Yasada evlilik birliğinin sarsılması başlığı altında ise; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir (TMK m. 166/1) ” şeklinde genel boşanma sebebi yer almaktadır. Eylemli ayrılık adı altında özel/ayrı bir boşanma sebebi ise düzenlenmemiştir. Ancak, somut olayın özelliğine göre, çok uzun süreli eylemli ayrılıkların, genel boşanma sebebi olan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle (TMK m. 166/1) açılmış davalarda değerlendirilmesi gerekir. Buna engel olacak yasal bir düzenleme yoktur. Dairemizin, “… Tarafların beş yıllık evlilikten sonra sık sık kavga edip ayrıldıkları son olarak ayrıldıkları ve tanık beyanıyla 5-10 seneden beri bir araya gelmedikleri anlaşılmıştır....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili ile davalının 11 yıllık evli olduklarını, bu evliliklerinden 1 müşterek çocuklarının bulunduğunu, davalı erkeğin sorumsuz olduğunu, evin giderlerini karşılamadığı gibi kadın ve çocuğu ile ilgilenmediğini, aşırı borçlandığını, evine sürekli haciz geldiğini, davalı erkeğin davacı kadını da borçlandırdığını, tarafların en son Özbekistan'da yaşamaya başladıklarını, davalı erkeğin burada bir kadın ile ilişki yaşadığını bunu öğrenen müvekkiline fiziksel şiddet uygulayarak evden kovduğunu, boşanmak istediğini ve müvekkilini istemediğini defalarca kez söylediğini, sonuç olarak tarafların evlilik birliğinin temelinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, çocuk ve müvekkili için ayrı ayrı 1.000,00...
DAVA 1.... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin tarafların kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, güven zedeleyici davranışlarda bulunduğunu, sürekli fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, kötü davrandığını, hakaret ve küfür ettiğini iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, küçüğün ile babası arasında kişisel ilişki kurulmamasına, çocuk için aylık 5.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 150.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2019 NUMARASI : 2015/766 ;ESAS 2019/555 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu sebeple tarafların boşanmalarına müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuk için 1.000,00 TL tedbir-iştirak nafakası, müvekkili lehine 500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 100.000,000 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/249 KARAR NO : 2022/134 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BİTLİS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2021 NUMARASI : 2020/96 ESAS, 2021/75 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesi ( Aile ) 18/02/2021 Tarih, 2020/96 Esas, 2021/75 Karar sayılı ilamı aleyhine taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalı eş T3 ile 27.05.2008 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden 06.11.2010 doğumlu Haktan Doğan Işık adında ortak bir çocuklarının bulunduğunu, müvekkilinin, davalı eşiyle resmiyette yaklaşık 12 yıllık evli olarak görünse de bu sürenin çoğunun fiili ayrılıklarla geçtiğini...
Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK md.323). Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur (TMK md.181/1- 2). Çocuk ile ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi; çocuk ve velayet kendisinde bulunmayan ana veya baba için bir haktır (Çocuk Hakları Sözleşmesi md.9/3). Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı-k.davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; kusur, tazminat ve nafaka miktarları kişisel ilişki, ziynet alacağı ve mehir senedinde taahhüt edilen altınların aynen iadesine, mümkün değilse fiili ödeme anındaki değerlerine hükmedilmesi gerekirken dava tarihindeki değerine hükmedilmesi yönlerinden kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma, ziynet, eşya ve mehir alacağı, karşı dava ise; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "Evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir....
, eşit kusurlu eşlerin maddî ve manevî tazminata hak kazanamayacağı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; kadının zinaya dayalı boşanma davasının reddine, her iki tarafın evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk ...'...
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verilmesini, müşterek çocukların her biri için ayrı ayrı aylık 1.000,00TL nafakaya hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; eşinin açmış olduğu boşanma davasını kabul etmediğini, duruşmalara SEGBİS aracılığıyla katılmak istediğini, duruşma tarihi belli olduğunda yazılı beyanda bulunacağını beyan etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası....
Bu hak, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kendilerinden alınabilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m. 4). Babanın cezaevinde tutuklu veya hükümlü olması kural olarak çocukla kişisel ilişki kurmasına engel değildir. Ceza ve tutukevinin, tutuklu ve hükümlülerin yakınlarıyla mevzuat çerçevesinde görüşme imkanı ölçüsünde, çocukla tutuklu veya hükümlü ebeveyni arasında kişisel ilişki tesis edilebilir....