İcra Müdürlüğünün 2019/2656 esas sayılı dosyasında da davalı tarafından davacı aleyhine ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamsız icra takibine başlanıldığı, borçlu vekilinin itirazı üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının icra müdürlüğüne itirazının yanında itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu mükerrer takip itirazına dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK.'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. İcra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılan borca itiraz niteliğindeki mükerrerlik itirazı sonuç doğurmaz. İleri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacı borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/9 E. sayılı dosyasında davalılar ... ve ...; dava konusu kadar borçlarının olmadığını, icra dosyasında asıl borca itiraz etmediklerini, kullanılan kredi karşılığında ipotek verdiklerini ve talep edilen faiz miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından muris..... mirasçıları hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin kesinleşmesinden sonra borçlu Müge ....'nın, mirasın reddine ilişkin mahkeme ilamını sunduğu halde, icra müdürlüğünce hacizler kaldırılmadığından şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurmuştur. İcra dosyasının incelenmesinde; icra takibine konu kredi kartı üyelik sözleşmesinin, borçlunun murisiyle imzalandığı ve takibin borçlu hakkında mirasçı sıfatı ile yapıldığı anlaşılmaktadır....
verdiğini, davalının icra takibine itiraz etmesinde hiçbir hukuka uygun ve haklı bir nedeni bulunmamakta olduğunu, davalı şirketin asıl borcu ödemiş ancak masraf ve vekalet ücreti alacaklarını ödememek amacıyla haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, davalı şirket aleyhine başlatılmış olan icra takibinde; borca, ödeme emrine, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini ancak davalı şirketin tüm itirazları hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olup itirazın iptaline karar verilmesinin gerekmekte olduğunu, davalı şirketin müvekkil şirkete cari hesaptan kaynaklanan borcu olduğu ve asıl borca yönelik ödeme yapıldığı ortada iken icra takip masrafları ve vekalet ücretimizi ödemekten kaçınmak amacıyla yapılan itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı şirket icra takibine itiraz etmekte kötü niyetli olup alacak likit ve belirli olduğundan, kötü niyetli davalı şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin gerekmekte olduğunu, davalı borçlunun, cari hesap sebebiyle ödemekle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulü karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; kira alacağının tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun borca haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, davalı vekili davanın reddini savunmuştur....
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, eser sözleşmesi ilişkisi kapsamında davacı taşeron tarafından davalı yükleniciler aleyhine başlattığı icra takibine itirazın iptali davasıdır. Davaya konu ----sayılı icra dosyası celp edilerek incelenmiş; borçlulardan -------icra dairelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkiye, borca, ferilerine itiraz etmiştir. Diğer borçlu -------- yetki itirazında bulunmamış borca, faize, ferilerine itiraz etmiştir. İtirazın iptali davasının süresinde açıldığı, zorunlu arabuluculuk dava şartının yerine getirilmiş olduğu görülmüştür.Taraf teşkili sağlanmış, teati aşaması tamamlanmıştır....
-YTL.lik çekin karşılığının bulunmaması nedeniyle tahsil edilemediği, davalının icra takibine itirazında haksız olduğu gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu aleyhindeki icra takibine hem yetki hem de borca itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece İİK.nun 50. maddesi gereğince öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonuca göre işlem yapılması gerekirken, bu yön gözetilmeksizin işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ . Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİKnın ‘yetki ve itirazları’ başlıklı 50.maddesinde “para borcunun icra takibine konulması hususunda HUMKun yetkiye dair hükümlerinin kıyas yolu ile tatbik olunacağı, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesinin de takibe yetkili olduğu, yetki itirazının esas hakkındaki itirazla birlikte yapılacağı, icra mahkemesi tarafından önce yetki meselesinin tetkik ve kati surette karara bağlanacağı" düzenlenmiş, 6100 sayılı HMKnın 19/2. maddesinde ise "… Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda davalı icra takibine konu borca ve icra dairesinin yetkisine birlikte itiraz etmiş, ne var ki davalı, icra dairesinin yetkisine itiraz ederken yukarıda anlatılan kanuni düzenlemelere uygun bir şekilde yetkili icra dairesini göstermemiştir. Hal böyle olunca davalının geçerli bir yetki itirazı olmadığından, .......
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında kredi kartı üye sözleşmesinin akdedildiğini, davalının kredi kartı borcunu ödememesi üzerine ihtarname keşide edilerek icra takibine geçildiğini, davalının açılan takibe karşı yaptığı itirazında takip miktarına,faize ve takipten sonraki meblağı kabul etmediğini beyan ettiğini, davalının haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaliyle takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacı bankanın gönderdiği ihtara itiraz ettiğini, yapılan sözleşmelerin noterce tasdikinin olmadığını ve kendisine tebliğ edilmediğini, ihtara ve ödeme emrine itiraz ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, kira alacağının tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun borca haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, davalı vekili davanın reddini savunmuştur....