Davacı, çeyiz senedinde yer alan ziynet eşyasının aynen ya da belirlenecek bedelinin ödenmesini talep etmiş, davalı ise ziynetlerin davacı tarafından harcandığını iddia etmiştir. Mahkemece "davalının çeyiz senedi altındaki imzayı inkar etmediği ve davacıya çeyiz senedindeki ziynet eşyalarını iade ettiğine dair iddia ve ispatı da olmadığı" gerekçesiyle kadının ziynet eşyası davasının kabulüne karar verilmiştir. Davacı kadının çeyiz senedinde yer alan ziynetlerin kendisine düğünde takılmadığına ilişkin bir iddiası bulunmamaktadır. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ve özellikle de davacı kadın tanığı ...'nın beyanından; kadına düğün sırasında ziynet eşyası takıldığı anlaşılmaktadır. Hayat deneylerine göre olağan olan, bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması yada evde saklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır. Diğer bir deyimle bunların davalının zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağana ters düşer....
Mahkemece; davaya konu çeyiz eşyalarının 02.05.2012 tarihinde davacıya teslim edildiği ve bu nedenle çeyiz eşyalarına ilişkin davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından çeyiz eşyalarına ilişkin dava yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ziynet eşyalarına ilişkin davanın kabulüne, 3.770,00 TL ziynet eşya alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin 2.005,00 TL ziynet eşyası alacağının saklı tutulmasına, karar verilmiştir. Somut olayda, davacı tarafından (... Nöbetçi AHM marifetiyle iş bu dava dosyasına gönderilen) 29.11.2013 tarihli dilekçe ile "davalı ile ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, manevi tazminat ve iştirak nafakası miktarı ile reddedilen ziynet ve çeyiz eşyası davası, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre müşterek çocuk ...un ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/10/2012 NUMARASI : 2010/1070-2012/767 Taraflar arasındaki katkı payı, ziynet ve çeyiz alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne, çeyiz ve ziynet alacağı davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı ile davalının boşandıklarını, davacının, evlilik birliği içinde, emekli maaşı ile müşterek konuta katkı sağladığını; müşterek haneye ve taşınmazın yapımına fiili olarak çalışmasıyla da katkıda bulunduğunu; diğer yandan, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafda kaldığını beyan derek, 5000 TL katkı payı alacağı ile, 25.000 TL ziynet ve çeyiz eşyası bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının hasren yapılan incelemesinde; Davalı-karşı davacı kadın tarafından talep edilen ziynet ve çeyiz eşyası bedeli karar tarihindeki kesinlik sınırı 41,530 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/l-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir. Açıklanan nedenle, davalı karşı davacı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı-karşı davacı kadının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Somut olayda, davacı- davalı erkek tarafından 14.06.2013 tarihinde boşanma ve tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava açıldığı buna karşın davalı- davacı kadın tarafından 19.06.2013 tarihinde birleşen boşanma ve ziynet ile çeyiz eşya alacağı davası açıldığı, kadının birleşen davasında erkeğin cevap dilekçesinin kadına tebliğ edilmeden , dilekçeler aşaması tamamlanmadan ziynet ve eşya alacağına ilişkin tefrik kararı verildiği, tefrik edildikten sonra da bu eksikliğin tamamlanmadığı, bozmadan sonra dosyaların tekrar birleştirilerek karar verildiği anlaşılmaktadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/12/2022 NUMARASI : 2021/471 ESAS 2022/508 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı)|Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek haneden hiçbir eşyasını almasına fırsat verilmeden kovulduğunu, bu nedenle sandığında bulunan ziynet eşyalarını ve müşterek hanede bulunan çeyiz eşyalarını alamadığını belirterek bunların tarafına iadesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de, dava değerini 96.240,00 TL olarak ıslah etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ziynet ve eşyalara ilişkin herhangi bir beyanda bulunmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya ve ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde tarflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ... İçmenin eşi diğer davalıların kayınvalidesi ve kayınpederi olduğunu, davalı ... ile evlenmeden önce, düzenlenen 08/08/1985 tarihli çeyiz senedi ile, kendisine ait olan ziynet eşyaları ve ev eşyalarının davalı ...'...
Somut olayda, davacı-davalı kadının toplam 56.064 TL tutarındaki ziynet ve çeyiz eşyası alacağı nın kabulüne hükmedilmiş olup, bölge adliye mahkemesince ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davası yönünden verilen karar kesindir. Bu nedenle, erkeğin kadının kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına dair temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince erkeğin davasının reddine ve kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Hükme karşı davalı-davacı erkek her iki boşanma davası ve kadının kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesi erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiş ve hüküm erkek tarafından yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz edilmiştir....
ve çeyiz eşya alacağı yönünden HMK 362/1- a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere Hakim Hilal Erkeş'in (122394) ziynet alacağı yönünden karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi....