WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemesindeki 2002 /1127 esas sayılı ipoteğin fekki davasında verilen kararın delil teşkil ettiği, sözü geçen mahkeme kararında gemilerin inşaatlarının tamamlanıp, ... dışına ihraç edildikleri, ipoteklerin bu ... adet gemi için verildiği sabit olmakla davacıların ipoteklerin iptali ve fekki taleplerinin yerinde görülerek davanın kabulüne karar verildiği, davacının da gayrimenkulu üzerindeki ipoteği fekketmek için takibe konu 40.000 TLyi 06.04.2005 tarihinde ... 14. İcra Müdürlüğü'nün 2000/6381 esas nolu dosyasına yatırdığı ve bu yolla ipoteğin fekkini sağlayarak gayrimenkulü sattığı davalı bankanın sözü geçen 40.000 TL meblağı haklı bir neden olmadan elinde bulundurduğu, gerek banka teminat mektuplarının iade edilmiş olması, ipoteğin fekkine dair ... .......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, borcun ödenmiş olduğu iddiasına dayalı ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı banka vekili, davacının hem kendi borçları hem de dava dışı ...'in borçları içni ipotek verdiğini, ...'in dava dışı ...'ın kullanmış olduğu toplam 409.448 TL için kefalet sorumluluğu bulunduğunu, ayrıca davacı ile dava dışı ...'in ...'nın borçlarına da kefil olduklarını, ipoteğin bu kefalet borçlarını da güvence altına aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, ipoteğin davacı ile dava dışı ...'in kefalet borçları da dahil olmak üzere tüm borçlarını güvence altına aldığı, davacı ile ...'...

      ın yaşlılığa bağlı demans (bunama) hastalığı nedeniyle fiil ehliyeti bulunmadığı halde, bu vekaletnameye istinaden yapılan ipotek tesis işleminin ve genel kredi sözleşmesinin müteselsil kefil sıfatıyla imzalanması işlemlerinin de hukuken geçersiz olduğunu ileri sürerek, davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin fekkine, davalı banka ile borçlu ... arasında tanzim olunan 03/05/2013 tarihli genel kredi sözleşmesinde muris ...'ın müteselsil kefil sıfatıyla borçlu olmadığının tespitine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Şti.’den 09.07.2004 tarihinde 326.000 YTL bedelle satın aldığını, taşınmaz üzerinde Kentbank A.Ş. lehine 06.01.2000 tarihli 300.000 YTL bedelli ipotek bulunduğunu, satış bedelinin satıcı şirket hesabına yatırıldıktan sonra 09.07.2004 tarihinde davalıya gönderildiğini, ipotek konusu borcun bu şekilde ödendiğini, davalının ipoteğin fekki talebini kabul etmediğini ileri sürerek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, dava dışı borçlu firma ve kefillerin borcunun devam ettiğini, bu nedenle ipoteğin teminat vasfı bulunduğunu, fekkinin istenemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre ipotekle temin edilen borcun ödendiği, itirazın iptali davasının sonucunun beklenmesine ilişkin talebin savunmanın genişletilmesi niteliğinde olduğu gerekçesiyle ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2016/4421 Esas numaralı dosyası üzerinden yürütülen takibin durdurulmasına, müvekkilinin 25.01.2011 tarihli 300.000,00 Euro limitli cari hesaba dayalı kullandırılan krediler ile 09.10.2012 tarihli 180.000 Euro bedlli taksitli ticari kredilerdem dolayı davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, dava konusu edilen İstanbul İli Ümraniye İlçesi 23 Pafta 14386 parsel 5- 6 ve 14 bağımsı bölümde kayıtlı taşınmazlar üzerindek, 18.01.2011 tarih ve 1480 yevmiye numaralı ve 500.000- Euro bedelli ipoteğin kaldırılmasına, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          - K A R A R - Şikayetçi vekili, sıra cevtelinde bedeli paylaşıma konu taşınmazın satış bedelinden ilk olarak ipotek alacaklısı şikayet olunan bankaya pay ayrıldığını, bakiye tutarın ise yine bankanın alacaklı olduğu bir başka dosyaya tahsis edildiğini, ipotekten sonraki sırada haciz tarihine göre müvekkilinin alacağının yer aldığını, diğer dosyalardaki hacizlerin düştüğünü, öte yandan, konut kredisi nedeniyle tesis edilen ipoteğin, bankanın diğer tüm alacaklarına da teminat oluşturmasının mümkün bulunmadığını, diğer alacakları için ayrı ayrı takipler yapıldığını, dolayısıyla ipotekten artan kalan bedelin müvekkilinin alacaklı bulunduğu icra dosyasına tahsis edilmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini istemiştir. Şikayet olunanın, şikayetin reddini istemiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; Davacı başlangıçta ipoteğin verilmesine esas teşkil eden kredi borcunun bütünüyle ödendiği iddiasına dayalı olarak ipoteğin fekkini talep etmiş ise de, gerek görevsizlik kararı öncesi Asliye Hukuk Mahkemesince aldırılan bilirkişi raporlarında, gerekse mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda dava ve karar tarihi itibariyle ipoteğin teminat teşkil ettiği, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı dava dışı Murat Kahraman'ın halen kredi borcunun devam ettiği,ipotek belgesi ve resmi senedin içeriği dikkate alındığında, ipoteğin fekki koşulu dava dışı kredi borçlusunun krediden kaynaklı borcunun tamamının ödenmesine bağlı olduğu, dava tarihi itibariyle ödenmemiş kredi borcunun halen mevcut olduğu sabit olmakla, kredinin fekki koşulları oluşmamakla davanın reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.10.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacılar vekili, davacıların maliki olduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına ibra edilen borç için konulan 19.09.2002 tarihli 5.000.000.000,00 ETL bedelli ipoteğin kaldırılmasını, borçlu olduklarının tespiti halinde 30.000 TL borcun depo edilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

              İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Davacı vekilinin ... tarihli dava değeri arttırım dilekçesi ile her birinin ilgili ...'den temin edilen rayiç bedeli ... TL olmakla ... adet taşınmazın (harca esas) toplam değerinin ... TL olduğunu ve işbu miktar üzerinden gerekli harçların yatırıldığını beyan etmiştir. Kesin hüküm, 6100 Sayılı HMK'nın 114/1-i maddesi gereğince, dava şartları arasında yer alıp, mahkemece re'sen göz önüne alınmak durumundadır. Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E. Sayılı dosyası ile davacıların davalı şirkete borcunun olmadığına dair menfi tespit ve ipoteğin fekki davası açtıkları, Antalya ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... tarih ve ... E. ... K. sayılı ilamı ile davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... E. ... K....

                İcra Müdürlüğü'nün 2014/13853 E. sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığından, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunuyor ise de, hukuki yararın dava şartı olduğu, dava şartlarının hüküm verilinceye kadar olması gerektiği, ipoteğin fekki talep edilen taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekkedildiği, davacının ipoteğin fekkini talep etmesinde hukuki yararı bulunmadığı, davalının icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğuna dair delil bulunmadığı gerekçesiyle ipoteğin fekkine yönelik talebin hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine, davacının kefaletinin geçerli olmadığının tespitine, kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. B....

                  UYAP Entegrasyonu