davacının iş yerinde kullandığı ve yurt dışına nakliye için kullanılan araçta alkollü içki şişelerinin bulunması, alkollü olarak işe geldiği ve açıklama yapmaksızın iş yerini terk ettiği neden gösterilerek iş akdinin fesedildiği, iş yerini terke yönelik yada sonrasında devamsızlığa ilişkin tutanak tutulmadığı, içkilerin araç içindeki fotoğraflarının sunulduğu, işten ayrılış bildirgesinin iddia edilen olaydan yaklaşık üç hafta sonra verildiği, davacının yurt dışına sefer yaptığı, dinlenen tanık beyanlarına göre daha ucuz olduğu için alkollü içeceklerin yurt dışından aldıkları, fotoğraflardaki alkollü içeceklerin yabancı marka ve kapalı olduğu, davacının iş yerine alkollü geldiği ve alkollü araç kullandığı yada kullanmaya çalıştığına dair bir delil bulunmadığı, fiyat avantajı nedeniyle yurt dışında gümrük sınırlarında alkollü içecek alınmasının olağan bir durum olduğu, tek başına fesih sebebi sayılamayacağı, davacının alkollü araç kullandığının tespit edilmediği, ihtarname ile aradan 3...
Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 16/07/2013 NUMARASI : 2012/367 (E) ve 2013/364 (K) Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 07.04.2011 tarih, 2014/38432 esas, 201512287 sayılı tevdi kararımızda sanığın gerekçeli karar tebliğ tarihlerini de kapsayacak şekilde yurt dışına giriş çıkış tarihlerinin tespit edilmesinin talep edildiği, ancak mahkemece sadece gerekçeli kararın verildiği tarihle kararın kesinleşme tarihi arasındaki yurt dışına giriş çıkış tarihlerinin istendiği anlaaşılmış olup, sanığın gerekçeli kararın verildiği tarihten önce yurt dışına çıkma ihtimali bulunduğundan, tarih belirlemeksizin sanığın yurt dışına giriş çıkış tarihlerinin tespit edilmesi için dosyanın mahalline gönderilip eksiklik giderildiğinde eski hale getirme talebine ilişkin ek tebliğname düzenlenerek iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ın, Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümünde araştırma görevlisiyken lisansüstü eğitim için 1.9.1998 tarihinde yurt dışına gönderildiğini, davalının eğitimini tamamlamasına rağmen yurda dönüp görevine başlamadığından 20.6.1993 tarihinden itibaren görevden çekilmiş sayılmasına karar verildiğini; bu nedenle davalıya yapılan masrafların iki katı tutarı olan 240.816 Amerikan Doları ile 7.858.943.466 TL.nın dava tarihinden itibaren davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir. Dava, zorunlu hizmet karşılığı olan kurum alacağının tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 8.7.2006 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 5535 Sayılı "Bazı Kamu Alacaklarının Tahsil ve Terkinine İlişkin Yasa"nın 2. maddesiyle 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Yasasına eklenen Geçici 53. madde hükmü çerçevesinde değerlendirilip oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmek üzere mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde eğitim ve öğretim gideri olarak 20.759.515.000 TL alacağın sarf tarihinden itibaren faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalılardan ...'un Milli Eğitim Bakanlığı adına resmi bursla yurt dışına öğrenci olarak gönderildiğini; ancak, 1416 Sayılı Yasaya aykırı davranıştan dolayı davalının öğrencilikle ilişiğinin kesildiğini, davalının kendisine yapılan 26.003.375.000 TL masrafın 5.243.860.000 TL.sını ödediğini, bu nedenle bakiye 20.759.515.000 TL masrafın sarf tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan tahsilini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, 37.599.690.000 TL eğitim ve öğretim alacağının sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istenilmiştir. Mahkemece dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dava 2547 sayılı Yasanın 33. maddesi uyarınca lisansüstü eğitim yapmak amacıyla yurt dışına gönderilen davalının başarısız olması nedeniyle vermiş olduğu yüklenme senedi hükümleri gereğince oluşan alacağın istemine ilişkindir....
