nin üzerine düşen edimi yerine getirmediği gerekçesiyle davanın kabulüne ve ... kaydının her türlü sınırlandırmadan (haciz, ipotek, tedbir) ari olarak iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Bu kararı haciz ve ipotek lehdarları temyiz etmiştir. İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek, halen mevcut veya ileride doğması olası bir alacağı teminat altına alır. (TMK. md. 881) İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanununun 856. maddesi uyarınca ... siciline tescil edilmesi gerekir. Somut olayda; ... iptal ve tesciline karar verilen 6 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki haciz ve ipotek lehdarlarının kötü niyetli olduklarına ilişkin bir iddia ve bu yönde bir ispat bulunmamaktadır....
Yasanın 1021.maddesine göre de; “Kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz.” Buna da “tapu siciline tescil ilkesi” adı verilmektedir. Sınırlı bir ayni hak olan taşınmaz rehni de Türk Medeni Kanununun 856.maddesi hükmü gereği, bazı istisnalar dışında tescille kazanılır. Böylelikle tescil edilen taşınmaz rehni alenileşmiş olur ve bundan sonra taşınmaz üzerinde hak kazanmak isteyen üçüncü kişiler rehin hakkını görerek işlem yaparlar. Ancak, taşınmaz rehninin kazanılmasına rağmen yolsuz olarak tescil edilmemesi veya tescil edilmiş rehnin yolsuz olarak terkini uygulamada sıkça görülen bir durumdur. Bu gibi hallerde, tescil edilmemiş rehnin veya yolsuz olarak terkin edilmiş taşınmaz rehninin mahkeme hükmüyle tapu kütüğüne tescil edilmesi ya da terkin edilmesi mümkündür....
SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin yukarıda açıklanan nedenle kabulü ile hükmün sonuca etkili olunmamak üzere BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 14.2.2005 gününde oybirliği ile karar verildi....
Maddesi uyarınca ipotek tesisi davasıdır. 6100 sayılı HMK'nın 1/(1) maddesinde "Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir." hükmü düzenlenmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 114/(1)-c maddesine göre, görev hususu dava şartlarından olup, aynı kanunun, 115. maddesine göre, dava şartlarının mevcut olup olmadığının mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılması ve gözetilmesi gerekmektedir. Eldeki dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden sonra 10/11/2017 tarihinde açılmıştır....
ye husumet yöneltilemeyeceği, davada ayrıca 4721 sayılı TMK 893 ve devamı maddelerine göre alacak değeri üzerinden taşınmaz üzerine kanuni ipotek hakkının tescili şerhi verilmesi de talep edilmiş olup, yapı ipoteği tescil edilecek kişi taşınmazın maliki olacağından bu davanın taşınmaz malikine yöneltilmesi gerektiği, dava konusu taşınmazların davalı... A.Ş.’ye ait olduğu, ancak bu davalıya karşı açılan alacak davasının husumet yönünden reddi gerektiği, davalı... A.Ş.'nin alacağın varlığını da kabul etmediği, bu davalı ile diğer davalılar ... - ... İnş. ... Ltd. Şti. - ... İş Ortaklığı arasında imzalanan sözleşmenin davalı......
e sattığını, Erol'un da bu taşınmazlar üzerine bir üçüncü kişi lehine 6.12.2010 tarihinde ipotek tesis ettirdiğini; taşınmazların halen davacının zilyetliğinde olduğundan davalı ...'un buraları görmeden satın alıp üzerine de ipotek tesis ettirmesi nedeniyle yapılan işlemlerin muvazaalı olduğunu, dolandırıldıklarını , davalı ...'in de kararlaştırılan peşinatı ödemediğini ileri sürerek açıklanan şekilde genel muvazaa iddiasına ve BK.'nun 18 dayalı olarak önce Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesine başvurarak 20.12.2010 tarih ve 2010/163 D.İş sayılı ihtiyati tedbir kararını almış, sonra da 03.01.2011 tarihinde Gaziosmanpaşa 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/838-Esas sayılı dosyasında aynı iddialarla tapu iptali ve tescil davası açmış olmakla, 09.02.2012 gün ve 2012/1 sayılı Yargıtay Büyük Başkanlar Kurulunun 4.Hukuk Dairesinin görevini düzenleyen bölümün 7.maddesine göre davaya bakma görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine aittir....
Hukuk Dairesi 2021/1697 Esas, 2021/6658 Karar sayılı ilamında özetle; "...Dava, yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Hükme esas alınan 05.02.2016 günlü bilirkişi raporunda 5.759.000,00TL ipotek bedelinin mevduat faizi dikkate alınarak yapılan güncellemesinde dava tarihinde 22,52TL miktara ulaştığı saptanmıştır. Mahkemece, 22,52TL miktarın davacı tarafça depo edildiği gerekçesiyle ipoteğin kaldırılmasına karar verilmişse de, dava konusu taşınmazda karz ipoteği veya üst sınır ipoteği dışında Türk Medeni Kanununun 893. maddesinde tanımlanan kanuni ipotek tesis edilerek taşınmazın ödenmeyen satış bedeli teminat altına alınmıştır. Bu nedenle, öncelikle taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri keşfen saptanmalı, kısmen ödenen miktar var ise oranlanmak suretiyle rayiç değerden indirilmeli, bedel hiç ödenmemişse belirlenen ipotek bedelinin tamamının depo edilmesi için davacıya uygun bir süre verilmelidir. Davacı, verilen uygun süre içerisinde bedeli depo ettiği takdirde ipoteğin fekkine, aksi halde davanın reddine dair karar verilmelidir....
Söz konusu dava dosyasında ilk derece mahkemesince 26/12/2008 tarihli tensip tutanağı 4 nolu bendinde "Dava konusu taşınmazın davalılar adına kayıtlı olması halinde dava değeri olan 200.000,00 TL değerinde geçici olarak kanuni ipotek konulması için tapu sicil müdürlüğüne yazı yazılmasına'' karar verilmiştir. Aynı tarihte yazılan müzekkere elden tapu sicil müdürlüğüne gönderilmiştir. Bodrum Tapu Sicil Müdürlüğü 26.12.2008 tarih ve 22197 yevmiye numarasıyla davalılar adına kayıtlı tüm bağımsız bölümler üzerine karar gereğince geçici kanuni ipotek şerhi verildiği mahkemeye bildirilmiştir....
Hukuk Dairesinin 07.07.2021 tarihli 2021/893 E., 2021/981 K., sayılı kararıyla; davacı tarafından, dava dışı oğlu ...'a öncelikle ipotek tesis etme ve kaldırma yetkisi içeren özel vekaletname verildiği, ancak dava dışı ...'in bu vekaletnamenin yetersiz olduğunu ve yeni vekaletname çıkarılması gerektiğini beyan etmesi üzerine, bu defa satış yetkisini içeren vekaletnamenin verildiği, buna göre; yapılan işlemlerden önce verilen ilk vekaletnamede, ipotek tesisi işleminin yetersiz olduğunun davacı ve vekil tarafından bilindiği, bundan dolayı satış yetkisi içeren vekaletname verildiği, davalıların kötü niyetli olduklarının ispatlanmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ 1.Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2....