WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin tespitinin iptali ve zilyet olduğunun şerh verilmesi ... mirasçıları ... ve müşterekleri ile Hazine, ... ve ... aralarındaki zilyetliğin tespitinin iptali ve zilyet olduğunun şerh verilmesi davasının reddine dair Alanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.04.2006 gün ve 73/192 sayılı hükmün 25.02.2011 günlü tavzih şerhi davacılar tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı, dava dilekçesinde Hazine adına kayıtlı bulunan 952 parsel sayılı taşınmazın edinme sebebinde kendisiyle birlikte... ve ...’nın diğer evlatları bulunan ... ve ...’ın zilyet olduğunun belirtildiğini, aslında kendisinin tek başına zilyet olduğunu üç kişinin zilyet olduğu yönündeki şerhin doğru olmadığını belirterek davalılar adına olan zilyetlik şerhinin iptaliyle yalnız kendisinin zilyet olduğu yönünde tapu kütüğüne şerh verilmesini istemiştir....

    olarak görünen ..., 1102 ada 2 parselde zilyet olarak görünen ... davaya dahil edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyet kaydının iptali ile tespit ve tescil KARAR Dava, mülkiyeti uyuşmazlık konusu olmayan tapuda yazılı şerhin kaldırılmasına ilişkindir. Davacılar, tapu kaydının beyanlar hanesindeki zilyet kaydının kaldırılıp adlarına zilyet kaydı tesis edilmesini talep etmişlerdir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        in fer'i zilyet olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, davacının iddia ettiği gibi temyize konu taşınmaz bölümünün yarı payını satın almış olduğu kabul edilse dahi dinlenilen yerel ve tespit bilirkişisi ile tanık beyanlarından davacının taşınmazın üzerinde hiç bir zaman zilyetliğinin bulunmadığı, taşınmaza zilyet olan davalı ...'in ise davacı adına fer'i zilyet olduğunun dosya kapsamıyla ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 27.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında 175 ada 45 parsel sayılı 1462,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz “... ” adlı bir kişinin zilyet ve tasarrufunda olmakla birlikte açık kimliğinin belirlenememesi nedeniyle; 175 ada 46 parsel sayılı 1009,64 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz “...” adlı bir kişinin zilyet ve tasarrufunda olmakla birlikte açık kimliğinin belirlenememesi nedeniyle; 175 ada 47 parsel sayılı 981,74 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz “...” adlı bir kişinin zilyet ve tasarrufunda olmakla birlikte açık kimliğinin belirlenememesi nedeniyle; 175 ada 48 parsel sayılı 1060,55 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz “...” adlı bir kişinin zilyet ve tasarrufunda olmakla birlikte açık kimliğinin belirlenememesi nedeniyle davalı...

            Davacı, taşınmazın 20 yılı aşkın süreden beri zilyetliğinde olduğu iddiasıyla dava açmış, ıslah dilekçesinde ise orman kadastro tutanağındaki taşınmazda zilyet olarak tesbit edilen ... oğlu ...'ın adının silinerek ... oğlu ...'ın zilyet olarak yazılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin orman kadastrosunda zilyet olarak ... oğlu ... isminin iptali ile ... oğlu ...'ın zilyet olduğunun tesbitine karar verilmiş, hüküm davalılar Orman Yönetimi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil ile zilyetlik şerhinin düzeltilmesi istemidir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel 2/B madde uygulaması ile orman alanı dışında bırakılmış ve kesinleşmiştir. Dava tarihinden önce de 14.11.2001 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Taşınmaz P II 2/B alanında kalmaktadır....

              Çekişmeli taşınmaz üzerinde davalı tarafın zilyet olduğu hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davalı tarafın zilyetliğinin asli ya da feri olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı tarafın çekişmeli taşınmazla ilgili 1977 tarihli emlak kaydının bulunması mutlak surette çekişmeli taşınmaz üzerinde malik sıfatıyla zilyet olduğunu göstermeye yeterli bulunmamaktadır....

                in zilyet olarak tasarruflarında bulunduğu konusunda taraflar arasında ihtilaf olmadığı gibi bu husus mahkemenin de kabulündedir.Bu davadaki uyuşmazlık; bir kişinin malik olmayıp zilyet olması halinde, herhangi bir hak ve talepte bulunup bulunamayacağı konusunda toplanmaktadır. Hukuk sistemimizde, kira sözleşmesi yapmak için sözleşmeye konu şeyin maliki olmanın zorunlu olduğuna ilişkin hüküm bulunmadığı gibi, Yargıtay uygulamasında da,malik olunmadan zilyet olunan taşınmazın kiralanabileceği istikrar kazanmıştır. Kaldı ki,mülkiyet konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı da bir gerçektir. Ayrıca, davalı ... ve dava dışı...'in davalı olarak yer aldıkları Beyoğlu 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/354 esas,2011/105 karar sayılı davanın kabulüne ilişkin hüküm Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 08.02.2012 gün ve 2011/20044 esas ve 2012/2848 karar sayılı ilamıyla onanmıştır....

                  Davacı ..., taşınmazda zilyet olduğunun tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 1015 parsel sayılı taşınmazda davacı ...'nin zilyet olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazda davacının zilyet olduğunun toplanan deliller ile belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir. Çekişmeli taşınmazda kullanım durumunu da belirleyen kadastro tespiti 1995 yılında yapılmış, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde 2B vasfı ile orman sınırları dışına çıkarıldığı, edinme nedeni sütununda ise 20 yılı aşkın süredir İbrahim kızı ...'...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, zilyet olmayan malik tarafından, malik olmayan zilyet nezdinde bulunan menkul malların aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 18.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu