BORCA İTİRAZTARAF TEŞKİLİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 169 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 179 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 40 ] "İçtihat Metni" Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı Yaşar vekili tarafından borçlu Mustafa hakkında toplam 21.243.836.000. TL. alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile İcra takibine geçilmiş ve adı geçene örnek 163 nolu ödeme emri gönderilmiştir. Borçlu vekili tarafından İcra Mahkemesine sunulan itiraz dilekçesinde alacaklı olarak takip dayanağı senedin lehtarı Yıldıray'ın gösterildiği, oysaki, takibin senedi lehtarın cirosu ile eline geçiren hamil tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2020/283 ESAS 2021/83 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; İstanbul 2. İcra Müdürlüğünün 2020/15486 sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine konu senetten dolayı herhangi bir borcu bulunmadığını, verilen bu senedin teminat senedi olduğunu , borca, faize, faiz oranına, tüm ferilerine itiraz ettiğini belirterek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Esas sayılı dosyasından davalı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı,borçlu tarafından borca ve yetkiye itiraz edildiğini, borçlunun yetki itirazı üzerine icra dosyasının Silivri İcra Müdürlüğü'nün ... esasına kaydı yapıldığı, borçlu tarafından işbu dosyadan gönderilen ödeme emrine karşı da davalı borçlu tarafından haksız ve mesnetsiz itiraz edildiğini ve bunun üzerine takip durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın %20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Dava dilekçesi üzerine karar verildiğinden davaya cevap bulunmamaktadır....
İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası, birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Davalı borçlular adına icra takibine itiraz, dosyada vekaletnamesi bulunan vekili Av..... tarafından yapılmış olmasına rağmen, mahkemece duruşma günü ve dava dilekçesi vekil yerine davalı asillere tebliğ edilmiştir. Tebligat Kanununun 11.maddesi ve Avukatlık Kanununun 41.maddesine göre vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerekir. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup hakim tarafından resen gözetilmelidir. Bu durumda, dava dilekçesi ve duruşma günü davalılar vekiline tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, vekil yerine asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçlunun savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır....
İcra takibine yasal süresi içinde itiraz eden davalı borçlular, alacaklıya herhangi bir kira borçları olmadığını, kira bedelinin ödeme emrinde yazıldığı şekilde 4.800 -TL değil 3.600-TL olduğunu belirterek itiraz etmişlerdir. İİK'nun 269/2 maddesinde; Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse, akdi kabul etmiş sayılır." hükmüne yer verilmiştir. Davalı borçlular icra takibine itirazında kira akdine açık ve kesin olarak karşı çıkmamış olup, itirazları borca itiraz niteliğindedir. Bu durumda davacı 2014 yılı kirasını iddia ettiği kadar olduğunu kanıtlayamadığından davalı borçluların kabul ettiği miktara itibar etmek gerekir. Uyuşmazlıkta yargılamayı gerektiren bir durum bulunmadığından, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile red kararı verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....
Dosya kapsamından ödeme emrinin borçlu davalı Bakanlığa 14.09.2012 tarihinde tebliğ edildiği, Hazine vekili Av.....tarafından verilen 20.09.2010 günlü dilekçe ile hakkında takip yapılan tüm kamu kurumları adına borca itiraz edilerek durdurulmasının istendiği, bu dilekçenin İcra Müdür Yardımcısı.....rafından 22.09.2010 tarihinde havale edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece icra dairesine yazılan yazıya verilen 13.02.2012 ve 20.03.2012 günlü cevabi yazılarda da icra takibine tüm borçlular tarafından süresi içinde itiraz edildiği bildirilmiştir. İcra müdürlüğünce takibe tüm borçlular tarafından süresi içinde itiraz edildiği kabul edilerek takip durdurulduğuna göre açılan itirazın iptâli davasının esasının incelenmesi gerekirken ödeme emrine usulüne uygun şekilde itiraz edilmediğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamış, kararın açıklanan nedenlerle taraflar yararına bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değilse de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borcu ödediğini ileri sürerek borca itiraz ettiği, mahkemece itirazın kabulüne karar verildiği görülmektedir. Borçlunun icra mahkemesi'ne başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi uyarınca incelenmesi gerekmektedir....
Asliye Hukuk Hakimliği Tarihi :08.04.2015 Numarası :2014/480-2015/88 Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve %20 icra inkâr giderimi tayini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı yüklenici M.. D.. tarafından Milas 2. İcra Müdürlüğü'nün 2014/670 Esas sayılı dosyasında davalı-borçlu iş sahibi S.. P.. aleyhine yapılan ilâmsız icra takibinde 29.929,82 TL talep etmiş, ödeme emri borçluya tebliğ edilmiştir. Borçlu süresinde takibe ve borca itiraz ederek Bodrum İcra Dairesi'nin yetkili olduğunu ileri sürmüştür....
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, kaçak su kullanımından kaynaklanan tazminat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı öne sürülen itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Öğretide ve uygulamada kararlılık kazanan görüşe göre, İİK.67.maddesi hükmü uyarınca itirazın iptali davasının, itirazın alacaklıya tebliğ edildiği günden itibaren başlayan 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekmektedir. Somut olaya gelince, davacı, davalı aleyhine kaçak su kullanımı nedeni ile başlattıkları icra takibine davalının haksız yere itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu öne sürerek davalının itirazının iptaline, takibin devamına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Aydın İcra Müdürlüğünün 2022/9740 Esas sayılı dosyasına sunmuş olduğu 14/04/2022 tarihli dilekçenin borca itiraz dilekçesi olarak kabul edilmesi gerektiğini, ilgili icra müdürlüğünce söz konusu dilekçenin borca itiraz olarak kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesinin yerinde olduğunu, ilk derece mahkemesinin borca itiraza ilişkin bu dilekçeyi mal beyanı dilekçesi olarak kabul etmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini, dilekçenin içeriği ve amacının mal beyanında bulunmak değil borca itiraz etmek olduğunu, kararın hukuka aykırılık teşkil ettiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava icra memur muamelesini şikayete ilişkindir....