Mahkemece; davacı taraf her ne kadar ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını beyan etmiş ise de davacının evden gizlice ayrılmış oluşu, ziynet eşyalarının taşınabilen, saklanabilen türden eşyalardan oluşu dikkate alınarak davacının ziynet eşyalarının davalıda kaldığını, geri almak üzere bozdurduğunu ispatlayamadığı anlaşılmakla ziynet eşyalarına yönelik davanın reddine, çeyiz eşyalarının davalı tarafından dava sırasında davacıya teslim edildiği anlaşılmakla bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2013 NUMARASI : 2011/978-2013/1016 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalıdan gördüğü baskı ve şiddetten dolayı haneyi terk ettiğini, çeyiz ve ziynet eşyalarını alamadığını beyan ederek; dava dilekçesinde liste halinde belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde bedellerinin yasal faizi ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, ziynet eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davacı kadın, düğünde kendisine takılan ziynet eşyalarının eşi, kayınvalidesi ve kayınpederi tarafından elinden alındığını ve iade edilmediğini ileri sürerek ziynet eşyalarının aynen, bunun mümkün olmaması halinde ise bedelinin ödenmesini talep ve dava etmişlerdir. Yerel mahkeme ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuş olup, temyiz incelemesi yapan Yargıtay 3....
ın annesinden daha evvel aldığı borcuna karşılık olarak diğer davalı olan annesi Bağdat'a verdiğini, geriye kalanları ise zaman içerisinde bozdurarak kişisel borçları için harcadığını ileri sürerek, ziynet eşyalarının aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde ise yasal faizi ile birlikte şimdilik 1.000,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 17/07/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 21.630,00 TL'ye yükseltmiştir....
Dava; ziynet eşyaların aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir....
Bu durumda nişanda takılan 35er gramlık 4 adet burma bilezik ile nişanda takılan Cumhuriyet Altınları ile alınan 4 adet 35er gramlık bileziğin de ziynet eşyası olarak kadında mevcut olduğunun ve davalıda kaldığının kabulü gerekir. Bu takılar yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından, hükmün bozulması gerekmiştir. Öte yandan, ziynet alacağı davalarında davacının seçimlik hakkı vardır. Davacı dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini isteyebileceği gibi, bu isteklerden yalnız birini de dava konusu yapabilir. Olayımızda davacı vekili dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istediğine göre istek dışına çıkılarak ve gerekçesi belirtilmeksizin doğrudan bedele hükmedilmesi de doğru değildir....
Diğer taraftan, İİK'nın 24/4. maddesi gereğince; aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerekir. Biçim koşullarının getiriliş amacı, hükmün açıklığı ve anlaşılırlığı kadar infaz kabiliyetini de sağlamaktır. Aksi hâl, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır ve dava içinden yeni davaların doğmasına neden olur. Eldeki davada, davacı ziynetlerinin aynen, mümkün olmaması halinde dava tarihindeki bedelini talep etmiş, hükme esas alınan raporda ise ziynetlerin cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı gibi özellikleri konusunda görüş belirtilmiştir. Ne var ki, mahkemece hükümde aynen iadeye karar verildiği halde, hakkında hüküm kurulan ziynet eşyalarının ayarı, gramı, özellikleri ayrı ayrı yazılmamış, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesis edilmiştir....
eşyalarının iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline ilişkindir....
Yasal gereklilik yukarıda belirtildiği şekilde iken, öncelikle mümkünse ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedele karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden ve karar yerinde tartışılmadan ziynet bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 29.03.2017(Çrş.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/04/2014 NUMARASI : 2013/802-2014/178 Taraflar arasındaki ziynet eşyasının aynen olmadığı taktirde bedelinin tahsili davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının davacıyı bir kaç kez dövdüğünü, 14.05.2013'de davacıyı evden dışarı atıp gönderdiğini, sonrasında evi tamamen boşaltıp evdeki tüm eşyaları ve davacıya düğünde takılan altınları alarak kaçtığını, davacıya düğünde takılan 22 ayar niteliğinde her biri 13,5 gram olan sekiz adet altın bileziğin aynen iadesine, aynen iadesi mümkün değilse fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 5.000 TL altın bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiştir....