İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2020/455 ESAS 2021/354 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 4....
Dairemizin 17/12/2021 tarih, 2021/1002 esas ve 2021/3085 karar sayılı kararı ile; HMK'nun 297/2. maddesi uyarınca hakim taleplerin her biri hakkında bir karar vermek ve hükmün sonuç kısmında her bir talep için verdiği kararı açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermek zorunda olduğu, somut olayda; davacının süresinde açtığı davada yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiği, Mahkemece HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olarak yalnızca davacının yetkiye ve imzaya itirazı değerlendirilerek davanın reddine karar verildiği, davacının borca ve fer'ilerine itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince kabulüne, eksik inceleme ile verilen Mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 06.10.2022 Tarihli ve 2022/391 Esas, 2022/638 Karar Sayılı Kararı Kıymet takdirine ilişkin şikayetlerde yetkili İcra Mahkemelerinin itiraz edilen kıymet takdiri raporunu düzenlettiren icra dairesinin bulunduğu yerdeki İcra Mahkemeleri olduğu, kıymet takdiri raporu düzenlenmesini talimat yolu ile talep eden esas İcra Dairesinin Ankara 22. İcra Müdürlüğü olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde yetkiye, imzaya, borca ve ferilerine itiraz istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı borçlular tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Alacaklı vekili dava dilekçesinde; borçlular hakkında adi yazılı kefalet sözleşmesi ve bonoya dayalı olarak başlattıkları genel haciz yoluyla ilamsız takipte, borçlular tarafından borca, faiz ve ferilerine yapılan itirazın haksız olduğunu, dayanak sözleşme ve senet üzerindeki imzalara itiraz edilmediğinden anılan belgelerin İİK'nın 68. maddesindeki belgelerden olduğunu ileri sürerek itirazın kesin olarak kaldırılması ile borçlular aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II....
(Eski Esas: 2011/366 E.) sayılı dosyası ile toplam 317.091,16-TL. üzerinden 13/01/2011 tarihinde ilamsız icra takibi açıldığını, davalı borçlunun sunduğu dilekçelerde borca, faize ve ferilerine itiraz edildiğini, davalıların iş bu itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu nedenle itirazın iptal edilerek takibin devamını temin için işbu davanın açılması zaruretinin doğduğunu, borçluların itiraz dilekçelerinin taraflarına tebliğ edilmediğini, haricen 19.02.2020 tarihinde itirazdan haberdar olduklarını, müvekkili banka kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesinde borçluların borca ve faize yönelik itirazlarının da haksız ve kötü niyetli olduğunun ortaya çıkacağını, itiraz üzerine Ticari Davalarda Zorunlu Arabuluculuk Başvurusu sebebiyle 20/02/2020 tarihinde Arabuluculuk Başvurusu yapıldığını ve uzlaşılamadığını, müvekkili banka kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesinde borçluların borca ve faize yönelik itirazlarının da haksız ve kötüniyetli olduğunun ortaya çıkacağını...
Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, karşı tarafça bu borca ve imzaya itiraz edildiğini, davalı haksız ve soyut iddia ve itirazla icra takibinin durmasına sebep olduğunu, oysa davalı borçlu tarafından yapılan bu itiraz haksız, mesnetsiz ve müvekkilin alacağına kavuşmasını önleme amacıyla kötü niyetli olarak yapıldığını, işbu haksız itirazın reddi ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, nitekim takibin konusu, müvekkil ile davalı borçlu arasındaki kredi sözleşmesine müstenit olup karşı tarafın takip tarihi itibariyle müvekkile 74.216,03-TL borcu bulunmadığını, müvekkili tarafından davalıya kredi kullandırıldığını, sözleşme gereği geri ödeme planına uygun bir şekilde müvekkile ödeme yapılmadığını, borca itiraz eden borçlular itiraz dilekçesinde Genel Kredi Sözleşmesindeki imzaların kendilerine ait olmadığını iddia ettiğini, borca itiraz eden karşı tarafların işbu iddiaları mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, hem dosyaya sunulan Genel Kredi Sözleşmesinde yer alan imza...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde imzaya, borca ve ferilerine itiraza ilişkindir. İİK'nun 170/b maddesi göndermesiyle aynı kanunun 63. maddesi gereğince borçlu, itirazın incelemesi sırasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebilir. Borçlu, itirazın incelenmesi sırasında rapora karşı itiraz dilekçesinde senette tahrifat iddiası ve zamanaşımı itirazı da ileri sürmüş olup, bu itirazlar"senet metninden anlaşılan" itiraz sebepleri arasındadır (Prof.Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku 1- Cilt, 1988, sayfa 242 ve devamı). İcra mahkemesine yapılan itiraz, HMK anlamında bir dava olmadığından ıslah müessesesi uygulanamaz. Ancak, yukarıda da açıklandığı üzere, borçlu yargılama sonuçlanıncaya kadar senet metninden anlaşılan itiraz sebeplerini ileri sürebilir....
Davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; Şikayet dilekçesinin tetkikinde, dilekçenin açıklama kısmında tebliğ usulsüzlüğü şikayetinin yanında borca ve imzaya itiraz edildiğinin de belirtildiği ancak netice ve talep kısmında sadece usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin talepte bulunulduğu, bu haliyle dilekçenin açıklama kısmı ile netice ve talep kısmı arasında çelişki olduğu görülmektedir. Mahkemece bu durum karşısında şikayetçi vekiline kesin süre verilerek bu çelişkinin giderilmesinin istenmesi gerekirken, bu yola başvurulmadan borca ve imzaya itirazların da bulunduğu kabul edilerek yargılama yapılması ve borca ve imzaya itirazların reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, davacı tarafın takibe dayanak belgelerin icra emri ile birlikte gönderilmediğinden bahisle icra emrinin iptalini istediği, ayrıca borca, imzaya ve faize itiraz ettiklerine dair dilekçe verdiği görülmüş olup, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte takibe dayanak belge örneklerinin ayrıca borçluya tebliğine ilişkin yasal zorunluluk bulunmadığından davacıların bu konudaki şikayetleri yerinde olmayıp alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre davacılara hesap kat ihtarnamesi ve hesap özetinin tebliğ edildiği , davacı tarafın gönderilen ihtarnameye itiraz ettiğine dair herhangi bir iddiasının bulunmadığı, hesapkat içeriği ve hesap özetinde gösterilen alacak tutarının kesinleştiği, alacağın ipotek limiti ile sınırlı olarak takipte istendiği, borca itiraz eden davacı tarafın herhangi bir...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2018/894 ESAS 2020/211 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra takibine konu bono üzerindeki imzaların davacı ile davacı şirketleri temsil ve ilzama yetkili kişilerin eli ürünü olmadığını, davacıların bono alacaklısına herhangi bir borcu yada taahhüdünün bulunmadığını, imzaya, borca, talep edilen faiz oranına, faiz miktarı ve faiz başlangıç tarihine itiraz ettiklerini, takipte B.K. 100 Madde uygulamasının yasal koşullarının oluşmadığını, takip dayanağı bonoda İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığını, İİK 50 ve HMK 17....