Davacılar-karşı davalılar vekili, davaya konu 3312 ada 29 parseldeki 21 no'lu bağımsız bölümün 19.04.1989 tarihli satışında o zamanki para ile 10.000.000TL bedel üzerinden anlaşıldığını, bunun 2.100.000TL’sinin peşin, ödenmeyen 7.900.000TL’si için ise ... ..., ... ..., ..., ..., ... ve ... ... lehlerine bu taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini, ipotek alacaklılarından ... ... ... ve ...’ın vefat etmesiyle geriye mirasçılarının kaldığını, davalının ... ... İcra Müdürlüğüne başvurup 7.900.000TL bedelden 6 sıfır atılarak 7.9TL şeklinde ipotek bedelinin depo edilmesini istediğini, ipotek bedelinin günümüz koşullarına uyarlanması gerektiğini ve ipoteğin tesisinden itibaren 27 yılın geçtiğini belirterek ipotek bedelinin günümüz ekonomik koşullarına uyarlanmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.02.2009 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 24.02.2010günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, davalıların murisi...’a olan borcu sebebiyle 560 ada 104 parsel numaralı taşınmazdaki 1/2 hissesi üzerine konulan ipotek şerhinin bedelin faizi ile birlikte ödenmesi koşuluyla kaldırılması istemiştir. Davalılar, ipoteğe konu borcun ödenmediğini, ipotek bedelinin uyarlanması veya bedelin faizi ile birlikte ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılabileceğini savunmuşlardır....
İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İpotek borçlusu tarafından İİK'nun 153. maddesi gereğince ipotek bedelinin ......
Şti'nin davalı bankaya olan borçlarının yanında kendi namına olan borçlarından dolayı da ipotek kapsamında sorumlu olmayı kabul ettiği, davacı vekilinin müvekkili ile görüştüklerini, taşınmaz bedelini depo etmeyeceklerini belirttiği, davacı vekilinin beyanı dikkate alındığında, taşınmazın bedelinin depo edilmemesi nedeniyle ipoteğin fekkinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taraf dava dışı ...'a ait taşınmazı ipotekle yükümlü olarak satın aldığını, lehine ipotek tesis edilen dava dışı şirketin borçlarını ödediğini belirterek ipoteğin fekkini istemiştir. Bu durumda davalı bankanın ipotek sözleşmesi hükümleri gözetilerek ipoteğe müracaat edebileceği alacağı olup olmadığının banka kayıtları üzerinde konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
... bankaya 2.dereceden ve fekki banka tarafından ipotek bildirilinceye kadar ipotek etmeyi kabul ettiği anlaşılmıştır....
Davalı vekili öncelikle ipotek tesisi tarihinden yaklaşık 1,5 yıl sonra davanın kötüniyetle açıldığını, zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, ayrıca; davacının oğlu ...'...
SAVUNMA: Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava konusu ipotek bedelinin ödenmesine rağmen aradan geçen 24 yıl gibi uzun bir süre nedeniyle bunu kanıtlama durumlarının bulunmadığını, konulan ipoteğin karz (borç) ipoteği olduğunu, ipotek bedelinin yeni para ile 350 TL olduğunu, buna işlemiş yasal faizin 2.080,00 TL olduğunu, bu miktarın açtıkları karşı dava ile birlikte depo edileceğini ve konusu kalmayan davanın reddi ile bedeli ödenen ipoteğin terkinine karar verilmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İstanbul İli Şişli İlçesi Kaptanpaşa Mahallesi, 2067 Ada, eski 264 parsel sayılı 299.00 metrekare alanlı taşınmaz Meliha Mercan adına 3.173,00 TL'den tahsil edildiğini ancak ipotek bedeli olan arsa tahsis bedelinin bir kısmının ödendiğini, bir kısmının ise ödenmediğini, İstanbul İli, Şişli İlçesi, Kaptanpaşa Mahallesi, 2067 Ada, 265 Parsel sayılı 151.00 metrekare alanlı taşınmaz Y. Nadir Özay'a 1.714,42 ETL bedelle tahsis edildiğini ve arsa bedeli olan ipotek bedelinin ödenerek ipoteği terkin edildiğini, arsa üzerindeki ipotek bedeli satış bedeli olmayıp metrekare bazında günümüz tahsis bedeli olduğunu, tahsisin daire bazında değil arsa tahsis bedeli olarak konulduğunu, satışlarda konulan ipotek bedeli ile tahsis bedelinin birbiri ile karıştırılmaması gerektiğini, dava konusu ile aynı parsel farklı bağımsız bölümlere ilişkin İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/165 esas ve İstanbul 20....
İlk Derece Mahkemesince, davacının 05/12/2014 tarihli 20377 yevmiye numaralı Tapu Müdürlüğünde resmi senet ile taşınmazını ipotek verdiği, resmi merci önünde hazırlanan ipotek senedindeki taahhüdünün kendisini bağlayıcı nitelikte olduğu, bu nedenle imza inceleme talebinin reddine karar vermek gerektiği, ayrıca dava konusu yerin tapu kaydında aile konutu olduğuna ilişkin herhangi bir belirtmenin olmadığı, resmi ipotek senedinin sözleşme şartlarına göre davacının dava dışı kredi borçlusu ...'nın davalı bankaya kredi borçlarını ödediği iddiasının ve davacının ipoteklerden borçlu olmadığının tespiti talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince, davacı 02/02/2011 tarihinde limit artırımı belgesini imzaladığı ve 1918 ada 1 parselde bulunan 4 ve 6 nolu bağımsız bölümleri üzerine asıl kredi borçlusu ...'...
Davalı T4 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Murisin psikiyatr hekim olduğunu, ekonomik durumunun iyi olduğunu, 1977 yılında vefat ettiğini, davacı ile murisin satış tarihinde arkadaş olduklarını, davacının o tarihte ekonomik gücü bulunmadığından ısrarlı talebi sonucu murisi ikna ederek gayrimenkul bedelinin tamamı üzerinden ipotek konularak davacıya satış yapıldığını, davacının murisin vefat ettiğini bildiği halde 40 yıl binada oturduğunu, kentsel dönüşüm nedeni ile binanın yenilenmesi sonucu ipoteğin fekki talebinde bulunulduğunu, ipotek değerinin tespitinde hata yapıldığını, ipotek bedelinin güncel koşullara uyarlanması gerektiğini belirterek gayrimenkul bedelinin tamamının ipotekle teminat altına alınmış olduğundan ipoteğin karz ipoteği olmadığından günün ekonomik koşullarının ya da denkleştirici adalet ilkesi ölçüsünün dikkate alınması gerektiğini belirterek İDM kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....