"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve ipoteğin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı ... vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, menfi tespit ve ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede, davaya konu ipoteğin tesisine ilişkin Ümraniye Belediye Encümenin 28.10.2004 tarih ve 5566 sayılı kararına dayanılarak yapılan imar uygulamasının İstanbul 3....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı, imar-ıslah ile oluşan tapunun ilk maliklerinden olmayıp, davacının 42347 ada 14 parsel numaralı taşınmazdaki hissesini 13.12.2017 tarih ve 26502 yevmiye numarası ile satın aldığı paylar ile 25.12.2017 tarih ve 27553 yevmiye numarası ile satın aldığı paylardan oluştuğu, dava konusu ipoteğin ise 13.01.1989 tarihinde tesis edildiği, davacının dava konusu ipoteğin tesis edildiği tarihte taşınmazın maliki olmayıp sonradan taşınmazda malik olduğundan ipotek senedindeki bedel ile sorumlu tutulacağı, ayrıca hakkında dava açılmış olmakla mirasçı sıfatı bulunmayan, 36847965110 vatandaşlık numaralı ... yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, ipoteğin kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, davalı erkek adına kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğunu ileri sürerek tapu kütüğüne açık rızası alınmadan diğer davalı banka yararına konulan ipoteğin kaldırılmasını ve taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı kadın ipoteğin kaldırılması talebinin reddini temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ipoteğin kaldırılmasına yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince temyiz edilmiş ise de, bu istemin süresinde olmadığı gerekçesiyle mahkemece ek kararla reddedilmiş ve yeniden temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, borcun ödendiği iddiasıyla davacı taşınmazı üzerine konulan ipoteğin kaldırılması davasıdır. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, Kars ili Kağızman İlçesi ... Mahallesi ... Cad. Mevki 330 ada 2 parsel üzerine Türkiye ..............lehine konulan ipoteğin KALDIRILMASINA, mahkeme veznesine depo ettirilen 499.25 YTL'nin kararın kesinleşmesini müteakip davalı ......
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, taşınmazın aile konutu olduğu, bu sebeple taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması talebinin kabulüne,davacı kadının ipotek konulmasına muvaffakatı olduğu gerekçesi ile aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiştir. Hukuk Genel Kurulu “emsal davalarda” gerekçesi aşağıya “aynen” alınan 2013/2- 2056 esas, 2015/1201 karar ve 15.04.2015 günlü kararı ile “yeni bir uygulamaya” geçmiştir. Hukuk Genel Kurulunun benzer davalarda da sürdürülen yeni uygulaması Dairemiz tarafından da benimsenmiş olup Dairemiz emsal bütün davalarda Hukuk Genel Kurulunun aşağıdaki görüşlerine aynen katılmaktadır....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, taşınmazın aile konutu olduğu, bu sebeple taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması talebinin kabulüne, ancak 09.09.2009 tarihli muvafakatnamedeki imzanın davacı kadına ait olup olmadığı bilirkişi tarafından tam olarak tespit edilemese de, muvafaknamedeki imza ile davacı kadının mukayese için getirtilen imza örnekleri benzer olduğundan, aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiştir. Hukuk Genel Kurulu “emsal davalarda" gerekçesi aşağıya “aynen” alınan 2013/2-2056 esas, 2015/1201 karar ve 15.04.2015 günlü kararı ile “yeni bir uygulamaya” geçmiştir. Hukuk Genel Kurulunun benzer davalarda da sürdürülen yeni uygulaması Dairemiz tarafından da benimsenmiş olup Dairemiz emsal bütün davalarda Hukuk Genel Kurulunun aşağıdaki görüşlerine aynen katılmaktadır....
Davacı İzmir ili Karabağlar ilçesi Bozyaka Mahallesi 30738 ada 16 parselde kayıtlı taşınmazının bulunduğu yerde İmar Kanunu gereğince 1987 yılında Belediye Başkanlığı'nca ıslah-imar planı uygulaması yapılarak söz konusu taşınmazın davalı adına tapuya kayıt ve tescil edildiği, davacıların murisi lehine kanuni ipotek tesis edildiği, Belediye tarafından mülkiyet payına karşılık olmak üzere davacıların murisi lehine dava konusu taşınmaz için 44 m2'lik kanuni ipotek tesis edildiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkillerinin murisinin payına takdir edilen 6.600 ETL ipotek bedelinin şimdilik 10.000,00 TL'ye çıkartılmasına, artırılan miktarın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece kanuni ipotek tesisine ilişkin dayanak idari işlemin İdare Mahkemesince iptali ile tapudaki ipoteğin hükmünün kalmadığı gerekçesiyle davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir....
Davacı malik olmayan eş, aile konutu niteliğinde bulunan taşınmazın, malik olan davalı eş tarafından “açık rızası bulunmadan" davalı Sigorta Şirketi lehine ipotek ettirildiğini ileri sürerek, aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasnı ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı Sigorta Şirketi, dava konusu taşınmazın tapu kaydında aile konutu olduğuna dair bir şerhin bulunmadığını, şirketin iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, taşınmazın aile konutu olduğu, bu sebeple taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması talebinin kabulüne, davalı şirketin kötüniyetli olduğunu gösteren bir delil ibraz edilemediği gerekçesiyle aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiştir....
"Davacı, 31555 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 1986 yılında yapılan ıslah imar uygulaması ile taşınmazına davalılar lehine kanuni ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipotek bedelinin ödenmesi suretiyle ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalılar, ipoteğin rayiç bedelinin ödenmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile davacının taşınmazına davalılara ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için eklenen kısmın rayiç bedelinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiştir....
Dava; aile konutu olarak kullanıldığı iddia edilen taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı taraf; aile konutu olarak kullanılan taşınmaz için 14434664 müşteri numarasıyla davalı eş tarafından çekilen kredilere teminat amaçlı konulan ve ödenmeyen meblağlar yönünden icra takibi başlatılan krediler yönünden ipoteğin kaldırılması talebinde bulunmuştur. Dosya içerisinde bulunan 25/02/2021 tarihli ilk bilirkişi raporunda; 24/06/2011 tarihli konut kredisi için davacı eşin muvafakatının alındığı ancak davalı tarafından çekilen sonraki 5 kredi yönünden konulan ipotek yönüyle yeniden davacı eşin muvafakatının alınmadığının tespit edildiği görülmüştür. Başka bir bilirkişiden alınan 27/06/2022 tarihli ikinci raporda ise; "Diğer kredilere ilişkin her hangi bir teminat alınmamış krediler sabit faizli bireysel Finansman kredisi sözleşmesine istinaden kullandırılmıştır" şeklinde tespiti bulunmaktadır....