Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. TMK'nun 323.maddesine göre; ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
Bu bakımdan çocukla davacılar arasında kişisel ilişki tesisinin, çocuğun menfaatine uygun olup olmadığı konusunda uzmanlardan, taraflarla ve çocukla yüzyüze görüşme yapmak suretiyle yeniden ayrıntılı rapor alınmalı diğer delillerle birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre karar verilmelidir. Bu sebeple sayın çoğunluğun onama görüşüne iştirak etmiyorum. 3-HB/HA/EB...
Taraflar halen aynı şehirde oturmakta olup, farklı şehirlerde oturuyor olsalar bile gelişen ulaşım şartları ve kolaylığı nazara alındığında kişisel ilişki düzenlenirken "aynı şehir", "ayrı şehir" ayrımı yapılması gerekli bir unsur değildir. Bu bakımdan böyle bir ayrıma gidilmesi doğru olmadığı gibi kurulan kişisel ilişki süresi yeterli değildir. O halde "aynı şehir", "ayrı şehir" ayrımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, mümkünse her ayın belirli hafta sonları ve yazın bir ay süreyle kişisel ilişki tesisi, bundan beklenen amaca uygun düşer. Bu hususlar gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.m.438/7)....
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskil Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki tedbiren çocukla kişisel ilişki kurulması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile ortak çocuğun velâyetinin tedbiren davalı anneye verilmesine ve ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Velayeti anneye verilen ortak çocuk ile davalı-karşı davacı baba arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun dört yaşına kadar ve dört yaşı sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi gelecek yıllarda her zaman istenebilir. Velayeti davacı-karşı davalı anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasında, uygun süreli ve yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurmak gerekir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden ortak çocuk ile davalı-karşı davacı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gorektirmiştir....
in velayetinin ise anneye verilmesine karar verilmiş, velayeti kendisine verilmeyen ebeveynle çocuklar arasında karşılıklı kişisel ilişki tesis edilmiş ancak kurulan kişisel ilişki kardeşlerin birbirini göremeyecekleri şekilde düzenlenmiştir. Velayet kendisine bırakılmayan ortak çocukla diğer ebeveyni arasında kişisel ilişki düzenlenirken kardeşlerin de birbirini görmelerine olanak sağlayıcı şekilde düzenleme yapılması kardeşlik ilişkisinin gelişmesi için önemlidir. Bu bakımdan kardeşlerin birbirlerini görecekleri şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir.Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı, anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir....
DAVA Davacı anne vekili dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek babayla kişisel ilişki tesis edildiğini, annenin ...'da babanın ...'da yaşadığını, taraflar arasında kişisel ilişki konusunda sorun çıkmadığını ancak pandemi nedeniyle son dönemlerde görüşemediklerini, salgın nedeniyle görüşmelerin yatılı olmamasını talep ettiklerini, babanın çocuk ile nerede görüştüğü bilinmediğinden annenin çocuğun sağlığından endişe ettiğini iddia ederek kişisel ilişkinin kaldırılmasını, mümkün olmazsa yatılı olmayacak şekilde sınırlandırılmasını talep etmiştir. II....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Çocuklar ile ana veya baba arasında düzenlenen kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....
Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulduğu, erkeğin ortak çocuğun hastalığı ile ilgilenmediği, sorumsuz olduğu, kurulan kişisel ilişkinin usul ve yasaya aykırı olduğu, ortak çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ya da yatılı olarak kalması yönünde verilen İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında hükmedilen tazminatların ve nafakaların miktarlarının az olduğu, çeyiz eşyası alacağı yönünden hüküm kurulmadığı belirterek tazminat ve nafaka miktarları, kişisel ilişki ve çeyiz alacağı talebi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 2....