Dava aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğuna göre, öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesi gerekir. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; taşınmazın vasfının tapu kaydına arsa olarak gözüktüğü hususu da nazara alınarak, dava konusu taşınmazda usulünce keşif yapılıp, ipotek tesis tarihinde ve halen tarafların aile konutu olarak kullandıkları bağımsız bölümün belirlenmesi, uzman bilirkişilerden "Aile konutu" olarak kullanılan bölümün kroki ve harita üzerinde işaretlenmesinin istenmesi, aile konutu olarak kullanılan bu bölümün değerinin belirlenip, bu bölümle sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamına yönelik olarak ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiili ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “Kurucu” değil “Açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, “Emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “Belirli olan” bir işlem için verilebilir....
Açıkladığım nedenlerle; tapu iptal tescil talebi ve aile konutu şerhi konulması talepleri yönünden onama kararına katılmıyor, karar düzeltme isteminin kabulü ile hükmün bu yönlerden bozulması gerektiğini düşünüyorum....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından aile konutu şerhi konulması talebinin reddi yönünden; davalı banka tarafından ise ipoteğin kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, başlangıçta yatırılmayan, aşağıda yazılı onama harcının ve temyiz başvuru harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 154.30 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk...
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşi ... ile 01.08.2004 yılından beri evli olduklarını, eşi ve çocukları ile birlikte ... adresindeki konutu yıllardan beri aile konutu olarak kullandıklarını, söz konusu aile konutunun tapuda davalı eşi adına kayıtlı olduğunu, aile konutu olarak kullandıkları gayrimenkulu davalı eşinin ... T.A.O lehine ipotek tesis ettirdiğini, davalı eşi tarafından haberi olmadan aile konutu üzerine ipotek tesisi yapıldığını, her ne kadar tapuda aile konutu şerhi bulunmasada bu durumun aile konutu olmasını ortadan kaldırmayacağını, davalı bankanın aile konutu olarak kullanıdığını veya kullanıbileceğini bilebilecekken ipotek tesisi yaptığını, davalı banka tarafından Kayseri 3....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/559 KARAR NO : 2021/716 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MARDİN AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2021 NUMARASI : 2017/245 ESAS, 2021/171 KARAR DAVA KONUSU : Aile Konutu Şerhi Konulması KARAR : İlk Derece Mahkemesince verilen karara davalı Banka tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı dava dilekçesinde özetle; dava konusu 1503 ada 12 nolu parselin aile konutu olduğunu, eşinin rıza dışında eve ipotek tesis ettiğini, bankanın basiretli bir tacir gibi davranmadığını ileri sürerek aile konutu şerhi konulması ve ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
konutu vasfı taşıdığı ve davacı tarafın dava konusu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması talebinde hukuki menfaatinin bulunduğu gerekçesi ile davacı tarafın Yapı Kredi Bankası aleyhine ve davalı ... aleyhine açmış olduğu ipoteğin kaldırılması davasının reddine, davacı tarafın ... aleyhine açmış olduğu aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davasının kabulü ile ......
taşınmazın yukarıda belirtildiği üzere aile konutu niteliğinde olması sebebiyle aile konutu şerhi konulması davasının da kabulü ile taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir....
Hukuk Genel Kurulunun benzer davalarda da sürdürülen yeni uygulaması Dairemiz tarafından da benimsenmiş olup Dairemiz emsal bütün davalarda Hukuk Genel Kurulunun aşağıdaki görüşlerine aynen katılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194/1. maddesine göre, “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Zira dava konusu taşınmaz şerh konulmasa da aile konutudur. Eş söyleyişle şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 01.11.2018 gün ve 2017/6349-2018/12283 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Davacı aile konutu olan taşınmaz üzerine, davalı eşi tarafından diğer davalı lehine ipotek tesis edildiğini belirterek, Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi gereğince ipoteğin kaldırılmasını ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını istemiş, mahkemece aile konutu şerhi konulması talebinin kabulüne, ipoteğin kaldırılması davasının ise reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizce, "Davacı ile davalı eş Ercan'ın dava konusu taşınmazı aile konutu olarak kullandıkları, davalı ...'ın davacı eşin "açık" rızası olmadan işbu taşınmaza diğer davalı lehine ipotek tesis ettirdiği anlaşılmaktadır....