Mahkemece davalılar tarafından davacıya İİK.' nun 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamelerinin iptal edilmesi nedeniyle yapılan ödemenin yasal dayanağının kalmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş , hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. İİK.'nun 89. maddesi gereğince çıkartılan haciz ihbarnameleri uyarınca borç zimmetinde sayılan üçüncü kişinin ödemelerini icra dosyasına yapması gerekir....
Dava; İcra ve İflas Kanunun 89/3. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup; menfi tespit istemine ilişkindir. İş bu eldeki dava ticari dava değildir. Davacı ile davalı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmamaktadır. Uyuşmazlık takip hukukundan kaynaklanmakta olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yukarıda izah olunan ticari davalardan hiç bir kategoriye de girmediği, davanın ticari dava olmadığı da değerlendirilmiştir. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca TTK'nın 4. ve 5. maddeleri kapsamında "ticari dava" olarak nitelendirilemeyeceği ve davaya bakmanın Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevi kapsamında olduğu anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK'nın 1. maddesi hükmüne göre; göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c. bendi gereğince dava şartı olan bu husus, HMK'nın 115/1. maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır, göreve ilişkin dava şartı noksanlığının sonradan giderilmesi mümkün değildir....
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Dava dosyasının HMK'nın 352/1.ç maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi'ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 2- İstinaf edilen her bir karar için ayrı ayrı form düzenlendikten sonra dosyanın dairemize gönderilmesine, Dair; dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda, 15/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
E.sayılı dosyasından 89/1 ve 89/2 göre haciz ihbarnamesi gönderilmiş ve davacı itiraz da bulunmadığını, bunun üzerine davacıya İİK.89/3 gönderilen bildirim üzerine davacının menfi tespit davası açmakla yükümlü olduğunu , davalının bu davayı da açmadığını ve açılan istirdat davası da 15 günlük sürenin üzerinden yıllar sonra açıldığını ve açılan davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerektiğini, istirdat davasının takip borçlusu tarafından takip alacaklısına karşı açılabilecek bir dava olduğunu, davacının ise takip borçlusu olmadığını, İİK.89 gereği haciz ihbarnamesindeki bedeli uhdesinde bulunduran kişi olduğunu ve müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacı tarafın borçlu olmadığı bir bedeli ödediği iddiasının muhatabının dosya borçlusu olduğunu, davacının icra dosya borçlusunun borcunu ödediğini ve bu yönüyle de müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını ve müvekkilinin kötü niyetinin olmadığından bahisle; davanın reddine, davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, İİK m. 89/3 uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir. Dava, davacı vekili tarafından ilk olarak ...tarihinde mahkememize açılmış, dava mahkememizin ... esas sırasına kaydedilmiş, yapılan yargılama neticesinde ... esas ... esas sayılı ...tarihli ilam ile mahkememizin görevsizliği nedeni ile hmk'nın 114/1-c. maddesi uyarınca, göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile hmk'nın l15/2. maddesi gereğince, davanın usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi'nin ... esas ... karar sayılı ... tarihli ilam ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun hmk'nın 353/1-a,3 maddesi uyarınca kabulü ile ; kayseri 1.asliye ticaret mahkemesinin ...tarih ve ... esas ve ... karar sayılı kararının esası incelenmeden kaldırılmasına karar verilmiş dosya mahkememize gönderilmiş ve yargılamaya işbu esas üzerinden devam edilmiştir....
KARŞI OY YAZISI Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı takip alacaklısı tarafından müvekkili şirkete İİK'nun 89. maddesi kapsamında haciz ihbarnameleri gönderildiğini, söz konusu ihbarnamelerin tebliğinin şirkette çalışan personele yapıldığını, personelin ihmali nedeni ile itiraz edilemediğini, bu şekilde kesinleştiğini ve müvekkilinin icra müdürlüğünün söz konusu dosyasında borçlu olarak kaydedildiğini, esasen müvekkilinin davalılar takip borçlusu ve takip alacaklısına borcu bulunmadığını iddia ederek, İİK 72/3. maddesi uyarınca borçlu bulunmadığının tespitini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın İİK'nun 89. maddesinde belirtilen 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafça istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince HMK 353/1-b-1. maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Bu konudaki başvurunun İİKnun 16/1.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda şikayetçi borçluya ödeme emri tebligatının 07.01.2013 tarihinde yapıldığı şikayetçinin ise yasal yedi günlük süreden sonra takip dayanağı belgenin icra dosyasına konulmadığını ve kendilerine de gönderilmediğini ileri sürerek şikayette bulunduğu anlaşıldığından istemin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...
Bu durumda mahkemece, İİK’nun 365/son maddesi gereği davacının temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle.davacı 3.kişi vekilinin İİKnun 365. maddesini göre verilen mahkemenin 30.05.2008 tarihli ek kararına yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişi'den alınmasına 30.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Birleşen İstanbul 10.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/284 Esas, 2014/593 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 ... maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, tacirler arasında 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 89 uncu maddesinin 5 ... fıkrasına dayanan istirdat istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 10.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Dava, istirdat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, Kazan İcra Müdürlüğü'nün 2006/232 esas sayılı dosyası üzerinden dava dışı şahıslar hakkında icra takibi başlatıldığını, borçluların davacıdan alacaklı olduğundan bahisle adına İİK'nın 89. maddesi gereğince birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin çıkartıldığını, tebligatların Tebligat Kanunu 35. maddesine göre yapıldığını ve haberdar olmadığını, itiraz süresinin kaçırılmasından sonra kendisine ait taşınmazların Beypazarı İcra Müdürlüğü'nün 2010/910 talimat sayılı dosyası üzerinden satışının yapıldığını, ihalenin feshi için Beypazarı İcra Hukuk Mahkemesine açılan davanın red ile sonuçlandığını ve borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığını iddia ederek, tapuların iadesi bunun mümkün olmaması halinde de bedelinin ödenmesi isteminde bulunmuştur....