WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyası kapsamında 15.000,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatıldığını, takibe konu senet borcuna mahsuben 19.06.2018 tarihinde 3.800,00 TL 20.06.2018 tarihinde 1.200,00TL ve 07.05.2019 tarihinde 1.000,00 TL davalının banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesine rağmen icra takibine konu edildiğini, davanın ödenen bedeller yönünden kısmi istirdat talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Dosya kapsamına davalı tarafça sunulan delil başlangıcı niteliğinde taraflar arasındaki mesaj içerikleri, dava konusu havalelerde ödemelerin bonoya mahsuben yapıldığına dair açıklama bulunmaması, bonoya mahsuben gönderilen 1.000,00-TL'lik banka havalesi noktasında uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmakla, dava konusu ödemelerin takip konusu bonoya istinaden yapıldığı davacı tarafça yazılı delillerle ispatlanamadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

    ın kullanmakta olduğu imza ile tetkik konusu imzalar arasında genel şekilleri yönünden benzer oldukları imzanın başlangıç ve bitirme hareketleri, genel şekil, kalem baskı izi, imzaların işleklik derecesi, tersim biçimi, alışkanlıklar, istif eğit doğrultu, seyir ve hız yönünden büyük benzerlikler olduğu tespit edildiği dava konusu belgede bulunan imzanın ...'ın el ürünü olduğu yönündeki kanaatini belirtmiştir. Bilirkişi raporunun denetime açık hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır . Somut olayda, davanın kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı davacı mirasçının takibe konu senetteki imzanın müteveffa ...'a ait olmadığı iddiası ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, yapılan incelemede takibe konu belgede bulunan imzanın ...'ın el ürünü olduğu ve sair iddiaların yazılı delille ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine, takibe devam edildiğinden tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2017/1523 Esas sayılı dosyasında müvekkil aleyhine yapılan icra takibine konu senette ve takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine, icra takibine geçileceği baskısı ile ödenen 3.000,00 tL ile icra dosyasına ödenecek olan miktarların yasal faiziyle istirdadına, müvekkilden haksız olarak alınan ücretlerin davalının tahsil etmemesi amacıyla tazminatsız olarak icra dosyasına ihtiyati tedbir konulmasını, kötü niyetli olarak icra takibi yapılması nedeniyle %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      ın yapmış olduğu icra takibini 30/04/2008 vade tarihli senede dayandırdığını, ancak söz konusu müvekkillerinin senedin bedelini senet lehdarı davalı ...'a icra takibinden önce ödediklerini, buna ilişkin ibraname düzenlendiğini, davalıların birlikte hareket ettiklerini ve kötüniyetli olduklarını belirterek müvekkilinin icra takibine konu senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...; davacılar ile aralarında tanzim edilen ibranamenin icra takibine konu senetle ilgili olmadığını, belgede bahsi geçenin başka bir senet olduğunu,söz konusu belgenin kendisine boş imzalatıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili; müvekkilinin iyiniyetli 3.şahıs olduğunu belirterek,davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        ın kefil olarak yer aldığını, davalının bu senedi icraya koyduğunu, senet nedeniyle davacıların davalıya borçlu olmadığını, icra takibinin haksız olduğunu ileri sürerek; 1- İcra Müdürlüğünün 2013/29127 esas sayılı dosyasında başlatılan İCRA TAKİBİNİN İPTALİNE KARAR VERİLMESİ, 2- İcra takibine konu, alacaklısı ..., borçlusu olan, davacı ...'ın kefil olarak yer aldığı, 16/03/2010 tanzim, 02/01/2011 ödeme tarihli ve 15.000 TL bedelli senet nedeniyle, davacıların davalıya BORÇLU OLMADIKLARININ TESPİTİNE KARAR VERİLMESİ, 3-Haksız ve kötü niyetli başlatılan icra takibi nedeniyle İCRA İNKAR TAZMİNATI taleplerinde bulunmuştur. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davanın yasal dayanaktan yoksun olduğunu, taraflar arasında bir hizmet ilişkisinin bulunmadığını, davacı ...'...

          İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası, ... 7. İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı icra dosyası, ... İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'ndan gelen ...'un seçmen kaydının bulunup bulunmadığına dair müzekkere cevabı, ... Bankası'ndan gelen ...'un kredi başvurusu yapıp yapmadığına ilişkin müzekkere cevabı, İstanbul Bağcılar İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı'ndan gelen ...'a ait imza asıllarının bulunup bulunmadığına dair müzekkere cevabı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı tarafça davalı aleyhine açılan dava konusu kambiyo senetleri ve icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve icra tehdidi altında ödenen bedelin istirdatı istemine ilişkindir. Davacı taraf, ... 7. İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığını, yapılan itiraz üzerine ... 8....

            Ağır Ceza Mahkemesi'nin ...Esas sayılı dosyasında davalıların hapis cezası aldıklarını, dava konusu etmiş oldukları davalılar tarafından icra takibine konu edilerek dolandırıcılık suçunun işlenmesinde araç olarak kullanılan bononun sahte olduğunun mahkeme kararı ise tespit edildiğini bildirerek icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına, aksi halde icra veznesine yatırılacak olan paranın alacaklıya ödenmemesine, takip dayanağı 1.480.000,00-TL bedelli bono dolayısıyla müvekkillerinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, icra takibine konu edilen senedin ve icra takibinin iptaline, icra tehdidi altında müvekkillerinden tahsil edilen paraların da davalı ...'dan alınarak müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              Mahkemece genel nitelikteki tanık beyanlarına dayanılarak “davacının işe girerken davalı tarafça alınan boş senet itibariyle davacının borçlu olmadığının tespitiyle, senedinin davacıya İADESİNE, davacı yönünden söz konusu senedin İPTALİNE, " karar verilmiş ise de, tanık beyanları soyut ve genel nitelikte olup, davacı aleyhine yapılmış bir takip yada iddia edilen senede dayalı açılmış bir dava yoktur. Senedin varlığı bu aşamada ispatlanamamıştır. Davacının takibe yada davaya konu edilmeyen ve bu aşamada varlığı kanıtlanamayan senede dayalı borçlu olmadığının tespiti ve senedin iadesi ve senedin iptalini talep etmekte güncel bir hukuki yararı yoktur. Hukuki yarar HMK.nın 114/1- h maddesi uyarınca dava şartı olup, davanın, bu aşamada hukuki yarar şartı gerçekleşmediğinden usulden reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, kambiyo takibine konu edilen bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kural olarak menfi tespit davalarında ispat yükü; davalı olan alacaklıdadır. Somut olayda davalı, 12.03.2019 tarihli duruşmada aracın kiralanması sırasında davacıdan senet aldıklarını, araçla kaza yapılması üzerine yapılan masraflar için senedin icraya konulduğunu beyan ettiğine göre davaya konu senedin araç kiralama sözleşmesine istinaden teminat olarak verildiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla icra takibine konu senet miktarı kadar zararın oluştuğu ve bu zararın davacıdan kaynaklandığının davalı tarafından ispat edilmesi gerekir....

                - K A R A R - Davacı vekili, davalının senede dayalı olarak müvekkili aleyhine takibe geçtiğini, müvekkilinin davalıdan buğday tohumluğu satın alıp bedelini de ödediğini, bu nedenle takibin haksız olduğunu belirterek müvekkilinin senet nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; yargılama sırasında davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının davalıdan tarım ilacı satın aldığı, borcun bir kısmını ödeyip bakiye miktar için senet verdiği ve borcu ödeyeceğine dair taahhütname imzaladığı, daha sonra davacının davalıdan tohum ve ithal kömür satın aldığı bu borcu için de senet verdiği ve kısmi ödeme yaptığı, davacının senetler nedeni ile davalıya borçlu olduğunun sabit bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu