Mahkemece; davacı kurum tarafından teslim alınan para ve diğer değerlerin araç içinde bulunan çelik kasaya kilitlenmesi hususundaki 01/03/2007 tarihli ve 2651 sayılı emrin davalıya tebliğ edilmediği, davalının birlikte ringe çıktığı güvenlik görevlisi ...'ın görev emrinin ve İl Jandarma Komutanlığından alınması gerekli izin belgelerinin bulunmadığı, kurum müfettişinin raporunda davalının herhangi bir kastının bulunmadığının belirtildiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda; davalı müdür vekilinin görev yaptığı ... ... Merkezine bağlı bulunan ..., ve ......
Ancak tehirinde mazarrat umulan hallerde Cumhuriyet Savcıları ve Savcıların muavini sıfatiyle emirlerini icraya memur olan zabıta memurları arama yapabilirler" denilmektedir. 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyetleri Yasasının 2. maddesinde de; kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanmasından sorumlu olan polisin amirinden aldığı emri, kanun, tüzük ve yönetmelik hükümlerine aykırı görürse yerine getirmeyip bu aykırılığı emri verene bildireceği, amirin emrinde ısrar etmesi ve emrini yazılı olarak yenilemesi durumunda emrin yerine getirilmesi gerektiği, bu halde emri yerine getirenin sorumlu olmayacağı, konusu suç teşkil eden bir emrin hiçbir surette yerine getirilmeyeceği, yerine getirenlerin sorumluluktan kurtulmayacağı belirtildikten sonra, maddede sayılan onüç değişik halde yetkili amir tarafından verilen sözlü emrin derhal yerine getirileceği, bu emirlerin yazılı olarak verilmesinin istenemeyeceği, bu hallerde emrin yerine getirilmesinden doğacak sorumluluğun emri verene ait olduğu ifade...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2019 NUMARASI : 2019/455 ESAS - 2019/755 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrin KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı banka tarafından müvekkili hakkında Eskişehir 6. İcra Müdürlüğünün 2018/9118 Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığını, icra emrinin vekil olarak kendilerine gönderildiğini, müvekkili asil yerine kendilerine icra emri gönderilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan iptali gerektiğini, vekaletnamede ödeme/icra emri tebellüğüne ilişkin yetkisi bulunmadığını, icra emri tebliğinde davalı alacaklının hukuki menfaati bulunmadığını, 15/10/2018 tarihinde icra dosyasına vekaletname sunulduktan sonra borç miktarına itiraza ilişkin yargılamanın Eskişehir 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2023 NUMARASI : 2023/229 ESAS 2023/295 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrin KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya 2. İcra Müdürlüğü'nün 2023/2572 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, yargılama gideri ve ilam vekalet ücretine ilama uygun olarak faiz talep edildiğini ancak, katılma alacağına ilamda karar tarihinden itibaren faiz işleyecek faiz olarak belirtilmesine rağmen dava tarihinden itibaren faiz işletildiğini belirterek usul ve yasaya aykırı icra emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mevzuat, konusu suç teşkil eden emir müstesna, amir tarafından verilen emrin muhteva itibari ile kanuna uygunluğunu araştırmaktan astı yasaklamıştır. Emrin hizmete ilişkin olması halinde, emri yerine getiren kimsenin prensip itibari ile hiçbir ceza sorumluluğu yoktur ve bütün sorumluluk sadece emri verene aittir. Özel nitelikte olmayan ve bu özel niteliği ilk bakışta anlaşılmayan her emir, hizmetle ilgili sayılmak gerekir. Ast kendisinden verilen emrin bir suç işlemek maksadı ile verildiğini biliyorsa ve buna rağmen emri yerine getirmişse kendisi de amirle birlikte ceza görecektir. Dikkat edileceği veçhile, astın bu hususta sadece bir şüpheye kapılması cezalandırılması için yeterli değildir, zira her asker, amiri tarafından verilen emrin kanuni olduğunu farz ve kabul etmek zorundadır ve bu konuda ast lehine bir karinenin varlığı kabul edilebilir (AsCK 41, f. 2 ve 3)(Prof, Dr. Sahir Erman Askeri Ceza Hukuku Syf 176 vd.)....
Mevzuat, konusu suç teşkil eden emir müstesna, amir tarafından verilen emrin muhteva itibari ile kanuna uygunluğunu araştırmaktan astı yasaklamıştır. Emrin hizmete ilişkin olması halinde, emri yerine getiren kimsenin prensip itibari ile hiçbir ceza sorumluluğu yoktur ve bütün sorumluluk sadece emri verene aittir. Özel nitelikte olmayan ve bu özel niteliği ilk bakışta anlaşılmayan her emir, hizmetle ilgili sayılmak gerekir. Ast kendisinden verilen emrin bir suç işlemek maksadı ile verildiğini biliyorsa ve buna rağmen emri yerine getirmişse kendisi de amirle birlikte ceza görecektir. Dikkat edileceği veçhile, astın bu hususta sadece bir şüpheye kapılması cezalandırılması için yeterli değildir, zira her asker, amiri tarafından verilen emrin kanuni olduğunu farz ve kabul etmek zorundadır ve bu konuda ast lehine bir karinenin varlığı kabul edilebilir (AsCK 41, f. 2 ve 3)(Prof, Dr. Sahir Erman Askeri Ceza Hukuku Syf 176 vd.)....
İcra Müdürlüğünün 2018/4079 esas sayılı dosyası nedeniyle eldeki şikayete konu takipten en geç satış ilanının tebliğ edildiği 31/10/2018 tarihinde haberdar olduğunun anlaşıldığı, borçlunun ödeme emrin 31/10/2018 tarihinde öğrendiği bu tarihten itibaren yasal (7) günlük süreyi geçirdikten sonra 30/11/2018 tarihinde mahkemeye başvurduğu belirtilerek şikayetin süre aşımından reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T1 Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Adana 11....
İşte askerlik hizmetinin bu özelliğini nazara alan Anayasamız, “kanunsuz emir” kenar başlığını taşıyan 137. maddede, kanunsuz emrin yerine getirilemeyeceğini ve böyle bir emri alan memurun ne suretle hareket etmesi gerekeceğini belirttikten sonra “Askeri hizmetlerin görülmesi… için kanunla gösterilen istisnalar saklıdır” dediği gibi, AsCK da amir tarafından verilen emrin yerine getirilmesine ilişkin olmak üzere, şöyle bir hüküm sevketmiştir: “Hizmete müteallik hususlarda verilen emir bir suç teşkil ederse, bu suçun işlenmesinden emir veren mesuldür....
yerine getirilmesinden doğacak sorumluğun emri verene ait oluduğu, konusu suç teşkil eden emrin hiçbir surette yerine getirilemeyeceği, getiren kimsenin sorumluluktan kurtulamayacağı hükmüne yer verildiği, dava konusu olaya bu açıdan bakıldığında, davacının … Köyünde ilkokul binası ve kendisinin de kalabileceği bir yer bulunmaması nedeniyle, öğretmensizlikten kapalı olan bir ilkokula atamasının yapılması istemiyle başvuru yapmak için gittiği bir sırada, İlçe Milli Eğitim Müdürü'nün … Köyü İlkokulunda göreve başlaması yolundaki istemi yazılı bir emir veya istem olmadığı, şifahi bir bildirim olduğu, yazılı bir emir şeklinde olmayan ve kamu düzenini doğrudan etkileyen bu istemin hukuken davacı tarafından yerine getirilmesinin olanaksız olduğu dikkate alındığında, davacının … Köyü ilkokulunda görevli olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, davacının, hukuken … Köyü İlkokulunda görevli bulunduğu sonucuna ulaşılması kaçınılmaz olduğundan, davacının bu görev...
Astın, verilen emrin hukuka uygunluğunu sorgulama ve değerlendirme yetkisi bulunmamaktadır. 211 sayılı Kanunun 14/2. maddesi gereğince verilen emir hukuka aykırı ise sorumluluk emri verene aittir. Verilen emrin suç teşkil etmesi durumunda ise emri veren ve yerine getirenin sorumluluğu aynı Kanunun İştirak başlıklı 41/2. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre amirin emri suç teşkil ediyorsa ve ast, amirin emrinin adli ve askeri bir suç maksadı ihtiva eden bir fiile müteallik olduğunu biliyorsa hem emri veren hem de emri yerine getiren, sonuçtan iştirak hükümlerine göre sorumlu olacaktır. Astın cezai sorumluluğu, ancak emrin hizmete müteallik olmaması, suç işlemek maksadıyla verilmesi ve bu maksadın ast tarafından bilinmesi halinde sözkonusu olabilecektir....