Maddeye göre ölüm aylığı talebinde bulunmuştur. Davanın yasal dayanağı, murisin ölüm tarihine göre, 5510 sayılı Kanunun 32/2. fıkra a bendidir. Buna göre, 5510 sayılı Kanun 4/1-a bendine göre sigortalı olanların, sigortalı iken ölen hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanabilmesi için iki türlü ölüm aylığı şartı öngörülmüştür. 1- En az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak, 2- 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak. Davacı, ölüm aylığı tahsisi yönünde Kuruma yaptığı müracaatında, hizmet birleştirilmesi olmaksızın murisinin 517 gün 4/1-a sigortalılığı ve 450 gün askerlik borçlanması ile birlikte 967 gün üzerinden, 32/2-a bendinde belirtilen “az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün” şartları esas alınarak ölüm aylığı bağlanmasını talep etmiştir....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dosya kapsamı incelendiğinde, 03.03.2018 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının, 20.01.2000 günü ölen 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ve alacak istemli işbu davayı açtığı anlaşılmıştır....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dosya kapsamı incelendiğinde, 19.04.2016 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının 18.05.1997 günü ölen 506 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlanması ve alacak istemli işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dosya kapsamı incelendiğinde, 11.03.2010 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının, 28.04.1999 günü ölen 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ve alacak istemli işbu davayı açtığı anlaşılmıştır....
Davacının istemi, iş kazası sonucu ölen eşi nedeniyle, ölüm aylığı bağlanmasına yönelik olup; Mahkemece 2925 sayılı Yasa uyarınca ölüm aylığı bağlanması gerektiği tespit edilmiştir. Hak sahiplerine yönelik ölüm aylığı tahsisinde sosyal güvenlik hukuku ilkelerine göre sigortalının yaşamını yitirdiği tarih itibarıyla yürürlükte olan yasal düzenlemenin uygulanması zorunlu bulunmaktadır. .../... ...2......
Mahkemece ölüm aylığının iptali ile yersiz ödenen 21.11.2003-25.08.2007 tarihleri arasında 1.7912.88 TL'nin davacının aylıklarından kesilmesine ilişkin Kurum işlemin iptali ile 506 sayılı Kanun'un 92. maddesi uyarınca ölüm geliri ile ölüm aylığının tek dosyada birleştirilerek bu aylık ve gelirlerden yüksek olanının tümü, eksik olanın da yarısının bağlanması gerektiğinin tespitine fazla talebin reddine karar verilmiş ise de bu karar usul ve kanuna uygun bulunmamıştır. Yapılan incelemede davacıya iş kazası sonucu 21.08.2003 tarihinde ölen sigortalı oğlundan dolayı 21.08.2003 tarihinden ölüm geliri, 01.09.2003 tarihinde de davalı Kurumca ölüm aylığı bağlandığı, 05.09.2003 tarihli ölüm aylığı istemli taahhütnamede davacının ölüm gelirinden bahsetmediği, 11.05.2004 tarihli dilekçe ile ölüm geliri bağlanmasını istediği, davalı kurumca 506 sayılı Kanun'un 92....
Şükrü Yıldız’dan dolayı ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine, müvekkiline babasının vefat tarihi olan 20.05.2019 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmasına ve davalı kurum tarafından her ay müvekkile ödenmesine, hak ediş tarihlerinden itibaren birikmiş ölüm aylıklarının ayrıca yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği, Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; davacı vekili tarafından davacının babasından dolayı ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespiti, davacıya babasının öldüğü tarih olan 20.05.2019 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması ve yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemiyle açılan davanın haksız ve yersiz açılmış bir dava olup reddinin gerektiği, davacının Kurum sigortalısı olan müteveffa babası Şükrü YILDIZ'dan ölüm aylığı alma talebiyle 16.09.2019 tarihinde müvekkil Kuruma müracaatta bulunduğu, ancak davacının dosyası incelendiğinde 01.02.2003 tarihinden...
in sigortalılık başlangıcının 1.9.1999 olduğunun tespiti ile davacının ölüm aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Davanın nitelikçe sigortalılık başlangıcının tespiti ve ölüm aylığı bağlanması tespiti istemine ilişkin olup, davalı...'nun dava ehliyeti bulunmadığından onun yönünden usulden reddine karar verilmesi yerindedir. Dosya içeriğinden de sigortalılık başlangıcı ve ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti yönünden kurulan hüküm yerinde ise de, infazda tereddüt oluşturacak aylığın bağlanması gerektiği tarihin hükümde açıkça gösterilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK'nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dosya kapsamı incelendiğinde, 15.07.2020 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı eşi üzerinden 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince kendisine ölüm aylığı bağlanan davacının, 09.02.2000 günü ölen 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı babası üzerinden de ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti ve alacak istemli işbu davayı açtığı anlaşılmıştır....
Hal böyle olunca davacının ölüm aylığına esas olmak üzere, tesbit ettirdiği muris eşine ait hizmete ilişkin primleri ödediği tarihi takip eden aybaşından itibaren davacıya ölüm aylığı bağlanması gerekirken mahkemece şartların oluşmadığı, ölüm tarihini takip eden aybaşı olan 01.06.2002 tarihinden ölüm aylığı bağlanması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....