Sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını Davacının iddialarının yersiz olup takibe dayanak belgeler ödeme emrinin ekinde bulunmakla beraber UYAP sistemine de tarandığını, Söz konusu işlemde İdaremizin kusuru bulunmadığını belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık: ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olup ödeme emri ekinde dayanak belgelerin davacıya tebliğ edilip edilmediğine ilişkin şikayet niteliğindedir Mersin 1. İcra Müdürlüğünün 2022/6273 Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı T3 tarafından T1 Şirketi aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra takibinin dayanağı olarak hasar tespit tutanaklarının gösterildiği, davacı borçlunun "Yukarıöveçler Mah. Lizbon Cad. Fevzibey Apt. No:30/11 Çankaya/ Ankara adresine çıkartılan ödeme emrinin 24/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, çıkartılan ödeme emrinde "... Bu zarfta Örnek 10 ödeme emri vardır.....
Mahkemece;icra emrinin borçlu vekiline de 12/05/2014 tarihinde tebliğ edildiği ve ödeme süresi geçmeden borçlu aleyhine icra takip muameleleri (haciz gibi) yapılmadığı anlaşıldığından takip borçlusunun şikayette menfaatinin bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. İcra dosyası incelendiğinde davanın açıldığı tarih olan 06.05.2014'de alacaklı vekili tarafından icra müdürlüğünden borçlu vekiline icra emri tebligatı yapılması talep edildiği görülmekle davanın açıldığı tarihte henüz borçlu vekiline icra emri tebliğ edilmediğinden borçlu vekilinin şikayetinde haklı olduğunun kabulü gerekir, Mahkemece yazılı gerekçe ile şikayetin reddi ile borçlu aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderinin üzerinde bırakılması doğru değildir....
Ancak bu tahsil harcının doğabilmesi için takibin o safhasının yerine getirilmesi gerekir (Ödeme veya icra emrinin tebliği, haciz işleminin yapılması veya satış işleminin kesinleşmesi gibi). Ödeme emri veya icra emrinin tebliğ edilmesinden önce ödeme yapılması ve aynı dönemde icra takibinden vazgeçilmesi halinde, tahsil harcı almak mümkün değildir (HİGM 20.02.1989 T. 8385 sayılı genelgesi). 492 Sayılı Harçlar Kanuna ekli I sayılı tarifenin icra iflas harçları B bölümünün I-3. maddesindeki tahsil harcının, ancak ödeme emri veya icra emri tebliğinden sonraki işlemler nedeniyle alınacağı öngörülmüştür (12. HD'nin10.03.2003 T ve 1505- 4760 sayılı ilamı). Somut olayda; alacaklının, İstanbul 30....
İcra takiplerinde, takip çıkış miktarı üzerinden 492 sayılı Harçlar Kanunu'na ekli (1) sayılı tarifenin B/I- 3. fıkrasına ve takip safhasına göre tahsil harcı alınır. Ancak bu tahsil harcının doğabilmesi için takibin o safhasının yerine getirilmesi gerekir (Ödeme veya icra emrinin tebliği, haciz işleminin yapılması veya satış işleminin kesinleşmesi gibi). 492 Sayılı Harçlar Kanunu'na ekli (1) sayılı tarifenin icra harçlarını düzenleyen B-1/3-a maddesine göre; ödeme, ödeme ve icra emrinin tebliğinden sonra, fakat hacizden önce yapılmışsa, ödenen paralardan % 4,55 tahsil harcı alınmaktadır. Aynı Yasa'nın 3/b bendinde ise; tahsil harcının, “hacizden sonra ve satıştan önce ödenen paralardan % 9,10 oranında kesileceği öngörülmüştür. Birden fazla borçlunun takip edildiği hallerde, tahsil harcı oranın belirlenmesinde, her bir borçlu açısından ayrı değerlendirme yapılması esastır....
Ancak bu içtihat alacaklının kendi iradesi ile yeniden ödeme emri tebliği istemesine bağlı olup bu istem nedeniyle borçlu açısından yeni bir itiraz ve şikayet hakkı doğmaktadır. (Yargıtay hukuk Genel Kurulu esas no: 2017/12- 363 karar no: 2019/462) Öte yandan, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü, ancak muhatabı tarafından İİK'nun 16. maddesi uyarınca süresinde şikayet konusu yapılarak tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi talep edilebilir. İcra Müdürlüğünün resen borçluya ikinci kez ödeme emri göndermesi usulsüzdür....
Borçlunun şikayeti, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet niteliğinde olup, İİK.nun 16/1. maddesi gereğince; şikayetin bu işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlunun, .... İcra Müdürlüğünce gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine 10.11.2014 tarihinde icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunduğu görülmektedir. Bu durumda borçlunun, usulsüz tebliğ işlemini 10.11.2014 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden 31.12.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK.nun 16/1.maddesinde öngörülen yedi günlük süreden sonradır. O halde mahkemece, şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir....
Mahkeme; davacıya gönderilen ödeme emrinin 21/04/2014 tarihinde iade edildiği, bunun üzerine mernis adresine 02/06/2014 tarihinde usule uygun olarak TK 21/2 maddeye göre ödeme emri tebliğ edildiği, bu nedenle ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetinin reddi gerektiği, ödeme emrinin 02/06/2014 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, borçlunun 5 günlük itiraz süresi içinde itiraz veya şikayette bulunmadığı, bu yasal süre geçirildikten sonra 13/02/2019 tarihinde takibin iptali talebinde bulunduğu, bu nedenle davacının takibe konu belgenin kambiyo senedi olmadığı iddiasına dayalı İİK'nun 170/a-2 maddesi gereğince takibin iptali yönündeki şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği, davacıya çıkarılan kıymet takdiri raporuna ilişkin tebligatın öncelikle TK'nın 21/1 maddesine göre tebliğe çıkarılması, iade dönmesi halinde ise TK 21/2 maddeye göre tebliğe çıkarılması gerekirken, TK 21/2'ye göre doğrudan tebliğe çıkarıldığı, tebliğ memurunun da TK 21/2'ye göre tebliğ ettiği, bu haliyle yapılan...
İdarî para cezasının davacı şirket tarafından vadesinde ödenmemesi üzerine, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 55. maddesi uyarınca dava konusu ödeme emri düzenlenmiştir. Ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır. İLGİLİ MEVZUAT: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 55. maddesinde, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı ileri sürülen tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde dava açabileceği kurala bağlanmıştır....
nin prim ve ferilerine ilişkin borçları nedeniyle, şirket yönetim kurulu üyesi ve başkan yardımcısı olduklarından bahisle gönderildiği iddia edilen ödeme emirlerinin ödenmemesi nedeniyle davacıların maaşlarına haciz konulduğu, davaya konu ... adet ödeme emrinin 2004/14692 nolu tevhitli dosyada birleştirildiği, mahkemece, 2004/14692 tevhitli takip dosyasından çıkarılan ödeme emirlerinin davacılara tebliğ olunması ve itiraz yada dava yolu ile iptallerinin sağlanmaması nedeniyle kesinleşmesi sonucu kurum işleminin yerinde olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmış ise de, verilen hüküm yerinde görülmemiştir. Dosya kapsamından, tevhitli dosyada birleşen ... adet ödeme emrinden sadece 2005/15851 nolu ödeme emrinin davacı ...’ye, 2005/11881 nolu ödeme emrinin de sadece davacı ...’a tebliğ edildiği, diğer ödeme emirlerinin tebliğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı anlaşılmaktadır....
ödeme emrinin tebliğ edildiğini, dayanılan sözleşmenin ne olduğunu bilmeyen müvekkilinin İİK madde 61’e aykırı olan ödeme emrinin iptali için dava açmak zorunda kaldığını, usulsüz olarak yapılan tebligatın ve ödeme emrinin iptali gerektiğini, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, dayanak belgeyi eklemeyerek davanın açılmasına sebep olan davalı taraf olması nedeniyle yargılama giderlerinin de davalıya yükletilmesi gerektiğini belirterek Bor İcra Müdürlüğü'nün 2021/417 E. sayılı dosyasından taraflarına gönderilen 19.08.2021 tarihli ödeme emrinin iptaline ve dava süresince icranın durdurulmasını, söz konusu davanın açılmasına davalı taraf sebebiyet verdiğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin AAÜT gereği davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....