Bu hükme göre davacının özellikle kâr kaybı gibi müspet zararının karşılanabilmesi için davalı iş sahibinin fesihte kusurlu bulunduğunun kabulü gerekir. Başka bir anlatımla iş sahibi fesihte kusursuz olduğunu kanıtlamadıkça davacı zararını ödemekten kaçınamaz. Davalı iş sahibi kesinleşen yargı kararı ve sonrasında yüklenicinin kusurlu hareketleri nedeniyle sözleşmeyi haklı nedenlerle feshettiğini ileri sürerek kusursuz olduğunu savunmaktadır. Az yukarıda açıklandığı üzere davalı iş sahibinin yapılan ihale sonucu işi davacıya verdiği, ihale dışı bırakılan ve şikayeti Kamu İhale Kurumu'nca da reddedilen dava dışı Güneş...Ltd.Şti'nin Ankara 6. İdare Mahkemesi'nde açtığı dava sonucunda 2010/826-1496 E.K. sayılı ilâmı ile işlemin iptâline karar verildiği, Kamu İhale Kurumu'nca bildirilmesi üzerine iş sahibince düzeltici işlem yapılarak davacı ile yapılan sözleşmenin feshedildiği anlaşılmaktadır....
SAVUNMA : Davalı vekili; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, davalı tarafın tacir olmadığını, bu nedenle davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, davanın konusunun KİH çerçevesinde akdedilmiş bir ihaleye ilişkin sözleşmenin feshi sonrası yeni ihale sonrası akdedilen sözleşmenin bedeli kaynaklı aradaki farkın idari zarar olarak istenmesine ilişkin olduğunu, davalı idarinin ihale sözleşmesini haksız yere fesh etmiş olduğunu Ankara 12....
Aynı müfettiş ve aynı soruşturma dosyaları içerisinde bulunan 2009/32895 ikn li ve müvekkilin de ihale komisyonu üyesi olduğu dosyada Hastane Müdürünün de ihale komisyonunda yer aldığı ve o dosyadan çıkan zararın henüz müfettiş Tatvan'da iken firmaya ödetilerek kapatılması manidardır. Müvekkilin birinci derecede amiri olan ve gerçekleştirme görevlisi olan hastane müdürü diğer dosyalarda olmasına rağmen bu kamu zararının dışında tutulmuştur. Müvekkilin amirimin kusuru yoksa müvekkilin de yoktur. Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte, kamu zararının oluşmasına sebep olan kamu görevlisi sorumlu olarak tanımlanmıştır. Bunun yanında kendisine yersiz veya fazla ödeme yapılan gerçek ve/veya tüzel kişi ya da kişileri ifade eden ilgili' tanımı da ayrıca getirilerek, bu kişiler de kamu zararının tahsilinde muhatap kabul edilmiştir....
İdare Mahkemesinde dava açtıklarını, mahkemece soruşturma raporundaki suçlamalarla ilgili olarak sunulan belgelerin, hukuki dayanaktan yoksun ve somut delillere dayanmadığı gerekçesiyle söz konusu müeyyidelere ilişkin idari işlemlerin iptaline karar verildiğini, isnat edilen sahtecilik eylemleri ile hiçbir ilgileri bulunmadığını, Gümrük Müdürlüğünde yapılan yolsuzluk ve usulsüzlükler nedeniyle tescillerin düzgün yapılmadığını, söz konusu problemlerden kendilerinin sorumlu tutulamayacaklarını, taahhüt etmiş oldukları ihracatların resmi olarak gerçekleştirildiğine ilişkin belgelerinin mevcut olduğunu, ihracatın yapılmadığına ilişkin iddiaların doğru olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, taraflar arasındaki 9 adet hububat satışına ilişkin sözleşmelere aykırılıktan kaynaklanan zararın tazmini istemine ilişkin olup davacı, . . ..Başkanlığı ile .....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firma yetkilisinin davanın yürütülmesi aşamasında davacı tarafın sebep olduğu fesih ve teminatın paraya çevrilmesi işlemleri nedeniyle maddi çıkmaza girdiğini, çeklerini ödemeyememesi nedeniyle ceza evine girdiğini, ceza evinde bulunduğu sürede yokluğunda TK 35. Maddeye göre tebligat yapıldığından davalardan haberi olmadığını, bu nedenle gerekli savunmaları yapamadıklarını, Adana.. Sulh Hukuk Mahkemesinin 11/10/2019 tarih ... Esas.... Karar sayılı vasi tayini kararını dilekçeleri ekinde sunduklarını, müvekkilinin işi idarenin hatalı ve kusurlu eylemleri nedeniyle yürütemediğini, bu hususlara ilişkin olarak delillerini ve tanıklarını sunmak ve beyanda bulunmak üzere süre talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...İşbu dava; taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinin feshi nedeniyle uğranılan zararın tazminine yönelik alacak davasıdır....
