e, 66/2 ve 67. maddelerinde öngörülen asli zamanaşımının 5 yıl 4 ay olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan suça sürüklenen çocuk hakkında mahkumiyet kararı verilen 18.11.2014 tarihinden itibaren asli dava zamanaşımının temyiz inceleme gününde tamamlanmış bulunduğundan, suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan maddeler ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, suça konu sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca MÜSADERESİNE, 13/05/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İdaresi vekilinin sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen asli zamanaşımının 8 yıl olduğu, zamanaşımını kesen son işlemin sanığın savunma tarihi olan 22.04.2011 olduğu ve temyiz inceleme gününde asli dava zamanaşımının dolduğu anlaşılmakla 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, anılan maddeler uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesine göre DÜŞÜRÜLMESİNE, suça konu kaçak eşyaların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollmasıyla TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca MÜSADERESİNE, 22.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
hakkında 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 2 ve 67. maddelerinde öngörülen asli zamanaşımının 4 yıl olduğu; Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 2 ve 67. maddelerinde öngörülen asli zamanaşımının 5 yıl 4 ay olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan suça sürüklenen çocuklar hakkında mahkumiyet kararının verildiği 23.09.2014 tarihinden itibaren asli dava zamanaşımı temyiz inceleme gününde tamamlanmış bulunduğundan, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyizi bu nedenle yerinde görülmekle, suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürüklükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan maddeler ve 5271 sayılı CMUK’nun 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuklar hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, dava konusu kaçak sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi delaletiyle TCK’nun 54/4. maddesi gereğince MÜSADERESİNE, 17.11.2020...
öngörülen asli zamanaşımının 5 yıl 4 ay olduğu, zamanaşımını kesen son işlemin 26.12.2011 tarihinde alınan suça sürüklenen çocuğun savunmasının olduğu, karar tarihinden itibaren asli dava zamanaşımının temyiz inceleme gününde tamamlanmış bulunduğundan, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, anılan maddeler ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, davaya konu sigaraların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine, 29.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
başladığı nazara alındığında 15 yıllık dava zamanaşımının suç tarihi olan 10/03/2003 günü ile inceleme tarihi arasında, dava zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu anlaşılmakla, vaki zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş oduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 21/10/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı Kanun’un 231. maddesinin 8. fıkrasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve maddenin 11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı, dosya kapsamına göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 09/10/2014 tarihi itibariyle duran zamanaşımının kesinleşen sonraki mahkûmiyete konu suçun işlendiği 05/01/2015 günü yeniden işlemeye başladığı belirlenerek yapılan incelemede; Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
İcra ve İflas Kanunu'nun 71. maddesinin ikinci fıkrasında; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır" hükmü yeralmaktadır. 33/a maddesinin birinci fıkrasında ise "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir" denilmektedir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; "Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder" hükmüne yer verilmiştir....
Maddesi zamanaşımının kesileceği hallerin düzenlendiğini, davacının icra takibine konu olan prim, işsizlik sigortası primi, damga vergisi ve eğitime katkı payı ile ilgili olarak söz konusu dönemleri kapsayan kısmi ödemeleri mevcut olup bu durumda zamanaşımının kesileceğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davalı, zamanaşımının dolduğunu ileri sürmüş, esastan davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı belediyeye 10.316,54 TL bedelle asfalt malzemesi sattığını ve davalı kurum personellerinin kantar fişini imzalaması sonucu asfalt malzemesini belirlenen yere teslim ettiğini ancak ücretin ödenmediğini ileri sürerek başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmış; iddiasını 6.7.2006 tarihli kantar fişi ile 16.2.2009 tarihli faturaya dayandırmıştır. Davalı, zamanaşımının dolduğunu ileri sürmüş, esastan davanın reddini dilemiştir....
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminatın rücuen tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 2918 sayılı Yasanın 109/1.maddesinde "motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde 10 yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı", Borçlar Kanunu'nun 133/2. maddesinde “alacaklının dava veya defi dava zımnında mahkemeye veya hakeme müracaatla veya icrai takibat yahut iflas masasına müdahale ile hakkı talep eylediği halde zamanaşımının kesileceği”, Borçlar Kanunu'nun 135/1 maddesinde de “zamanaşımının kesilmesi halinde yeni bir müddetin cereyan etmeye başlayacağı” öngörülmüştür....