WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık taşınmaz üzerine davalı lehine konulan intifa (irtifak) hakkının terkini ve irtifak hakkı bedelinin tahsiline ilişkindir. Mahkemece intifa (irtifak) hakkının terkinine, irtifak hakkı bedeli isteminin reddine ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm ...tarafından irtifak hakkı bedeline ilişkin temyiz edilmiştir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin görevi dahilinde olduğundan dosyanın adı geçen Daire Başkanlığına gönderilmesine, 08.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın tapu kaydındaki irtifak hakkının kaldırılması istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme iş bölümü nedeniyle Yargıtay Kanununun 14.maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 14.Hukuk Dairesi'ne aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında, dosyanın görevli Daire belirlenmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 25.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak; 1-Dosya içerisine getirtilen tapu kaydına göre dava konusu taşınmaz üzerinde ... lehine toplam 7683.61 m²'lik alanda irtifak tesis edilmiş olup, bu irtifak hakkının taşınmazın değerinde oluşturacağı kaçınılmaz değer kaybının düşülmemiş olması, 2-Dava konusu taşınmazda daimi irtifak hakkının davacı adına tescili ile yetinilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Ancak; 1-Dosya içerisine getirtilen tapu kaydına göre dava konusu taşınmaz üzerinde ... lehine toplam 7683.61 m²'lik alanda irtifak tesis edilmiş olup, bu irtifak hakkının taşınmazın değerinde oluşturacağı kaçınılmaz değer kaybının düşülmemiş olması, 2-Dava konusu taşınmazda daimi irtifak hakkının davacı adına tescili ile yetinilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          lehine toplam 1.192,79 m²’ik alanda irtifak tesis edilmiş olup, bu irtifak hakkının taşınmazın değerinde oluşturacağı kaçınılmaz değer kaybının düşülmemiş olması, 2- Dava konusu taşınmazda daimi irtifak hakkının davacı adına tescili ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            lehine toplam 1.192,79 m²’ik alanda irtifak tesis edilmiş olup, bu irtifak hakkının taşınmazın değerinde oluşturacağı kaçınılmaz değer kaybının düşülmemiş olması, 2- Dava konusu taşınmazda daimi irtifak hakkının davacı adına tescili ile yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak şekilde irtifak hakkının ağaç dikmemek, bina vs. yapmamak şartıyla tesciline karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekilinin istinaf sebepleri: 1- Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, irtifak hakkının tapuya tescil edilebilmesi için kararın kesinleşmesi ve tescil tarihinde ilamda adı geçen davacının malik olması gerektiğini, dava açan maliklerin yargılama aşamasında ve hatta karar kesinleştikten sonra mülkiyet devri gerçekleştirebildiklerini, bu halde irtifakın tescilinin mümkün olmadığı gibi kurumun ilamla kendisine yüklenen bedeli ödemesine rağmen bu bedel karşılığı hak kazandığı irtifak hakkının tescil edilemediğini, kamulaştırmasız el atma dosyalarında davalıdır şerhi taleplerinin mahkemeler tarafından kabul edilmediğini, satış yapılması halinde yeni maliklerin aynı taşınmaz ve aynı enerji nakil hattı için dava açabildiğini ve kurumun yeniden kamulaştırma bedeli ödemek durumunda kaldığından kamu zararının oluştuğunu, bu zararın önüne geçebilmek...

              Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; Adıyaman ilinde her yıl sayısı beş binleri geçen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarının açıldığını, yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmesi halinde davacı lehine belli bir tazminata, davalı kurum lehine de irtifak hakkı tesciline karar verildiğini, irtifak hakkının tapuya tescil edilebilmesi için kararın kesinleşmesi ve tescil tarihinde ilamda adı geçen davacının malik olması gerektiğini, dilekçelerinde verdikleri örneklerden anlaşılacağı üzere dava açan maliklerin yargılama aşamasında ve hatta karar kesinleştikten sonra mülkiyet devri gerçekleştirebildiklerini, bu halde irtifakın tescilinin mümkün olmadığı gibi kurumun ilamla kendisine yüklenen bedeli ödemesine rağmen bu bedel karşılığı hak kazandığı irtifak hakkının tescil edilemediğini, kamulaştırmasız el atma dosyalarında davalıdır şerhi taleplerinin mahkemeler tarafından kabul edilmediğini, kararlarda kesinleşmiş mahkeme kararlarının fen bilirkişisi raporu ile...

              Yargıtay 5.HD'nin emsal niteliğindeki 2009/11639- 2009/12182 E-K, 2010/12314- 2010/19634 E-K, 2010/6215- 12195 E-K sayılı kararlarındaki belirlemeler gözönüne alındığında taşınmazdan kamulaştırma yapılmaksızın geçirilen enerji nakil hattı nedeniyle davalı idare lehine irtifak hakkı tesis edilmesi halinde, tesis edilen irtifak hakkının tapuya tescil edilmesi yerine, Kamulaştırma Kanununun 31/b maddesi uyarınca satılamaz şerhinin konulması maddenin düzenleme amacına uygun düşmemektedir. Dava konusu taşınmazla ilgili kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan tazminat davasının kabulü halinde irtifak tesis ve tesciline ilişkin hükmün özetinin İİK'nın 28.maddesine göre Mahkemece tapu sicil müdürlüğüne gönderilip tapu kaydına işleneceği, kararın kesinleşmesi sonrasında ise tesis edilen irtifak hakkı tapuya tescil edileceği halde, davalı idare tarafından tapuda 31/b şerhi tesis ettirilmesinin yasal dayanağı bulunmayıp, bu işlem davacının mülkiyet hakkının engellenmesi mahiyetindedir....

              Maddesi gereğince de oturma hakkının şahsa bağlı irtifak haklarından olduğu ve başkasına devredilemeyeceği ve mirasçılara geçmeyeceğinin düzenlendiğini, tescile konu oturma hakkının ise belirli bir kişiye değil, cami imamı ve hatibi lehine kurulmasının kanunun amacına, vasfına ve TMK'nın 2. maddesine göre iyi niyet kurallarına aykırılık oluşturduğunu, sükna hakkının bir binadan veya onun bir bölümünden konut olarak yararlanma hakkı vermesine ve 135 parsel sayılı taşınmazın tapuda arsa vasfında olup üzerinde yapı bulunmadığının anlaşılmasına ve davalı tarafça ruhsatsız olarak inşa edilen yapıların bu taşınmaza taştığının ve üzerinde şadırvan, tuvalet ve bir takım eklerin yapılı olmasına göre sükna hakkının kaldırılması gerektiğini, oturma hakkı tanınmış olan davalı tarafın kullanma hak ve yetkisi varken evin yanına şadırvan, tuvalet ve kaçak ek bina yaparak sınırlı ayni hak yetkisini ihlal ederek kötüye kullandığını, usul ve kanuna aykırı kurulan ve kullanılan sükna hakkının terkini ve...

              UYAP Entegrasyonu