Davacıya gönderilen 12/09/2022 tarihinde düzenlenen ve 22/09/2022 tebliğ tarihli tebligat zarfı üzerinde; “Bu zarfta örnek 10 ödeme emri vardır” şeklinde şerh düşüldüğü, borcun sebebi olarak gösterilen dayanak belgenin, ödeme emri ile birlikte borçluya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesinde hukuka aykırı yön bulunmamaktadır. Yukarıda belirtilen nedenlerle; ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Mersin 1....
Yine genel haciz yoluyla ilamsız takipte ödeme emrinin tebliği üzerine her türlü itiraz İİK'nın 62 ve devamı maddeleri uyarınca icra dairesine yapılması gerekmekte olup, borçlunun icra mahkemesinde ileri sürdüğü yetkiye, borca, faiz ve fer'ilere itirazı sonuç doğurmayacağından, davacının buna ilişkin itirazları hakkında ilk derece Mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Ancak, davacı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasının yanısıra takip dayanağı belgelerin ödeme emri ekinde kendisine tebliğ edilmediğini ileri sürerek tebliğ işleminin iptalini istemiş, Mahkemece ödeme emri tebliğ mazbatasındaki şerhten takip dayanağı belgelerin gönderildiği gerekçesiyle bu istemin esası incelenerek reddedilmiştir....
T2 tebliği suretiyle tebliğ işlemi eksikliğinin giderilmesine, İcra takibinin iptali isteminin reddine yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....
Öte yandan, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü, ancak muhatabı tarafından İİK'nın 16. maddesi uyarınca süresinde şikayet konusu yapılarak tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi talep edilebilir. Borçluya ikinci kez ödeme emri tebliğ edilmesi, ona yeniden itiraz hakkı verir ise de, satış isteme süresinin, ikinci kez çıkarılan icra veya ödeme emri tebliğinden başlatılmak sureti ile alacaklının satış isteme süresinin uzatılması sonucunu doğurmaz. Aksi halde, satış isteme süresini kaçıran alacaklının, borçluya yeniden ödeme veya icra emri tebliğ ettirmek sureti ile yeniden satış talebinde bulunma hakkı kazanmasına neden olur (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/5397 Esas, 2017/13051 Karar)....
etmişse de takibin konusu itibarı ile davacının itirazlarının icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, ilk derece mahkemesince itirazın reddine karar verildiğinden, ayrıca takibin iptali talebinin reddine şeklinde hüküm kurulması gerekmediği, yine dava dilekçesinde ödeme emrinin de iptali talep edilmişse de icra dosyasının incelenmesinde takibe dayanak kira sözleşmesinin takip talebi ile birlikte icra dosyasına sunulduğu ve bir suretinin ödeme emri ile birlikte davacıya tebliğ edildiği, ödeme emri iptal sebeplerinin de oluşmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK.nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlu vekilinin mahkemeye sunduğu 07/10/2015 tarihli şikayet dilekçesinde ödeme emri tebliğ işleminden 02/10/2015 tarihinde haberdar olduğunu bildirdiği, ancak, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, icra müdürlüğüne 02/10/2015 tarihinde sunduğu itiraz dilekçesinde ödeme emrinin 28/09/2015 tarihinde tebliğ edildiğine ilişkin beyanda bulunduğu görülmekle, tebliğ tarihinin 28/09/2015 olarak kabulü ile, borçlunun 07/10/2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvurunun İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonra olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla (9 örnek) takipte borçluların ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiasıyla şikayette bulunduğu, mahkemece işin esası incelenerek istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK.nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Somut olayda, usulsüz de olsa ödeme emrinin borçlulardan ...'...
Somut olayda; davacı/borçluya gönderilen ödeme emrinin muhatap işyeri yetkililerinin adreste olmadığı iş takibinde olduğunu sözlü olarak beyan eden daimi çalışana tebliğ edildiği, tebligat yapılan şahsın şirket yetkilisi olmadığı, tebliğ şerhinde şirket yetkilisinin bulunmadığı tespit edildikten sonra, şirket yetkilisinden sonra tebliğ almaya yetkilendirilen kişinin bulunup bulunmadığı tespit edilmeden doğrudan daimi çalışana tebliğ yapılmasının Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 21. maddesi hükümlerine aykırı olduğu ve tebliğ işleminin bu nedenle usulsüz olduğu anlaşıldığından, şikayetin kabulü ile dosyada aksi kanıtlanamayan öğrenme tarihinin TK'nın 32.maddesi gereğince tebliğ tarihi olarak kabulüne, takip dosyasından gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin 06/11/2020 olarak DÜZELTİLMESİNE, Ödeme emrinin iptali talebinin REDDİNE" karar verildiği görülmüştür....
Ancak ne var ki haciz işleminin uygulanabilmesi için 6183 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak yürütülen bir takip ve usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilmesi gerekir. Bir başka ifade ile davacı hakkında kesinleşmiş bir icra takibi bulunmalıdır. Somut olayda, takibin 6183 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak yürütülmediği ve davacıya usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilmeden hakkında haciz işlemlerine başlanıldığı anlaşılmaktadır. Usulüne uygun bir ödeme emri tebliği bulunmamasına rağmen davacı hakkında haciz işlemi uygulanmasına yönelik Kurum işlemi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla ilk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen kararın isabetli olduğu sonucuna varılmıştır....
alacağın tahsili amacıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle … takip numaralı ödeme emri iptal edilmiş, … takip numaralı ödeme emri, 2008 yılının Ağustos dönemine ait gelir (stopaj) vergisi ve fer'isi yönünden iptal edilmiş, … takip numaralı ödeme emrinin 2008 yılının Ağustos dönemine ait katma değer vergisine ait kamu alacağı ile … takip numaralı ödeme emri yönünden dava reddedilmiştir....