(TBK. m. 149(818.BK.128). Türk Borçlar Kanununun 117 inci maddesi uyarınca, borcun muaccel olması, ifa zamanının gelmiş olmasını ifade eder. Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan da söz edilemez. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu anda başlayacağı kuralını getirmiştir(818 sayılı BK.128). Aynı yönde düzenleme 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde yer almaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 152. maddesi gereğince, asıl alacak zaman aşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur(818 sayılı BK.131). Türk Borçlar Kanunu’nun 154. maddesi (818 Sayılı BK 133/2) uyarınca, alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir....
(TBK. m. 149(818.BK.128). Türk Borçlar Kanununun 117 inci maddesi uyarınca, borcun muaccel olması, ifa zamanının gelmiş olmasını ifade eder. Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan da söz edilemez. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu anda başlayacağı kuralını getirmiştir(818 sayılı BK.128). Aynı yönde düzenleme 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde yer almaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 152. maddesi gereğince, asıl alacak zaman aşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur(818 sayılı BK.131). Türk Borçlar Kanunu’nun 154. maddesi (818 Sayılı BK 133/2) uyarınca, alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir....
(TBK. m. 149(818.BK.128). Türk Borçlar Kanununun 117 inci maddesi uyarınca, borcun muaccel olması, ifa zamanının gelmiş olmasını ifade eder. Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan da söz edilemez. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu anda başlayacağı kuralını getirmiştir(818 sayılı BK.128). Aynı yönde düzenleme 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde yer almaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 152. maddesi gereğince, asıl alacak zaman aşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur(818 sayılı BK.131). Türk Borçlar Kanunu’nun 154. maddesi (818 Sayılı BK 133/2) uyarınca, alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir....
(TBK. m. 149(818.BK.128). Türk Borçlar Kanununun 117 inci maddesi uyarınca, borcun muaccel olması, ifa zamanının gelmiş olmasını ifade eder. Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan da söz edilemez. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu anda başlayacağı kuralını getirmiştir(818 sayılı BK.128). Aynı yönde düzenleme 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde yer almaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 152. maddesi gereğince, asıl alacak zaman aşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur(818 sayılı BK.131). Türk Borçlar Kanunu’nun 154. maddesi (818 Sayılı BK 133/2) uyarınca, alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir....
fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir....
Ayrıca; mahkemece hükme esas alınan 15.8.2010 tarihli hesap bilirkişi raporu ile 04.1.2012 tarihli ek raporda, ölenin askerlik öncesi ve sonrası dönemler için anne ve babasına gelirinden % 25'er oranında, evlendikten sonraki dönemde ise çocukları olana kadar % 10'ar oranında destek olacağı varsayılmış ise de; bu yön ne destek tazminatı hesabının genel ilkeleriyle ne de hayatın gerçekleriyle bağdaşmamaktadır. O halde, mahkemece, işaret edilen hususlar gözetilerek yeniden hesaplama yapılması için başka bir uzman bilirkişiden rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 3-) Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelemesinde; BK.'nın 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır....
ın aracın kullanımı ile ilgili resmi bir görevinin bulunmadığını, BK md. 55'de belirtildiği şekilde idarenin mevcut olayla istihdam eden sıfatının bulunmadığını, BK md 41 uyarınca ...'ın yalnız başına sorumlu olması gerektiği, söz konusu aracın ... tarafından hukuka ve rızaya aykırı olarak kullanıldığını, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın kusurunun bulunduğunu, manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, cenaze ve defin giderlerinin belgelendirilmediğini, müvekkili olan idareye husumet yöneltilemeyeceğini, açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir....
BK. 45/1 maddesine göre: “Bir adam öldüğü takdirde zarar ve ziyan, bilhassa defin masraflarını da ihtiva eder” denilmiştir. Ölüm nedeniyle yapılan masraflar ölenin ailesinin ekonomik ve sosyal durumuna, mahalli geleneklere göre değişiklik gösterir. Cenaze ve defin giderlerinin belge ile ispat edilmesi de gerekli değildir. Belge ibraz edilmese dahi, geleneklere ve dini kurallara göre yapılan masrafların hesaplanıp hüküm altına alınması gerekir. Mahkemece davacıların oğulları ...’in ölümü sonrasında cenaze ve defin giderlerinin akraba ve komşuları tarafından karşılandığı, davacıların ekonomik durumunun çok kötü olduğu herhangi bir harcama yapmadıkları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de sosyal ve ekonomik durumu ne olursa olsun ölenin ailesi ve yakınları maddi durumlarına göre cenaze ve defin giderleri yapacağı gibi sonrasında da taziye ve dini vazifeler için bir kısım masraf yapmaları olağandır....
Dava, meslek hastalığından doğan ölüm nedeniyle destekten yoksunluk tazminatı ve meslek hastalığından doğan ölüm nedeniyle manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı murisinin 22/08/2015 tarihinde vefat ettiği, Zonguldak Göğüs ve Meslek Hastalıkları Hastanesi raporuna istinaden % 12 oranında malül kaldığı, bu malüliyetinin artma kaydı ile 02/05/2006 tarihinde % 38'e yükseldiği, bu rapora istinaden SGKB Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce artma kaydı ile malüliyet oranının % 58 olduğuna karar verildiği, Zonguldak Uzunmehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları Hastanesince düzenlenen 19/02/2015 tarihli sağlık kurulu raporuna göre Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde malüliyet oranının % 78 olduğuna karar verildiği, sigortalının itirazı üzerine YSK'nın 26/06/2015 tarihli raporu ile malüliyet oranının % 78 olduğuna başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığına kontrol muayenesi gerekmediğine oy birliği ile karar verildiği anlaşılmıştır....
(TBK. m. 149(818.BK.128). Türk Borçlar Kanununun 117 inci maddesi uyarınca, borcun muaccel olması, ifa zamanının gelmiş olmasını ifade eder. Borcun ifası henüz istenemiyorsa muaccel bir borçtan da söz edilemez. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde zamanaşımının nasıl hesaplanacağı belirtilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası, zamanaşımının alacağın muaccel olduğu anda başlayacağı kuralını getirmiştir(818 sayılı BK.128). Aynı yönde düzenleme 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 151 inci maddesinde yer almaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 152. maddesi gereğince, asıl alacak zaman aşımına uğradığında faiz ve diğer ek haklar da zamanaşımına, uğrar. Diğer bir deyişle faiz alacağı asıl alacağın tabi olduğu zamanaşımına tabi olur(818 sayılı BK.131). Türk Borçlar Kanunu’nun 154. maddesi (818 Sayılı BK 133/2) uyarınca, alacaklının dava açmasıyla zamanaşımı kesilir....