in 05.03.2012 tarihi itibariyle müvekkili ile ilişiğinin kesildiğinin İBB Teftiş Kurulu Başkanlığının düzenlediği 30.11.2021 tarihli Tevdi Raporu ile tespit edildiğini, şirketin zararından o dönem genel müdür olarak çalışan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, şimdilik burs ve eğitim giderlerine karşılık ödenen 100.000 USD ve 2.000 TL ile ...'e ödenen şimdilik 1.500 TL kıdem tazminatı ve 1.500 TL ihbar tazminatı olmak üzere toplam 3.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, savunmasında özetle; müvekkilinin sözleşmenin tarafı olmadığını ve kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin yönetim kurulu kararını uyguladığını, burs ile yurt dışına eğitim almak üzere bursiyer gönderilmesinin İBB tarafından başlatıldığını ve tüm iştiraklere uygulandığını, işlemin sözleşme ve alınan kararlara uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....
Yasa koyucu yabancı uyruklu öğrencilere Türkiyede eğitim almasına imkan tanırken Türk vatandaşı olduğu için yurtdışında eğitim gören bir öğrencinin de bu haktan faydalanmasını isteyerek aslında yabancı uyruklu öğrenciye tanıdığı (yurtdışında eğitim görmesi sebebiyle) sınavsız eğitim hakkını, yurtdışında yaşayan ve yurtdışında ortaöğretimi tamamlayan Türk vatandaşına ya da çifte vatandaşlığı olanlara da sağlayarak bunlar arasında bir eşitlik; fırsat eşitliği yaratmak istemiştir. Bununla birlikte bu haktan faydalanabilmek için ortaöğretimin tamamının yurt dışında usulüne uygun bir şekilde tamamlanması, usulüne uygun alınan diploma ile uluslararası öğrenci başvurusu yapılması gerektiği açıktır. İş bu dava dosyasında davalı Üniversite tarafından davacının ortaöğretim diplomasının doğruluğunu araştırmak amacıyla gerekli yazışmalar yapılmış ve davacının sunduğu transkript ve ortaöğretim diploması Ukrayna Eğitim ve Bilim Bakanlığı tarafından teyit edilmemiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle velayetin anneye ait bulunmasına, çocuğun yasal temsilcisinin anne olduğunun anlaşılmasına, davacının küçüğün yurt dışına çıkışta babanın muvafakatının aranmaması isteğinde hukuki yararının bulunmadığına ve kararın sonucu itibariyle doğru olmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.20.10.2011 (Per.)...
yi Almanya'ya götürerek orada bulunan nişanlısına teslim etmek olduğunu beyan etmiş olması karşısında, göçmen kaçakçılığı suçunun manevi unsuru olan “fiilin doğrudan doğruya veya dolaylı olarak maddî bir yarar elde etme maksadının” somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediğinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi amacıyla yaş küçüklüğü nedeniyle soruşturma aşamasında Pendik Çocuk Büro Amirliğine teslim edilen ... tanık sıfatıyla dinlenip ve hakkındaki soruşturma ve açılmış ise dava dosyası getirtilip incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre ise; a) Mahkemece sanığın ...'...
KURULU BAŞKANLIĞININ İDDİALARI : Davalı Kurum'un Anayasa'nın 131. maddesi uyarınca öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak görevinin bulunduğu, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 33. maddesi uyarınca yurt dışına gönderilenlerde aranacak nitelikler ile diğer hususları belirleyen 09/09/2009 tarihli Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararında, doğrudan doktora programına kabul edilen araştırma görevlilerine Lisansüstü Eğitim Öğretim Yönetmeliğindeki normal eğitim ve azami eğitim süreleri göz önünde bulundurularak doktora eğitimini tamamlamak üzere en fazla 4 yıl burslu olarak, 2 yıl ise yurt içi ve yurt dışı maaşsız olarak izin verilebileceğine karar verilebileceği, davacının azami süreleri doldurduğu ileri sürülmektedir....