İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçinin kıymet takdirine ilişkin daha önce icra mahkemesine açmış olduğu bir şikayet davası bulunmadığı, değerin düşük takdir edildiği iddiasının ihalenin feshi davasında tartışılamayacağı, şikayetçinin fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemeyeceği, KDV muafiyetinin satış şartnamesinde gösterilmemesi, satış öncesi döneme ilişkin bir şikayet olup, satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemeyeceği, satış bedelinin taşınmazın takdir edilen bedelin yaklaşık altı katı fiyatına satılması ve kesinleşen muhammen bedelin %50'si ile satış masraflarını ve borcu karşıladığı, kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren 2...
İİK'nın 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür....
İhalenin feshini, Borçlar Kanununun 226 ncı maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler. İlgililerin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edilir. İhalenin feshi talebi üzerine tetkik icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahküm eder. (Ek cümle: 17/7/2003- 4949/38 md.)...
Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK'nın 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....
CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; ihalenin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. III....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ihalenin feshi şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, ihale bedelinin %10'u oranında para cezasının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına karar verilmiştir. Kararın şikayet olunanlardan diğer borçlu ... Otomotiv...Ltd.Şti. tarafından istinaf edilmesi üzerine, şikayetçi borçlu tarafından da katılma yoluyla istinaf başvurusunda bulunulduğu, Bölge Adliye Mahkemesince şikayet olunan borçlunun istinaf kanun yolu başvurusunun usulden reddine, şikayetçi borçlunun katılma yoluyla istinaf başvurunun ise HMK'nın 348/2. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu ile şikayet olunanlardan diğer borçlu ......
İlk derece mahkemesi kararında da belirtildiği üzere, davacı T1, diğer davacı T2 adına vekaleten ihaleye katılan kişi olup, bu nedenle ihale ve şikayet tarihinde yürürlükte bulunan İİK'nın 134/2. maddesi uyarınca pey süren, satış isteyen alacaklı, borçlu ve tapu sicilinde ilgili sıfatı olmadığından ihalenin feshi davası açabilecek kişelerden olmaması nedeniyle bu kişi bakımından şikayetin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesinde ve esasa girilmediğinden para cezasına hükmedilmemesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. İhalenin feshi talebi şikayet niteliğinde olup, fesih nedenleri ihale tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde ileri sürülmelidir. İcra mahkemesi, şikayet dilekçesinde ileri sürülen maddi vakıa ve fesih nedenleri çerçevesinde yargılama yapar....
İİK.134/2. maddesindeki bu düzenlemenin hükümet gerekçesine bakıldığında “ihaleye iştirak edenlerin şikayet yoluyla ihalenin feshini isteyebilmeleri için yurtiçinde adres göstermeleri zorunluluğu getirmek suretiyle kötü niyetli isteklilerin önüne geçilmesinin amaçlandığı” belirtilmiştir. Dairemizin süreklilik arz eden içtihatlarına göre de yurtiçinde adres gösterme koşulu ihalenin feshini isteyen üçüncü kişiler için olduğu kabul edilmekte olup takip dosyasında adresi mevcut olan alacaklı ve borçlu için anılan şart aranmamaktadır. Ancak, bu durum, takip dosyasında yurt içinde bir adresin mevcut olması ve ihalenin feshi istemine ilişkin başvuru dilekçesinde hiç adres gösterilmemesi hali içindir. Borçlu veya alacaklı şikayet dilekçesinde, yurt dışında bir adres göstermişse, bu durum açıkça anılan maddedeki “yurt içinde adres gösterme” zorunluluğuna aykırılık teşkil edecektir.....
İİK'nun 134/2. maddesindeki bu düzenlemenin hükümet gerekçesine bakıldığında; “İhaleye iştirak edenlerin şikayet yoluyla ihalenin feshini isteyebilmeleri için yurt içinde adres göstermeleri zorunluluğu getirilmek suretiyle kötü niyetli isteklilerin önüne geçilmesinin amaçlandığı” belirtilmiştir. Dairemizin süreklilik arz eden içtihatlarına göre de, yurt içinde adres gösterme koşulunun, ihalenin feshini isteyen üçüncü kişiler için olduğu kabul edilmekte olup, takip dosyasında adresi mevcut olan alacaklı ve borçlu için anılan şart aranmamaktadır. Ancak, bu durum, takip dosyasında yurt içinde bir adresin mevcut olması ve ihalenin feshi istemine ilişkin başvuru dilekçesinde hiç adres gösterilmemesi hali içindir. Borçlu veya alacaklı, şikayet dilekçesinde, yurt dışında bir adres göstermişse, bu durum açıkça anılan maddedeki “yurt içinde adres gösterme” zorunluluğuna aykırılık teşkil edecektir....
İİK'nun 128/a maddesine göre ise; kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde de, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Somut olayda, kıymet takdiri raporunun borçlu ...'...