a ait ... firması ile iş yapmaya başladığını, davalının yaptığı işi büyütmesi için oto boyası mix makinesi kurmasının gerektiği konusunda müvekkilini ikna ettiğini, malzeme bedeli olarak 05.04.2018 tarihinden 01.11.2018 tarihine kadar davalıya toplam 301.395,96 TL, 16.03.2018 tarihinden 04.10.2018 tarihine kadar toplam 316.123,52 TL gönderdiğini ve müvekkilince toplam 350.000,00 TL bedelli bonoların düzenlenerek davalıya verildiğini, ancak davalı tarafça boya mix makinesinin ve gerekli ham maddelerin teslim edilmediği gibi anılan bedellerin ve senetlerin iadesi talebinin davalı tarafça reddedildiğini, müvekkilince verilen 15.12.2018, 15.01.2019 ve 15.02.2019 vade tarihli her biri 10.000,0 TL bedelli bonoların İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasında, 15.03.2019 ve 15.04.2019 vade tarihli ve her biri 10.000,00 TL bedelli bonoların ise İstanbul ......
kişinin bundan zarar görebileceğini, somut olayın da bu şekilde olduğunu, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 72 nci maddesinin altıncı fıkrasına göre, borçlunun menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya "istirdat davası" olarak devam edileceğini, davaya istirdat davası olarak devam edilmediğini, yine ilk kararda davalıların hepsi lehine reddedilen kısım için bir vekâlet ücretine hükmedildiğini, bu kısmın da kesinleştiğini, bu defa davalı lehine tek ve fahiş bir ücrete hükmedilmiş olmasının da hatalı olduğunu, dava değerinden çok vekâlet ücreti olmayacağını, yine Tasfiye Halinde T.Emlak Bankası lehine ''tarafından yapılan 500,00 TL yargılama gideri'' hükmü verildiğini bu giderin dökümünün yapılmadığını ileri sürerek ve re'sen gözetilecek sebeplerle kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir....
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, davalının iki adet bonoya dayalı iki ayrı takip yaptığını, takip dayanağı bonoların taraflar arasında düzenlenen adi yazılı daire satış sözleşmesinde teminat amaçlı olarak davalıya verildiğini, davalının sözleşme gereği davacıya ödediği bedelin iadesi için dava açtığını, ayrıca mükerrer tahsilat yapmak için davacı aleyhine takipler yaptığını, cebri icra tehdidi nedeniyle davacının bir kısım ödemeler yaptığını ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini, kötü niyet tazminatının davalıdan tahsilini, ödenen bedelin davalıdan istirdadını talep ve dava etmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davaya ve takibe konu bonoların teminat senedi olup olmadığı ve davacı tarafın davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, bonolardan kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin olup, mahkemece verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355.madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, bonoya ilişkin olarak açılan menfi tespit davasına ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72.maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi)....
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava; ------ sayılı dosyasında ---- esas sayılı dosyası) davacı aleyhine başlatılan takipler yönünden açılan menfi tespit davasıdır....
A.Ş. ile ticari ilişkide bulunduğu, mal alımından dolayı borçlu bulunduğu ve bu borcuna karşılık bonoların ... ... A.Ş. hesabında yer almadığı, dava konusu bonoların davacının ticari defter ve kayıtlarında 129 nolu Şüpheli Ticari Alacaklar hesabında yer aldığı, dava konusu bonolarda davacıdan sonra ciranta olarak yer alan ... İnşaat Gıda Oto. San. Tic. Ltd. Şti ile davacı şirket arasında ticari ilişkinin bulunmadığının davacının ticari defter ve belgeleri ile bilirkişi raporu ile ispat edildiği anlaşıldığından, davacı şirketin davaya konu bonoları kargo ile gönderdiği ve kargoda iken çalındığı ve dolayısı ile bu bonolardan dolayı davacının davalılara borçlu olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne, dava konusu bonolardan dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Davacı tarafından her ne kadar bonoların iptali, bonoların iadesi ve kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de; dava konusu bonoları icra takibine konu eden ...'...
Mahkemece, bilirkişilerce yapılan hesaplama sonucunda davalı hastanece alınması gereken indirimli tutarın 31.388,92 TL olduğunu davalının yerinde yapılan ticari defter incelemesine göre bonoların davacılara iadesi yapıldığından 50.000-31.388,92=18.611,08 TL tutar kadar davacıların davalı hastaneden alacaklı olduğu hususunun tespit ve rapor edildiği, denetlemeye ve hükme dayanak etmeye elverişli bilirkişi raporuna göre maddi tazminat yönünden 18.611,08-TL'nin 24/10/2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davacılar davaya konu bonoların kendilerine teslim edilmediğini iddia etmiş olup aksi yönde de dosyaya yazılı bir delil ibraz edilmemiştir....
ve 6.000,00-TL senetlerle ilgili istirdat açma haklarını da saklı tuttuklarını belirterek İİK'nıin 72.maddesi gereğince bonoların takibe konmamasının önlenmesine veya takibe konması halinde takibin tedbiren durdurulmasına, borçlu olmadıklarının tespiti ile bonoların iptaline, masraf ve vekalet ücretlerinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili, davaya konu bonoların sebepten mücerret olduğunu, bu nedenle davacının iddiasını yazılı delillerle kanıtlaması gerektiğini, takip dayanağı bonoların davacı nam ve hesabına yapılan ödemeler ile elden verilen ödemelere ilişkin olduğunu, davacı adına toplam 70.000,00 TL tutarında bir ödemenin yapıldığını, davacının vergi borçlarının ve SSK primlerinin davalı tarafından ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalının bonolara dayalı olarak müvekkili aleyhine takibe geçtiğini, oysa senetteki imzaların müvekkili kooperatif yöneticilerine ait olmadığını, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....