Tarafından 19/03/2015 tarihinde açık ihale usulü ile yapılan "Gönderilerin Adresten Kabulü Cihet Ayrımı ve Dağıtımı/Teslimi Hizmetlerinin 21 Bölgede Toplam 5.503 yaya ve 538 Motosikletli işçi ile Yürütülmesi İşi" ihalesinin; ihale dökümanında engelli işçi çalıştırılmasına ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı ve birim fiyat teklif cetvelinde de engelli işçi için ayrı satır açılmadığı, bu durumun kamu ihale genel tebliğin 78.28 Maddesine aykırılık teşkil ettiği, engelli işçi hususundaki belirsizlik nedeniyle sağlıklı teklif hazırlama olanağının bulunmadığı iddialarıyla ihalenin iptali isteğine ilişkin olarak açılan davada 01/02/2016 tarihinde verilen karar ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, kararın ......
kamyonetlerin belediyece uygun görülecek bedel üzerinden işletmeciye kiralanacağı hükmünü koyarak Belediyeye hiç bir mali yük getirmeden temel ihtiyaç maddesi olan ekmeğin ucuza ve kaliteli imal edilerek halka sunulmasını amaçladıkları, Şartnamenin 20 inci maddesine de; istekli firmanın Belediyenin ihtiyacı olan ekmeği işletme kirası addederek bedelsiz karşılayacağı hükmüne yer vererek Ekmek Fabrikasının işletme süresinin on yıl olması nedeniyle belediye personelinin bu süre zarfında sayıca artacağı düşünülerek ihtiyaç miktarının belirtilmediği, amacın da Belediye Yemekhanesinin ihtiyacı olan ekmeğin ücretsiz karşılanması olduğu, böylece adıgeçenlerin belediye ve kamu yararına uygun hareket etmek suretiyle Devlet İhale Kanununun 36 ıncı maddesi uyarınca yaptıkları ihale sonucu işi ... gün ve … sayılı Belediye Encümeni kararıyla … Şti.'...
KARAR Davacı, davalı ile arasında 28.820 adet yelek alımı için ihale yapılarak 17.03.2011 tarihinde sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmeye uygun taahhütlerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, teminatının irat kaydedildiğini, yeniden yapılan ihale de işin bir başka şirkete verildiğini ikinci şirketinde taahhüdünü yerine getirmediğini ancak yapılan üçüncü ihale sonrasında 07.08.2012 tarihli sözleşme ile işlemin gerçekleştiğini, davalının ihale ve işin yerine getirilmesi sürecini uzatarak ihaleye konu malın daha yüksek fiyatla satın alınmasına neden olduğunu, bu nedenle oluşan 30.336,72 TL hazine zararının sözleşmenin feshi tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek ticari temerrüt ( avans ) faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir Davalı, kendilerinden ancak 2. ihale ile bir zarar doğmuş ise onun istenebileceğini, 3. ihaledeki fiyatlara göre zararın tahsil edilemeyeceğini, aynı şartname ile ihaleye çıkılmadığını, ihalenin İzmir’den, İstanbul...
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, ihale şartnamesindeki taahhütlerin davalı tarafından yerine getirilmemesinden kaynaklanan davacı kurum zararının tazminine ilişkin olduğu, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda davacı kurumun zararının 26.775,18 TL olarak hesaplandığı, davacının dava tarihi öncesine ilişkin faiz talebinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 26.775,18 TL'nin dava tarihinden işleyecek banka reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 18.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Davacı vekili; 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 50. ve devamı maddeleri kapsamında pazarlık usulü ile gerçekleştirilen ihale ile Deniz İkmal Grup Komutanlığı Sıhhiye Ana Depo Müdürlüğü bağlısı olan revirlerin ihtiyacı olan sağlık malzemesinin alımı ihalesinde, davalı kamu görevlileri tarafından muhammen bedelin tespiti için yeterli piyasa araştırması yapılmadığını ve muhammen bedelin piyasa fiyatının üstünde belirlendiğini ve yüksek belirlenen fiyat nedeniyle kurumun zarara uğradığını belirterek, 181.675,58 TL'nin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....