WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu bağlamda senette tahrifat iddiası senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasında olmakla beş günlük itiraz süresi içinde ileri sürülmese bile, süresinde yapılan bir itirazın incelenmesi sırasında da ileri sürülmesi mümkündür.Somut olayda borçlu itiraz dilekçesinde veya yargılama aşamasında senette tahrifat yapıldığını ileri sürmediği gibi, 17.07.2014 tarihli dilekçesinde de senet bedelinin 235.000,00 TL olduğunu kabul etmiştir.O halde mahkemece, borca itirazın da tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için öncelikle iflas erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık halde olması gerekir. Borca batıklık, TTK.nun 324/2.maddesine göre şirket aktiflerinin şirketin pasifini karşılamaya yetmemesi, İİK.nun 179.maddesine göre şirket borçlarının şirketin aktifinden fazla olması anlamına gelmektedir. Borca batıklığın tespiti için TTK.nun 324/2.maddesi uyarınca aktiflerin satış değerinin dikkate alınması gerekir. Mahkemece aktiflerin satış değerinin tespiti için bilirkişi raporu düzenlenmişse de alacaklılar bu rapora rayiç değerlerin düşük tutulduğu gerekçesiyle itiraz etmişlerdir. Mahkemece borca batıklığa itiraz yönünden ek rapor alınmalı, borca batık durumda olduğu sonucuna varılması halinde iyileştirme projesinde öngörülen tedbirlerle iyileşmenin mümkün olup olmadığı araştırılmalıdır....

      Borçlu, senedin cebir ve tehdit yoluyla elde edildiğine ilişkin itirazının incelenmesi, kambiyo senetlerinde borca itiraz İİK'nun 169/a maddesinde özel olarak düzenlendiğinden borçlu; borcun bulunmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlamalıdır. İcra mahkemesinde, borca itiraz yöününden, ticari defter kayıtları incelenerek sonuca gidilemez. Somut olayda borca itiraz eden borçlu, itirazını İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamamıştır. HMK.'nın 355. maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin ancak istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, ancak kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bu hususun resen gözetilebileceği, HMK.'...

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin beyanına göre borçluların bonoyu bizzat müvekkilin huzurunda imzaladıklarını, borçlunun kötü niyetli olarak borca itiraz ettiğini, nitekim bono tanzim edildiğinde oğlu T2 da yanında olduğunu, bu kişinin borca itiraz etmediğini, borçlunun amacının tedbir kararı alıp icra işlemlerini durdurarak alacaklarını almalarını engellemek olduğunu, davacı tarafın itiraz dilekçesinde borcun esasına dair bir itirazda bulunmadığını, bu haliyle alacaklarının varlığını kabul ettiğini, bononun kambiyo vasfında olmadığı iddiasının yerinde olmadığını, itiraz dilekçesi ekinde imzanın borçluya ait olmadığını gösterir hiç bir evrak ibraz edilmediğinden mahkemece bu hususu tespit edilebileceği bir veri olmaması sebebiyle tedbir talebinin reddi ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine, takip konusu alacağın %20' sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, takibin durdurulması durumunda alacağın %10'u...

      Davalılar cevap dilekçelerinde; 06.04.2011 tarihinde muacelliyet ihtarnamesinin kendilerine tebliğ edildiğini ancak takibe konu sözleşmelerin bir örneğinin kendilerine tebliğ edilmediğini, Çubuk İcra müdürlüğünün 2010/1208 esas sayılı dosyasında takibe konu borca ve ferilerine miktarın belirli olmaması nedeniyle itiraz ettiklerini, murislerinin terekesinin borca batık olduğunu, TMK'nun 605/2 maddesi uyarınca hükmi red defini ileri sürdüklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece toplanan delillere göre; davalıların Çubuk İcra Müdürlüğünün 2010/1208 esas nolu dosyasında 37.500,00 TL ve fer'ilerine itiraz ettiklerini açıkça bildirdikleri ve takibin kefalete dayanması nedeniyle borcun tümüne itiraz ettiklerinin mahkemece kabul edildiği, davacı tarafından davalılar hakkında murislerinin kefillikten kaynaklanan borcu nedeniyle Çubuk İcra Müdürlüğü'nün 2010/1208 esas nolu dosyasında 39.465,58 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalıların murisi ...'...

        DAVA KONUSU : İmzaya, Borca ve Yetkiye İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, vekil edeni aleyhine İzmir 4. İcra Müdürlüğünün 2019/15028 E. sayılı dosyasında başlatılan takipte imzaya, borca ve yetkiye itiraz ederek takibin iptali ile davalılar aleyhine %20 tazminat ile %10 para cezasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 6....

        İcra mahkemesi imzaya itirazın kabulüne karar verirse, artık borca itirazın (misalde takas itirazının) incelenmesine gerek kalmaz.”(Prof. Dr. Baki Kuru, İcra İflas Hukuku El Kitabı- ikinci baskı, syf 807) Somut davada da davacı borca itiraz etmiş ise de imzaya itiraz yönünden kabul kararı verildiğinden açıklandığı üzere ayrıca borca itiraz yönünden bir inceleme yapılmamıştır. Davacının imzaya itirazının kabulüne; İİK m.170/3 gereğince, Harran İcra Dairesi'nin 2020/183 Esas sayılı takip dosyasında davacı-borçlu yönünden takibin durdurulmasına, karar verildiği görülmüştür....

        - K A R A R - Sunarlar Ltd.Şti.vekili, müvekkili şirketin borca batık durumda olduğunu, ancak mali durumunun iyileştirmesinin mümkün bulunduğunu ileri sürerek iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olmadığı, borca batık olsa bile iyileştirme projesinin yetersiz olduğu gerekçesiyle takibin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı limited şirket iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuş, mahkemece şirketin borca batık durumda olmadığı gerekçesiyle talep reddedilmiştir. Erteleme talebinde bulunan şirket 897.512.17.-YTL. ticari alacak ve stoktaki mallar yönünden bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin rayiç değerinin dikkate alınması gerekir (TTK.nun 324. md.)....

          , taraflarına davalı borçlu tarafından Pınarhisar İcra Müdürlüğü'nün 2017/664 E. sayılı dosyasına sunulan itiraz dilekçesinin de tebliğ edilmediğini, itirazın iptali için dava açma süresinin işlemeye başlamadığını, taraflarınca yasal süre içerisinde itirazın iptali davası açıldığını, Davalı - borçlu T3 Pınarhisar İcra Müdürlüğünün 2017/664 E. sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı "... ben bu krediye kefil olmadım kabul etmiyorum" ifadeleri ile borca itiraz etmiş bulunduğunu, borçlunun borcun miktarına, faize ve ferilerine itiraz etmediğini, yalnızca kefil olmadığını iddia ederek borca itiraz ettiğini, dolayısıyla yapılacak tahkikatta bilirkişi incelemesi gibi sair inceleme yapılmasının usul ekonomisine aykırı olup dairece dosya üzerinden davanın kabulü ile itirazın iptaline karar verilmesini talep ettiklerini, Davalı - borçlunun annesi Ayşe KERMEN ve müvekkili T.C....

          GEREKÇE : Uyuşmazlık kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibinde borca, faize ve ferilere itiraz istemine ilişkindir. Mersin 2.İcra Müdürlüğünün 2020/6275 esas sayılı dosyasının incelemesinde; alacaklı T3 vekili tarafından, borçlu T1 aleyhine, toplam 42.539,84 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu vekiline 12/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından yasal süresi içerisinde 12/10/2020 tarihinde borca ve faize itiraz davası açıldığı anlaşılmıştır. Mersin 5.İcra mahkemesinin 2020/549 Esas sayılı dosyasından verilen karar davacı tarafından istinaf edilmiş olup dairemizin 2021/1578 esas sayılı dosyası ile derdest olduğu tespit edilmekle incelenmesinde, davacının T1, davalının T3 olduğu, dava konusunun Mersin 2....

          UYAP Entegrasyonu