Tebligat Kanunun aradığı şartlara haiz olmadığını, ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emrinden 01/08/2019 tarihinde haberdar olduğunu, ikametgahının Osmaniye ili Kadirli İlçesi Azaplı Köyü olduğunu, İİK.nun 50.maddesi atfıyla HMK.nun ilgili maddeleri gereği icra takibinin borçlunun ikametgahında yapılması gerektiğini, icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini, takibe konu ödeme emrinin örnek 7 olduğunu faiz ve buna benzer durumların itirazla duracağını, karşı taraf ile herhangi bir ticari münasebetinin bulunmadığını, bu kadar borcunun olmadığını, bu nedenle asli ve ferileri dahil olmak üzere borcun tamamına ve sebebine itiraz ettiğini bu nedenlerle ödem emrinin usulsüz olduğunun tespiti ile tebliğ tarihinin muttali olunan 01/08/2019 tarihi olarak düzeltilmesine, İskenderun İcra Dairesinin 2019/15840 Esas sayılı dosyasındaki takibin Kadirli İcra Müdürlüğünün 2019/235 Talimat sayılı dosyasındaki hacizlerin iptali ile durdurulmasına, takibin iptaline, kötü niyetli karşı...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı, iş sözleşmesinin feshi üzerine, ibranamede belirtilen ödenmeyen alacaklar için icra takibi yapıldığını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
İİK'nın 168, 169 ve 170 ve 170/a maddelerinde; kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre kambiyo hukuku bakımından takip hakkı olmadığını (şikayet yoluyla) beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Ancak, bu kuralın uygulanabilmesi için borçluya ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmemiş olması ve/veya usulsüz tebliğ şikayetinin bulunmaması gerekir....
Davacı tarafından, davalı borçlu şirket aleyhine ---- esas sayılı takip dosyasından 156.092,22 TL asıl alacak, 2.058,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 158.150,29 TL alacağın tahsili konusunda icra takibi başlatıldığı, gönderilen ilamsız takiplere ilişkin ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı tarafından itiraz edildiği, davacı tarafça --- dosyasından açılan itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi istemi sonucunda, Mahkemece --- iptali ile takibin devamına karar verildiği, daha sonra bu takip dosyasının yenilenerek ---- dava dosyasından verilen avukatlık ücreti ve yargılama giderleri ile ilgili ilamın, ---- esas sayılı takip dosyasından takibe konu yapılarak --- alacağın tahsili konusunda ilamlı icra takibi yapıldığı, gönderilen icra emrinin borçlu şirkete tebliğ edildiği, daha sonra işlemsiz kalan takip dosyasının yenilenerek----- esas numarasını aldığı, takipsiz bırakılan takip dosyasının yenileme talebinde bulunulduğu, ancak yenileme isteminin davalı borçluya tebliğ edilmediği...
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, icra takibi başlatıldıktan sonra borçlunun vefat ettiği öğrenilince icra müdürlüğünün vermiş olduğu yetki belgesi ile veraset ilamı alındığını ve mirasçılar aleyhinde takip yapıldığını, borçlunun mirasçılarına usulüne uygun olarak tebligat yapıldığını, mahkemece takibin iptaline değil ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini, takibin iptali sebebi olarak gösterilen TMK.606 maddesinde yazılı süre geçmeden mirasçılar aleyhine takip yapılmasının mümkün olmadığı gerekçesinin de murisin ölüm tarihi ve takip tarihi incelendiğinde görüleceği üzere hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu sürelerin geçtiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Takip ve ödeme emrinin tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan İİK'nun 150/e maddesinde; "Alacaklı, taşınır rehnin satışını ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren nihayet bir sene içinde, taşınmaz rehnin satışını da aynı tarihten itibaren nihayet iki sene içinde isteyebilir. Satış yukarıdaki fıkrada gösterilen müddetler içinde istenmez veya talep geri alınıp da bu müddetler içinde yenilenmez ise takip düşer. 78. maddenin ikinci fıkrası hükmü, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte de kıyasen uygulanır" hükmüne yer verilmiştir.Bu nedenle borçlu tarafından takibe itiraz edilmesi ve alacaklının itirazın iptali davası açması halinde mahkemenin itirazın iptali kararının kesinleşmesine kadar geçecek zaman 2 yıllık (veya 1 yıllık) satış isteme süresinin hesabına dahil edilmez (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, 3. cilt, sh. 2474 ve devamı)....
Şti. aleyhine genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibine karşı şikayetçi ...nin icra mahkemesine başvurusunda; diğer şikayetleri yanında takip talebinde ve ödeme emrinde borçlu olarak belirtilen şirket ile kendi ticaret unvanı benzerlik göstermekle birlikte aynı şirket olmadıklarını ileri sürerek takibin iptali isteminde bulunduğu, mahkemece, husumet yönünden takibin iptaline karar verildiği, anılan kararın alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 24.01.2017 tarih ve 2016/9245 E- 2017/886 K. sayılı ilamı ile; alacaklıya, takip talebinde borçlu olarak ''...ni göstermesi ve sonrasında bu unvan altında yeniden ödeme emri çıkarılması için HMK'nun 124/3-4. maddesi uyarınca kesin süre verilmesi, bu sürede taraf değişikliği yapılması halinde, önceki ödeme emrinin iptaline, aksi halde taraf (pasif husumet) ehliyeti yokluğu nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğu, mahkemece, bozma ilâmına uyularak yeniden ödeme emri çıkarılması...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar vekili, İcra Hukuk Mahkemesince ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, kararın kesinleşmesinden itibaren de takibin devamının sağlanabilmesi için yeniden ödeme emrinin tebliğinin gerektiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, dava tarihi itibariyle davalı borçlulara tebliğ edilmiş, ödeme emri ve ödeme emrine yapılmış itiraz olmadığı gerekçesiyle şartları oluşmamış davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Yine, aynı alacak için başlatıldığı belirtilen ilamsız icra takibinde, borçluların itirazı üzerine genel yetkili mahkemece itirazın iptali isteminin reddine karar verilmesi söz konusu ilamsız takip için hüküm ve sonuç doğurmakta olup, dava konusu ipotekli takip yönünden hüküm ve sonuç doğurmaz. İcra memurunca, mahkeme kararı olmaksızın ya da dosya hesabına ödeme yapılmaksızın veya alacaklı tarafça haricen tahsilat bildiriminde bulunulup gerekli harcı yatırılmaksızın, ipotekli takibin durdurulması ve takipten önce yapıldığı belirtilen ödemelerin takip borcundan mahsubu da hukuken mümkün değildir. Bu itibarla, 11/06/2018 tarihli memur işlemi usul ve yasaya uygundur....
E. sayılı dosyası kapsamında takibe geçildiğini, davalı tarafından ödeme emrine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ve takibi durdurduğunu, davanın kabulü ile yerinde olmayan itirazların iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasını karar verilmesini talep ve dava etmiştir....