Borçlu tarafın ihtiyati haczin taşkın yapıldığını iddia ederek, haczin kaldırılmasını talep etmiş ise de, İİK 265. maddesinde sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenlerinden olmadığı, ihtiyati haczin infazı sırasındaki işlemlerin icra memuru muamelesi olduğu, taşkın haciz itirazını şikayet yoluyla İcra Hukuk Mahkemesinde ileri sürülmesi gerektiğinden mahkemece verilen kararın ve gerekçesinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, aşkın haciz uygulanması halinde, davalının icra müdürlüğüne başvuru hakkı ve gerekirse şikayet yoluyla icra hukuk mahkemesine başvuru hakkı vardır. İhtiyati haciz kararını veren ve esasa ilişkin davayı yürüten mahkemenin, aşkın haciz iddialarını dinlemesi hukuken mümkün değildir. Usule, yasaya ve dava dosyası kapsamındaki belgelere aykırı olan Elbistan İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/63 E. 2021/200 K. Sayılı kararının KALDIRILMASINI,Yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesi talep edilmiştir....
İş mahkemesi'nin 2014/736 Esas sayılı dava dosyasının yargılaması sırasında, İİK'nun 257. maddesi gereğince 06.11.2014 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği, alacaklı tarafından 06.11.2014 tarihinde ihtiyati haczin uygulanmasının talep edildiği, icra dosyası içeriğine göre henüz esas takibe geçilmediği anlaşılmaktadır. HMK'nun 25. ve 26. maddeleri uyarınca hakim, şikayet dilekçesinde belirtilen talep sonucu ve bu dilekçede ileri sürülen vakıa ve hususlarla bağlı olup, mahkemece, sözkonusu şikayet dilekçesinde getirilen iddia, vakıa ve talep sonucu ile bağlı kalınarak inceleme yapılıp karar verilmesi gerekir. Şikayet tarihinden sonra borçlu vekilinin 01.04.2015 tarihinde sunduğu dilekçedeki iddia ve istemi ise başka bir şikayetin konusunu oluşturur; bu nedenle, aşkın hacze ilişkin yapılan eldeki şikayet başvurusu sırasında, ihtiyati hacizlerin teminat karşılığı kaldırılmasının gerekip gerekmediği inceleme ve tartışma konusu yapılamaz....
İş mahkemesi'nin 2014/735 Esas sayılı dava dosyasının yargılaması sırasında, İİK'nun 257. maddesi gereğince 06.11.2014 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği, alacaklı tarafından 06.11.2014 tarihinde ihtiyati haczin uygulanmasının talep edildiği, icra dosyası içeriğine göre henüz esas takibe geçilmediği anlaşılmaktadır. HMK'nun 25. ve 26. maddeleri uyarınca hakim, şikayet dilekçesinde belirtilen talep sonucu ve bu dilekçede ileri sürülen vakıa ve hususlarla bağlı olup, mahkemece, sözkonusu şikayet dilekçesinde getirilen iddia, vakıa ve talep sonucu ile bağlı kalınarak inceleme yapılıp karar verilmesi gerekir. Şikayet tarihinden sonra borçlu vekilinin 01.04.2015 tarihinde sunduğu dilekçedeki iddia ve istemi ise başka bir şikayetin konusunu oluşturur; bu nedenle, aşkın hacze ilişkin yapılan eldeki şikayet başvurusu sırasında, ihtiyati hacizlerin teminat karşılığı kaldırılmasının gerekip gerekmediği inceleme ve tartışma konusu yapılamaz....
İş Mahkemesi'nin 2014/841 Esas sayılı dava dosyasının yargılaması sırasında, İİK'nun 257. maddesi gereğince 17.10.2014 tarihinde ihtiyati haciz kararı verildiği, alacaklı tarafından aynı tarihte ihtiyati haczin uygulanmasının talep edildiği, icra dosyası içeriğine göre henüz esas takibe geçilmediği anlaşılmaktadır. HMK'nun 25. ve 26. maddeleri uyarınca hakim, şikayet dilekçesinde belirtilen talep sonucu ve bu dilekçede ileri sürülen vakıa ve hususlarla bağlı olup, mahkemece, sözkonusu şikayet dilekçesinde getirilen iddia, vakıa ve talep sonucu ile bağlı kalınarak inceleme yapılıp karar verilmesi gerekir. Şikayet tarihinden sonra borçlu vekilinin 01.04.2015 tarihinde sunduğu dilekçedeki iddia ve istemi ise başka bir şikayetin konusunu oluşturur; bu nedenle, aşkın hacze ilişkin yapılan eldeki şikayet başvurusu sırasında, ihtiyati hacizlerin teminat karşılığı kaldırılmasının gerekip gerekmediği inceleme ve tartışma konusu yapılamaz....
İcra Mahkemesi'nce alınan rapor içeriğine göre ilk kesin haczin 30.09.2003 günü şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyadan konulduğu, iflasın ertelenmesine ilişkin ihtiyati tedbirin, hükmün Yargıtay'ca bozulduğu 30.12.2004 tarihinde ortadan kalkacağı ve şikayet olunanın da yasal süresi içinde satış istemediği gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiş; hüküm şikayet olunan vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Ticaret Kanunu'nun 324 ve İcra ve İflas Kanunu'nun 179 vd. maddeleri hükümleri uyarınca borçlunun iflasın ertelenmesi talebinin kabulü halinde borçlu hakkında takip yapılamayacağı ve yapılan takiplerin duracağı yönünde İhtiyati tedbir uygulaması başlamaktadır. Karardan önce de, mahkemece gerek görülmesi halinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 100 vd. maddeleri uyarınca tensiben ya da ara karan ile bu tür tedbirler verilebilmektedir....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, müvekkili tarafından borçlu ... aleyhine yapılan icra takibi ile boçluya ait taşınmazın ihale yolu ile satıldığını, icra müdürlüğünce düzenlenen sıra cetvelinde taşınmaza konulan ilk haczin müvekkiline ait oluduğunu, müvekkili tarafından konulan ihtiyati haczin konulduğu tarihten beri geçerli olduğunu, sonradan konulan hacizlerin bunun önüne geçemeyeceğini, kaldı ki borçlu ...'ın davalı ...'e yaptığı borçlanma işleminin iptali için... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/591 Esas sayılı dosyası ile tasarrufun iptali davası açtıklarını, derdest olup bu dosyanın beklenilmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan ..., şikayetçinin alacaklısı olduğu icra dosyasında ihtiyati haciz tarihi itibariyle İİK'nın 100. maddesindeki şartların oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Şikayet olunan ... dosyaya cevap dilekçesi sunmamıştır....
İcra Müdürlüğü tarafından borçlulara yeniden ödeme emri tebliğ edildiği, şikayet olunanın takibi üzerine trafik kaydına 20.11.2011 tarihinde ihtiyati haciz konulan ... plakalı aracın sahibi olan borçlu ...'ya ödeme emrinin 14.12.2011 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 10 günlük süresinin geçtiği ve ihtiyati haczin 25.12.2011 tarihinde kesin hacze dönüştüğü, bu durumda şikayet olunanın haczinin şikayetçinin haczinden daha önce kesinleştiği ve sıra cetvelinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, şikayet olunanın borçlu ... yönünden ihtiyati haczinin kesin hacze dönüştüğü 25.12.2011 tarihinden yaklaşık üç ay sonra diğer borçlu... tarafından icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi üzerine ... İcra Müdürlüğü tarafından çıkarılan ödeme emrinin tebliği esas alınarak, yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur....
- K A R A R - Şikâyetçi vekili borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde şikayet olunanın alacaklı olduğu icra dosyasından konulan 14.11.2006 tarihli haczin düştüğünü, 2.11.2007 tarihli haczin esas alınması gerektiğini, ilama bağlı alacağın garameye dâhil edilmediğini iddia ederek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili yasal süre içinde satış istediklerini ve haczin düşmediğini, haciz tarihinin de şikayetçinin dosyasından konulan hacizden önce olduğunu ileri sürerek şikayetin reddi gerektiğini savunmuştur....
-TL.sı asıl alacak ve ferileri hakkında başlatılmış olduğu, alınan ihtiyati haciz kararı ise 50.000,TL.sı ile sınırlı olduğu, bu nedenle İhtiyati haczin 50.000,00.-TL.sı bedel üzerinden ihtiyati haczin geçerli olduğu ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik talebin reddine karar vermek gerektiği gerekçesi ile ihtiyati haczin kaldırılmasına yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçinin alacağı için 22.10.2012 tarihinde, şikayet olunanın ise 02.11.2012 tarihinde ihtiyati haciz uyguladıkları, ancak şikayet olunan alacaklının ihtiyati haczinin 15.11.2012 tarihinde, şikayetçinin ihtiyati haczinin ise 23.02.2013 tarihinde kesinleştikleri, buna göre şikayetçinin ihtiyati haczinin şikayet olunanın ihtiyati haczinden sonra kesinleşmesi nedeniyle ilk sırada şikayet olunanın yer alması gerektiği belirtilerek, şikayetin reddine dair verilen karar Dairemizin 23.01.2015 tarihli ilamı ile onanmıştır. Şikayetçi, karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....