Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır....
Bölge adliye mahkemesince "..Alınan 24/08/2015 tarihli bilirkişi raporuna göre 17622 parsel sayılı taşınmazın 121,25 m2 olduğu, 15/10/2009 tarihli encümen kararı ile 49 m2'ye karşılık gelen 22.062,50 TL peşin olmak üzere 77.062,50 TL bedel karşılığında taksitli olarak tapu kaydına ipotek konulmak sureti ile satış yapıldığı, bakiye 55.000,00 TL satış bedelinin 122,25 m2'ye karşılık geldiği, davalı arsa sahiplerine 122.25 m2 ye karşılık gelen bedelin ödendiği yönünde herhangi bir belgenin ibraz edilmediği anlaşılmaktadır. Somut olayda dava TMK’nın 893. maddesinde düzenlenen satıştan ... alacak nedeniyle tapuya tescil edilen kanuni ipotek istemine yönelik olup, bununla taşınmazın satış bedelinden ödenmeyen bakiye alacak teminat altına alınmaktadır....
Mahkemece, 6 sayılı parseldeki 1471/28459 payın iptali ile mevcut ipotek kaldırılarak davacılar adına eşit olarak tesciline, 7 sayılı parseldeki 1914/36779 payın aynı şekilde ipotek terkin edilerek eşit hisseler olarak davacılar adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmiştir. HUMK’nun 74.maddesine göre, hakim her iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Buna usul hukukunda “taleple bağlılık” kuralı denir. Davacıların, taşınmazların tapu kaydındaki ipotek şerhinin terkinine ilişkin bir talepleri yokken, ipoteğin terkini sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Kaldı ki, 6 ve 7 sayılı parsellerde lehine ipotek konulan ... davada taraf durumunu almamıştır. Davanın tarafı olmayan kişi leh ve aleyhine de hüküm kurulamaz. ./.. 2011/5272 - 2011/9324 -2- Karar, açıklanan nedenlerle bozulmalıdır....
Alacaklı genel hükümlere göre gemi üzerinde hapis hakkını iktisap etmişse (Örneğin: Tersaneci; Türkiye'de bir sicile kayıtlı olmayan bir Türk veya yabancı gemiye tamir hizmeti vermişse ve zilyetliği devam ediyorsa) 2004 sayılı Yasa'nın 270-271. maddeleri uyarınca defter tutma yoluna müracaat edip ardından yine 270. maddenin üçüncü fıkrasında öngörülen şekilde aynı Kanunun 145. maddesine göre takip yapabilir. Sicile kayıtlı bir Türk gemisi üzerinde TTK'nun 1013 ve 1014. maddeleri uyarınca bir ipotek tescil edilmişse, 2004 sayılı İİK'nun 148. maddesi uyarınca "ipotek belgesinin akit tablosu" ibraz edilebileceğinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılabilecektir. Yabancı sicile kayıtlı gemiler için de aynı kural geçerlidir. Bu gemiler üzerinde tabi oldukları hukuk uyarınca sicillerine tescil edilmiş ipotekler varsa bunların da 2004 sayılı İİK'nun 148. maddesine göre paraya çevrilmesi gerekir. Somut olayda icra takibi, gemi adamı ...'...
Hukuk Dairesi 2016/14684 E. , 2020/893 K."İçtihat Metni" Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen 23.01.2020 tarihli ve 1 sayılı iş bölümü kararının 28.01.2020 tarih ve 31022 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmesi nedeniyle yükleniciden haricen satın alınan bağımsız bölüme ilişkin olup, 30.09.1988 tarihli 1987/2 E. 1988/2 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararına dayalı tapu iptali ve tescil davalarına ilişkin verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesinin Yargıtay Onbeşinci Hukuk Dairesi'ne UYAP bilişim sistemi üzerinden devrine karar verilmiştir. Bu nedenle, iş bu dava türlerine ait Dairemizin esasına kayıtlı dosyaların UYAP bilişim sistemi üzerinden Dairesine gönderilmesine, esasın bu şekilde kapatılmasına ve dosyaların fiziki olarak dairesine teslimine karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 7.4.2010 gün, 2748-3912 sayılı, 8.Hukuk Dairesinin 26.2.2010 gün 1027-893 sayılı 16.Hukuk Dairesinin 18.2.2010 gün 145-1058 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, vakfiye defterlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 14. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 22/2.maddesinde "Kat malikinin borcu bu yolla da alınamazsa, mahkemece tesbit edilen borcunu ödemiyen kat malikinin bağımsız bölümü üzerine, varsa yöneticinin yoksa kat maliklerinden birinin yazılı istemiyle bu borç tutarı için, diğer kat malikleri lehine kanuni ipotek hakkı tescil edilir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 893 üncü maddesinin son fıkrası hükmü burada da uygulanır." düzenlemesi bulunmaktadır. Buna göre kanuni ipotek hakkının tescil edilebilmesi için borcun öncelikle mahkemece tespit edilmiş olması gerekir. Mahkemece tespit edilmeyen borç yönünden kanuni ipotek hakkı tesis edilemez. Bu nedenle davanın başında tedbiren kanuni ipotek hakkı tescili yönünden yapılan talep yerinde değildir. HMK.'...
T.A.Ş lehine ipotek verildiğini, davalı adına yapılan tescil yolsuz tescil olduğu için buna bağlı olarak davalı ... tarafından diğer davalı ... lehine verilen ipoteğin de kaldırılmasına (fekkine) karar verilmesini, yargılama harç ve giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı ......
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır....
Köyü 893 sayılı parselin 1985 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde olduğu halde, tarla niteliğiyle Hazine adına yazılmak suretiyle ilana çıkartıldığını ileri sürerek dava açmışsa da, daha sonra dosyaya getirtilen 893 nolu parselin 15/04/2010 edinme tarihli ihdasen oluşan tapu kaydında, 3402 Sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bulunması nedeni ile kadastro tutanağı düzenlenmeden orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece 893 nolu parsel yönünden açılan davada, konusu kalmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın görev nedeniyle reddine karar verilmesi ile dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde Asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi doğru değildir....