrettiği, Türkiye’deki hak sahipliği süresi ile suç tarihi itibarıyla hak sahipliğinin bulunup bulunmadığı hususlarının belirtilmediği) anlaşıldığından, davaya katılma ve temyiz hakkı bulunmayan şikayetçi vekilinin temyiz inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 317. maddesi gereğince tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 13.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Şti.’ne 5846 sayılı Kanun’da belirtilen mali haklardan hangisini devrettiği, Türkiye’deki hak sahipliği süresi ile suç tarihi itibarıyla hak sahipliğinin bulunup bulunmadığı hususlarının belirtilmediği) anlaşıldığından, davaya katılma ve temyiz hakkı bulunmayan şikayetçi vekilinin temyiz inceleme isteminin, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 317. maddesi gereğince tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 18.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....