Dahili davalı ... ise, TMK'nın 893. maddesi gereğince yüklenicinin ipotek hakkı bulunmadığını, işi daire karşılığı aldığından hiç bir hak ve alacağı olmadığını, söz konusu daireyi tapu siciline güvenerek aldıklarından iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, sözleşme gereğince davacının devredilen daireler nedeniyle herhangi bir hakkının bulunmadığını kabul ettiğini, sözleşmesi bulunmayan davalıdan da bir talepte bulunamayacağını, ilk yükleniciye devredilen bağımsız bölümlerin tamamlanmasının zorunlu olduğunu belirterek davalıya karşı açılan kanuni ipotek tesisi davasının husumete ilişkin dava şartı yokluğundan, dahili davalılara karşı açılan kanuni ipotek davasının ve davalı ile dahili davalılara karşı açılan alacak davasının da sabit olmadığından reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Temyiz Nedenleri Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; İcra İflas Kanunu’nun 134. maddesi uyarınca ihalenin usulsüzlüğünden bahisle feshi istenebileceği gibi, ihale sonucu edinilen taşınmazın mülkiyetine dayalı tescilin yolsuz olduğu ileri sürülerek iptal tescil davası açılmasında bir engel bulunmadığını, İcra Mahkemesince ihalenin feshine ilişkin verilen kararın maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğini, yolsuz tescile dayalı genel Mahkemelerde her zaman iptal tescil davasının açılabileceğini belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır....
İpotek; halen mevcut veya henüz doğmamış olmakla birlikte ilerde doğması kuvvetli kişisel bir alacağı teminat altına alma amacı güden feri nitelikte sınırlı bir ayni haktır. Bu haliyle ipotek, teminat altına alınan alacağa bağlı bir hak olarak kendini gösterir. Kural olarak da ipotek, sözleşmeyle kurulur. İpotek sözleşmeyle kurulmuşsa, ipotek akdinin 2011/2421-10306 kapsamını sözleşmenin içeriği tayin eder. Taraflarca sözleşmede kararlaştırılan hükümlere, istisnalar hariç hâkimin müdahale yetkisi yoktur. Ancak kanun bazı alacak türleri için alacaklıya, tescilsiz hüküm ve sonuç meydana getiren rehin hakkı tanımıştır (TMK. m.865-867). Bazen de kanun bazı alacaklar için alacaklıya, tescille kurulabilen rehin hakkı tanımıştır. Bunlar kanundan doğrudan kaynaklanan tescilsiz rehinden farklı olarak, alacaklının talep etmesi halinde tescille hüküm ve sonuç meydana getiren rehinlerdir. Bunlara da kanundan kaynaklanan rehin hakları denir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık TMK madde 893 ve 1011 uyarınca ipotek hakkının geçici tescili isteminden ibaret olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Şikayet olunan davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında; Kat Mülkiyeti Yasasının 22. maddesinde kat maliklerinin aynı yasanın 20. maddesine göre payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından sorumlu olduğu, bu paranın ödenmemesi halinde bu borç tutarı için diğer kat malikleri lehine kanuni ipotek hakkı tescil edileceği ve burada TMK'nın 893/son maddesinin hükmünün uygulanacağının düzenlendiği, bu durumda kat maliklerinin gider borcunu ödemeyen kat maliki ve diğer sorumlulardan olan alacaklarının öncelikli olduğu, bu alacaklar varsa ilk önce bu alacaklıların sıra cetveline alınması gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan temyiz etmiştir....
Yasanın 1027. maddesine göre de bu tür bir yanlışlık ancak mahkeme kararıyla düzeltilebilir. Davacı Hazinenin mülkiyet hakkından kaynaklanan kanuni ipotek hakkı yolsuz tescil sebebiyle zedelenmiş ise bunun mahkemece düzeltilmesi olanaklıdır. Aksi takdirde davalı sebepsiz zenginleşmiş olacaktır. Yapılan bu saptamaya göre ayni hakkın davalı adına yolsuz tescil edilmiş bulunduğu hükmen belirlendiğinden ve davacı Hazine yolsuz tescil edilen ve terkini gereken bir hakka dayanarak kaydın terkinini isteyebileceğinden davanın kabulü yerine yazılı bazı gerekçelerle reddi doğru olmadığından, karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 04.10.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Talep, 4721 sayılı TMK'nun 893/3 ve 895. Maddelerine dayanılarak yapı alacaklısı ipoteği (inşaatçı ipoteği) tescili istemine ilişkin ikame edilen davada vaz edilen davalıdır şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İhtiyati tedbir HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı ya da davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumlarda meydana gelebilecek zararlara karşı öngürülmüş geçici nitelikte geniş ya da sınırlı olabilen hukuki korumadır. Öte yandan TMK'nun 1010. maddesinde çekişmeli hakların korunmasına ilişkin mahkeme kararlarının tapu kütüğüne şerh verilebileceği belirtilmiştir. Görülmekte olan gayrimenkul davaları ile ilgili olarak mahkemelerde "davalıdır" şerhinin tapuya işlenmesi yönünde verilen kararlar kaynağını TMK'dan almaktadır....
İpotek; halen mevcut veya henüz doğmamış olmakla birlikte ilerde doğması kuvvetli kişisel bir alacağı teminat altına alma amacı güden fer'i nitelikte sınırlı bir ayni haktır. Bu haliyle ipotek, teminat altına alınan alacağa bağlı bir hak olarak kendini gösterir. Kural olarak da ipotek, sözleşmeyle kurulur. İpotek sözleşmeyle kurulmuşsa, ipotek akdinin kapsamını sözleşmenin içeriği tayin eder. Taraflarca sözleşmede kararlaştırılan hükümlere, istisnalar hariç hâkimin müdahale yetkisi yoktur. Ancak kanun bazı alacak türleri için alacaklıya, tescilsiz hüküm ve sonuç meydana getiren rehin hakkı tanımıştır (TMK. m.865-867). Bazen de kanun bazı alacaklar için alacaklıya, tescille kurulabilen rehin hakkı tanımıştır. Bunlar kanundan doğrudan kaynaklanan tescilsiz rehinden farklı olarak, alacaklının talep etmesi halinde tescille hüküm ve sonuç meydana getiren rehinlerdir. Bunlara da kanundan kaynaklanan rehin hakları denir....
Şti'nden kanuni ipotek hakları dairesinde müvekkilin üretim ve montajını yapmış olduğu binanın üzerinde bulunduğu Konya İli, Selçuklu İlçesi, Sille Mahallesi, 14397 ada, 4 parsel sayılı taşınmaz üzerine müvekkilinin alacağını karşılayacak şekilde TMK'nun 893.maddesi uyarınca müvekkili lehine kanuni ipotek konulmasına, söz konusu taşınmazın tapu kaydı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
(işlemiş faiz) =2. 429,49 TL. hesaplandığını, (16.07.2018 tarihli Bilirkişi raporuna karşı yaptığı itirazların da mahkemece red edildiğini, dava konusu olan ipoteğin TMK'nun 893.maddesinde tanımlanan teminat ipoteği olduğunu, bu nedenle 350.000.000,00 ETL ipotek bedelinin dava tarihine uyarlanmak suretiyle güncelleme yapılması gerektiğini, Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 10.05.2016 tarih,2016/604 E.2016/5667 K.sayıl içtihadına göre güncellemenin külçe altın,mevduat faizi , döviz dikkate alınarak yapılmasının yeteri olmadığını, TMK 893.maddesinde tanımlanan kanuni ipoteklerin güncellenmesinde öncelikle taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin saptanmak suretiyle “yapılmasına karar verdiğini, mahkemece davacı yanın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verdiğini, bu kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesinde masraflar ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep edildiğini, HMK'nun 180.maddesine göre: dava tarafınca tamamen ıslah...