WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasında akdedilmiş olan iş sözleşmesi bulunduğu, davalının cevap dilekçesindeki iddiaları gereğince dava konusu alacağın dayanağının, işçinin akdettiği iş sözleşmesi gereği olup olmadığının tartışılması görevinin iş mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... İş Mahkemesi ise, taraflar arasındaki davanın konusunun iş ilişkisinden kaynaklanmadığı, davanın ödünç sözleşmesine dayalı itirazın iptali davası olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı vekili; davalı tarafın müvekkiline ait iş yerinde çalıştığını, bu iş yerinde çalışırken müvekkilinden borç para istediğini, müvekkilinin davalıya muhtelif zamanlarda borç para verdiğini, davalının müvekkilinden aldığı borç paraları iade etmemesi üzerine davalı hakkında icra takibi başlattıklarını iddia ederek, bu icra takibine yönelik itirazın iptalini talep ve dava etmiştir....

    Geçici iş ilişkisiyle (ödünç iş ilişkisiyle) çalışan işçinin altı aylık kıdemi, 4857 sayılı İş Kanunun 7’ni maddesinden hareketle, işçinin başka işverende (ödünç alan) geçen süresi, işverende (ödünç veren) geçirilmiş gibi sayılır. Söz konusu işçinin daha sonra ödünç alan işverenin işyerinde yeni bir iş ilişkisi kapsamında istihdam edilmesi hâlinde, onun nezdinde ödünç iç ilişkisi kapsamında geçirilmiş süreler, yeni iş ilişkisindeki altı aylık kıdem süresinin hesabında dikkate alınmaz. Çıraklık ilişkisi, İş Kanunu’nun 4’üncü maddesindeki istisnalar arasında sayıldığından, altı aylık kıdem süresinin hesabında dikkate alınmaz....

      Geçici iş ilişkisiyle (ödünç iş ilişkisiyle) çalışan işçinin altı aylık kıdemi, 4857 sayılı İş Kanunun 7’ni maddesinden hareketle, işçinin başka işverende (ödünç alan) geçen süresi, işverende (ödünç veren) geçirilmiş gibi sayılır. Söz konusu işçinin daha sonra ödünç alan işverenin işyerinde yeni bir iş ilişkisi kapsamında istihdam edilmesi hâlinde, onun nezdinde ödünç iç ilişkisi kapsamında geçirilmiş süreler, yeni iş ilişkisindeki altı aylık kıdem süresinin hesabında dikkate alınmaz. Çıraklık ilişkisi, İş Kanunu’nun 4’üncü maddesindeki istisnalar arasında sayıldığından, altı aylık kıdem süresinin hesabında dikkate alınmaz....

        Hukuk Dairesi 2015/29201 E 2015/28255 K sayılı ilamına “Davacı, davalıya banka havalesi yoluyla ödünç verdiğini ileri sürerek, alacağının tahsili için takip başlatmış, davalı ise borç verme iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacıdan alacaklı olduğu parayı tahsil ettiğini savunarak, akdi ilişkiyi inkar etmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki havale ödeme vasıtası olup, var olan bir borcun ödendiğini gösterir. Bu karinenin aksini havaleyi gönderen şahsın ispat etmesi gerekir. Bu durumda ödünç ilişkisini ispat etme yükümlülüğü, onu iddia eden davacıya aittir. Davada dayanılan 07.11.2012 tarihli Almanca yazılı havale dekontunda gönderilen paranın ne için gönderildiğine dair bir açıklama olup olmadığı anlaşılamamaktadır....

        DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin kurucu ortaklarından olduğunu, davalının bir dönem maddi sıkıntıya girmesi nedeniyle davalı şirket yöneticilerinin müvekkilinden ödünç para istediklerini, müvekkilinin de davalının Türkiye İş Bankası Başkent/Ankara Şubesi'ndeki hesabına 30.11.2007 tarihinde 100.000 USD karşılığı 118.000 TL ve yine aynı tarihte aynı şubedeki başka bir hesabına da 15.500 USD havale ettiğini, müvekkilinin verdiği ödünç miktarı olan toplam 115.500 USD'nin iadesi için noterden keşide ettiği ihtara rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalı hakkında 174.670,60 TL üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının haksız itirazı sonucu takibin durduğunu ileri sürerek, itirazının iptali ile %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin davacıdan ödünç para almadığını, davacının ödemesinin sermaye borcu ile davacının dava dışı Ege Grup Holding A.Ş.'...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/487 Esas KARAR NO : 2022/189 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/07/2021 KARAR TARİHİ : 09/03/2022 Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı---- taşınmaz üzerinde toplam iki apartmanda --- bağımsız bölümün --- tarihinde --- sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme yapmadan önce ----yetkililerinin davalı --- borçlarının olduğu, bu borçlar varken ruhsat vb.--- işlemlerin yapılamadığı ve inşaata başlanamadığı hususlarını bildirdiklerini, inşaatın başlaması için müvekkilinden borç para talep edildiğini, işbu hususun 11/08/2020 tarihli toplantı tutanağıyla sözleşmeye döküldüğünü, toplantı tutanağıyla akdedilen --- Sözleşmesine göre müvekkilinin davalı ----- borç vermesi ve ayrıca davalı --- ------ olan borcunun da kapatılmasına...

            Davalı vekilince mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; tarafların tacir olmadıkları gibi aralarında ticari bir ilişkinin ve ticari ödünç sözleşmesinin olmadığını, müvekkilinin spor külübünün dernek olduğunu ve ticaret yapma yasağının olduğunu, davalının tek taraflı banka dekontlarına yazdırdığı borç ibaresinin ticari ödünç sözleşmesinin varlığını iddia edilemeyeceği, davacının taraflarından kabul edilmeyen talebin yasal dayanağı, tüketim ödüncü sözleşmesi olması nedeniyle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, TBK 392 maddesi gereğince muaccel bir borç olmadığını, icra takibinin derneğe değil iktisadi teşebbüse karşı başlatıldığını, müvekkili spor külübünün davacı şirket ile hiçbir hukuki bağı ve ilişkisi bulunmadığını ve bu yüzden müvekkiline borç verilmesinin mümkün olmadığını, ödenen bedellerin bağış olması gerekirken bu bedellere borç ibaresinin yazılmasının haksız ve iyi niyetli bir davranış olmadığını, dernek genel kurulunda borçlama yetkisi konusunda alınmış...

              A.Ş.’de hizmet sözleşmesi ile çalıştığını, babası olan dava dışı ...’m davacıya 2007 yılında 120.000,00 TL ödünç verdiğini, davacının bu borcun defaten belirli vadelerde iadesinin güç olacağını söyleyip bunun yerine ... ev alma ihtiyacında olunca davacının alınacak olan kredilerin taksitlerini borcuna karşılık ödemeyi teklif ettiğini, bu teklifin kabul edildiğini ve kullandığı kredi taksitlerinin aydan aya davacı tarafından ödendiğini, özetle davacının alacak iddiasını dayandırdığı banka kredisi taksit ödemelerinin babası Krikor’un davacıdan olan alacağının bir kısmını teşkil ettiğini, bu nedenle davacının ödünç verme iddiasımn ciddiyetsiz olduğunu, ödünç iddiasının HMK 200. madde gereği senetle ispatlanması gerektiğini, havale makbuzlarında ödünç gönderildiğine dair ibare olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine, bu sebeple; ... 6....

                Bu itibarla, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarihli ve 1047 sayılı kararı ile belirlenen iş bölümüne göre, "6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında (Özel Borç İlişkileri -Akdin Muhtelif Nev’ileri) yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların (satış sözleşmesi:taşınır ve taşınmaz satışı, ödünç sözleşmeleri:ariyet (kullanım ödüncü) - karz-ödünç (tüketim ödüncü), ölünceye kadar bakma sözleşmesi, vedia (saklama) sözleşmesi, hizmet sözleşmesi, kefalet sözleşmesi, vekalet sözleşmesi)” istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (4). Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden, dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi (4). Hukuk Dairesine gönderilmesine.." ve Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... Esas; ... Karar sayılı ilamı ile"... Bu kapsamda Belediyenin asli işleminden olan temizlik işi ile ilgili taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi imzalandığı ve uygulandığı anlaşılmıştır....

                  VEKİLİ SAVUNMASINDA ÖZETLE; Taraflar arasındaki ilişkinin davacının iddia ettiği gibi ödünç sözleşmesi olmadığını, dava konusu edilen tij'in sarf malzemesi niteliğinde sondaj borusu olduğunu, kullanılmakla işlevini tamamladığını, yeniden kullanılmasına imkan olmadığını, bu sebeple kullanım ödüncü sözleşmesine konu edilemeyeceğini, taraflar arasında yazılı ya da sözlü herhangi bir ödünç sözleşmesinin bulunmadığını, davacının ödünç olarak verildiğini öne sürdüğü, sevk irsaliyesi karşılığı faturalandırılmadığını iddiasını aksine davacı tarafından faturalandırıldığını, 31.01.2019 tarihli, 1.418.980,68 TL bedelli, 31.01.2019 tarihli, 2.426.202,72 TL bedelli ve 31.01.2019 tarihli 1.162.252,80 TL bedelli toplam 3 adet e-faturanın müvekkili şirkete gönderildiğini, davacının ticari defter kayıtlarında mevcut olduğunu, son irsaliye tarihinden sonra davacıya 6.100.000 TL ödeme yapıldığını, davacının kendilerine satış yaptığını, satış bedelinin nakden ve çekle ödendiğini, davacının taahhütlerini...

                    UYAP Entegrasyonu