No:4/A ” adresine gönderilen icra emrinin “ikametinden ayrıldığı" şerhiyle 02.04.2018 tarihinde iade edildiği, ipotek malikinin , adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde yazılı olan adresinin ...’da olduğu görülmektedir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 21/2 hükmü uyarınca ; “İlamda ve 38 inci maddeye göre ilam hükmünde sayılan belgelerle ipotek senedinde yazılı olan adresi değiştiren alacaklı veya borçlu; keyfiyeti birbirlerine noter vasıtasiyle bildirmiş olmadıkça, tebligat aynı adrese yapılır ve bu adreste bulunmadığı takdirde Tebligat Kanununun 35 inci maddesi uygulanır.” İcra İflas Kanunun 148/a (Ek: 17/7/2003-4949/41 md.) hükmü uyarınca ; “İpotek sözleşmesinin tarafları veya ipotekli taşınmazı daha sonra satın alanlar ya da bunların halefleri, tapu sicili müdürlüğüne yurt içinde bir tebligat adresi bildirmek zorundadırlar. Aksi takdirde ilgililerin tescil talebi, tapu sicili müdürlüğünce reddolunur. Adresin değiştirilmesi tapu sicil müdürlüğüne bildirilmesi hâlinde sonuç doğurur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1) Davalı ...’a gerekçeli kararın ve davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin Tebligat Yasası hükümleri uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ve temyiz süresinin beklenilmesi, 2) Dava konusu 893 sayılı kök parsel ile 4834 ada 1 sayılı imar parselinin ilk tesislerinden itibaren tüm geldi ve gitti kayıtları denetlenebilir biçimde tedavüllü tapu kayıtlarının (kütük sayfalarının) ve de 893 sayılı parselin dayanağı olan tescil bildiriminin (ihdas beyannamesinin) ilgili merciinden temin edilmesi, 3) 4834 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında eldeki dosyadan farklı dosyalardan verilen ihtiyati tedbir şerhleri mevcutsa, eldeki davaya konu 893 sayılı ihdas parseliyle ilgili olanlarının akıbetlerinin araştırılarak karara bağlanmışlarsa ilam örneklerinin (kesinleşmişlerse...
Şti. lehine intifa hakkı ve ipotek tesis ettirdiğini ileri sürerek intifa hakkı ve ipoteğin terkinini talep etmiştir. Davalı ... Ltd. Şti., taşınmaz malikinin vesayet altında olduğunu bilmediklerini, davanın borçtan kurtulma amacıyla açıldığını savunmuştur. Mahkemece, vesayet kararının tapuda kayıtlı olmadığı, davalı şirketin iyiniyetli olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Dava, ehliyetsizlik iddiasına dayalı ipotek ve intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Bilindiği gibi, bir taşınmazın ipotek(TMK. m.856) ve intifa hakkı(TMK. m.795) ile yükümlü hale getirilebilmesi için resmi senet düzenlenmesi ve tapu siciline tescili zorunludur. Tapu sicil müdürlüğü huzurunda düzenlenen resmi senet aynı zamanda tescil talebini de içerir. Burada tapuya tescil için gerekli şartlara kısaca bakmak gerekir. Türk Medeni Kanununun 1013. maddesine göre tescil talebi taşınmaz malikinin yazılı başvurusu ile yapılır....
Hemen belirtilmelidir ki, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı olarak pay oranında açılan tapu iptali-tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur. Dosya içeriğine göre; asıl davada davalı ...'a devredilen davaya konu 893 ada 11 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle keşfen saptanan değeri 290.000 TL olup bu değer üzerinden her bir davacının 4/48'er payına düşen 24.166,66 TL'nin, yine asıl davada davalı ...'...
Kısaca belirtmek gerekirse, bir taşınmaz kaydı üzerinde ipotek, haciz veya tedbir şerhi bulunmakta iken ya da bunlar satış vaadi sözleşmesi tapuya şerh edilmeksizin sonradan koyulmuş olsa bile konulan ipotek, haciz veya ihtiyati tedbir şerhi satışı vaat edilen taşınmazın vaat alacaklısı adına tesciline engel teşkil etmez. Tescil talep eden ferağ alacaklısı, taşınmazı bu yükümlülükleriyle birlikte kazanır. Davalının adi yazılı sözleşmeden doğan bir alacağı varsa, kuşkusuz bu alacak ayrı bir davaya konu teşkil edebilir. Mahkemece yapılması gereken iş, sözleşme hüküm ve sonuç doğurduğundan kayıttaki tüm yükümlülükleriyle birlikte dava konusu taşınmazı davacı adına tescil etmekten ibarettir. Değinilen yönün gözardı edilmesi doğru olmadığından karar bozulmalıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/06/2013 NUMARASI : 2012/74-2013/312 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat davası sonunda, yerel mahkemece iptal-tescil isteğinin reddine;tazminat isteğinin ise T.C. Ziraat Bankası A.Ş ve davalı Murat yönünden reddine;diğer davalılar yönünden kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ile davalı Tasfiye Halinde ... A.Ş. vekili ve Kestel Tapu Müdürlüğü vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava,yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ile tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, 127 ada 7 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu,aynı kimlik bilgilerine sahip davalı "Mustafa oğlu S.. Y.." tarafından davalı ... A.Ş. lehine ipotek tesis edildiğini,davalı Süleyman'dan alacaklı olan diğer davalı ......
Bir taşınmaz kaydı üzerinde ipotek,haciz veya tedbir şerhi bulunmakta iken taşınmazın satışı vaad edilmişse, konulan ipotek, haciz veya ihtiyati tedbir şerhinin satışı vaad edilen taşınmazın vaad alacaklısı adına tescilinde engeli yoktur.Ancak,mahkemece ihtiyati tedbir kararı taşınmazın temlikini önlemek amacıyla verilmişse satış vaadi sözleşmesine dayalı temlik işlemi tapuda yapılamayacağı gibi mahkemece de tescile karar verilemez. Diğer hallerde ise taşınmaz, vaad alacaklısı adına bu sınırlamalar ile yükümlü olarak tescil edilecek,vaad alacaklısı ipotek,haciz ve tedbirle alacaklılara karşı sorumlu olacaktır. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesi tapuya şerh edildikten sonra aynı taşınmaz kaydına konulan ipotek,haciz ve ihtiyati tedbir şerhinin vaad alacaklısının hakları üzerinde etkisi yoktur.Çünkü vaad borçlusundan alacaklı olanlar tapuya bu kısıtlamaları koydururken taşınmazın satış vaadi sözleşmesiyle başkasına satışının vaad edildiğini görüp kabul etmiştir....
Mahkemece; dava konusu 269 ada 16 nolu parsel sayılı taşınmazın, fen bilirkişinin 01/02/2016 tarihli raporu ve Ek-6 sayılı krokisinde (A) harfi ile gösterilen 3023,62 m2'lik kısmın kesinleşmiş orman sınırları içerisinde kaldığı, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek kaydının ise dava açıldıktan sonra kaldırıldığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabul kısmen reddiyle, davalı adına kayıtlı...... mevkii 296 ada 16 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi .....01/02/2016 tarihli raporu ve Ek-6 sayılı krokisinde (A) harfi ile gösterilen 3023,62 m2'lik kısmın tapusunun iptaline, bu kısmın taşınmazdan ifraz edilerek yeni parsel numarası verilmek suretiyle "...orman.." vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekilince çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen kısmına yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava; kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil ile ipotek şerhinin terkini istemine ilişkindir....
-K A R A R- Davacı - ihtiyati tedbir talep eden vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin kusuru olmamasına rağmen inşaatın zamanında bitirilip teslim edilemediğini, sözleşmenin geriye etkili feshinden dolayı davalı tarafından açılmış olan davada fesih talebinin kabul edildiğini, muhtemelen o davada feshe karar verileceğini, davalının başka bir yüklenici ile anlaştığı yönünde duyumlar alındığını, arsa üzerinde müvekkili tarafından yapılmış yapılar nedeniyle davalının sebepsiz olarak zenginleşeceğini ileri sürerek, inşaata başka bir yüklenici tarafından devam edilmesi ve taşınmazın devrinin önlenmesi için taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, Türk Medeni Kanunu’nun 893. maddesine göre ipotek haklarının tesciline, TMK’nın 994. maddesi gereğince müvekkilinin hapis hakkının tanınmasına, yapılan imalata alacağına, ... bedeline ve menfi zarara ilişkin olarak 100.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline...
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın eski malik üzerine tescil edilmesinin ipotek hakkında yani güvencede herhangi bir değişiklik meydana getirmediğini, Türk Medeni Kanunu'nun 1023 üncü maddesine göre tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan 3. kişinin kazanımının korunacağını, taşınmazın ipotek tesisinden önce değil ipotek tesisinden çok sonra davacı adına tescil edildiğini, bankanın taşınmazın evveliyatını araştırma yükümlülüğünün bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. III....